Başbakan Yardımcısı ve hükümet sözcüsü Cemil Çiçek 23 maddelik, uzdediği Anayasa değişikliği taslağını bu sabah Ankara'da düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı.
"Bütün kişi, kurum ve kuruluşların görüş ve düşüncelerine açığız. Anayasa taslağına bir teklife dönüştürüp Meclis'e sunduğumuzda ve komisyon çalışmaları sırasında da tekliflere açık olacağız."
Çiçek, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde grubu bulunan siyasi partileri ziyaret edeceklerini, yarın ve Çarşamba günü de yüzde 1'in üzerinde oy almış partilere ve meslek örgütlerine ziyarette bulunacaklarını belirtti.
"Biz bugün burada milletvekili sıfatıyla bulunuyoruz. Hükümetin hazırladığı Anayasa Paketi deniliyor. Bu doğru değil. Anayasayı değiştirecek yegâne merci Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir (TBMM) ve bunu gerçekleştirecek olanlar da milletvekilleridir.
"Anayasa bir uzlaşı metnidir. Biz baştan beri bu uzlaşıyı arıyoruz. O yüzden, baştan beri 'Bu taslak metin' dedik. Öyle olmasaydı, altına 184 imzayı koyar, Meclis'e sunardık."
Çİçek'in açıklamasında ana başlıklar şöyle:
Yeni Anayasaya ihtiyaç var: Türkiye'nin yeni bir Anayasa'ya ihtiyacı olduğu herkesin kabulüdür. 1980 Anayasası dünyada belki de en çok tartışılan Anayasalardan biridir. Yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğu kesindir.
Kısmi değişiklik: Bir bütünlük içinde Anayasa değişikliği gerçekleştirilemedi. Biz de Türkiye şartları içinde bütünlük içinde Anayasa değişikliği yapma imkânı bulamadık. Kısmi bir anayasa değişikliğiyle kamuoyunun önüne çıkıyoruz.
16 değişiklik: Bugüne kadar 16 anayasa değişikliği yapıldı. Yürürlükteki anayasa, bir tepki anayasası olması hasebiyle, tepki anayasalarının tüm arazlarını taşıyan bir anayasadır.
Çağın beklentilerine uygun değil: 1982 şartlarında belki bu tür düzenlemeler olabilirdi ancak bugün itibariyle yürürlükteki anayasamızın ne öncelikleri, ne felsefesi ne de iç dengeleri Türkiye'nin ihtiyaçlarını karşılayabilir. Çağın beklenti ve taleplerine uygun bir anayasaya şu an itibariyle sahip değiliz.
AB mi, yasalar mı?: Türkiye, müzakere yapan bir ülke; müktesebatını Avrupa Birliği (AB) standartlarına uydurmak mecburiyetinde. Bunu gerçekleştirmenin birinci ayağı yasa çıkarmaktır. Yasa çıkarırken anayasayı mı AB standartlarını mı dikkate alacaksınız? Anayasayı dikkate almadığınızda iptal kararı geliyor, anayasayı dikkate aldığınızda AB normlarına uymuyor.
Bu anayasayla yola devam mümkün görünmüyor: Türkiye'nin 21. yüzyılı böyle bir anayasa ile karşılamış olması doğru değil. Ekonominin büyüdüğü, demokrasisinin her boyutuyla değiştiği bir ortamda, Türkiye'nin değişmeyen, değiştirilemeyen bir anayasa ile yoluna devam etmesi mümkün görünmüyor.
Vesayet altındaki anayasa: Adalet ve Kalkınma Partisi olarak hedefimiz bu değişiklikle kendi iktidarımızı güçlendirmek değildir. Değişikliklerin hedefi, halk egemenliğini her anlamda tesis etmek ve halkın iktidarını her anlamda güçlendirmektir. Vesayet altındaki bir anayasa ile bu egemenliği tesis etmek mümkün değildir."(BB)