Emekli askeri hakim ve avukat Ümit Kardaş, Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un, "irticayla mücadele eylem planı" belgesiyle ilgili, zaman kaybetmeden emekli edilmesi gerektiğini, bianet'e söyledi.
"Genelkurmay yasaya uymuyor"
Kardaş, Genelkurmay'ın dün (26 Ekim) yaptığı açıklamada belgeyle ilgili yeniden soruşturma başlatmasının yasalara uymamak olduğunu belirtiyor.
"İhbar mektubunda ve eklerindeki belgelerde yazılanlar, anayasal düzene müdahale, hükümetin, parlamentonun görevini yapmayı engelleme suçları kapsamında. Bilinen genel adıyla 'darbe girişimi'.
"Askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmalarını sağlayan son yasa değişikliğiyle bu suçlarla ilgili soruşturmalarda artık askeri yargının yetkisi yok. Sivil yargı yetkili. Sivil yargıdan belge de isteyemez. İstese de gönderilmez. Ama Genelkurmay, burada 'bu benim alanım, kendi yargımı çalıştırırım' demeye getirerek parlamentonun kabul ettiği, yürürlükteki yasayı uygulamıyor. Ayrıca açıklamada, belgenin 'uydurulmuş olabileceğini' de dile getiriyor."
Kardaş'a göre, bunların hepsi, hukuksuzluk ve disiplinsizlik. Ayrıca, Ergenekon soruşturmasını yürüten savcıların ifadesini almak istediği, kanıtları yok etme olayında yer alan beş erin gönderilmemesini de anımsatıyor. "Böyle bir durumda, İstanbul'daki savcılar askerleri almak için Genelkurmay'ın etrafını kuşatamaz ya. Hükümetin savcıların önündeki engelleri kaldırmak, demokraisye yönelik bu tehdidi bertaraf etmek için 'Sizi emekli ediyorum' demesi gerekir. Demokratik bir ülkede Başbuğ çoktan emekli edilmişti" diyor.
Emeklilik için üçlü karar gerek
Kardaş'ın verdiği bilgiye göre, Genelkurmay Başkanı'nın emekli edilmesi için Bakanlar Kurulu kararı, Başbakan'ın ve Cumhurbaşkanı'nın onayı gerekiyor.
Adı geçen diğer komutanların emekliliğiyse, Genelkurmay Başkanı'nın teklifini gerektiriyor.
Anlatılanlar doğruysa, cezası ağırlaştırılmış ömür boyu hapis
Bir subayın ihbar mektubuyla birlikte Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılara gönderdiği söylenen "İrticayla Mücadele Eylem Planı" belgesi, hükümetin iktidardan uzaklaştırılması planlarını içeriyor.
"Bilgi Destek Çalışması"ysa, Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) "sıkıntılarının istismar edilmesi", "halkın rahatsız edilmesi", ordunun siyasette etkinliğinin artırılması gibi amaçlar içeriyor.
Mektuba göre, ilk belgenin direktifini o zaman Genelkurmay 2. Başkanı olan Hasan Iğsız, ikinci belgenin emrini de bizzat Genelkurmay Başkanı veriyor. Mektupta, Başbuğ'un "irticayla mücadele eylem planı"ndan haberdar olduğu, belgenin aslının olmadığına kanaat getirdikten sonra "kağıt parçası" diye açıklama yaptığı iddiası da var.
Kardaş, bu anlatılanlar doğruysa, cezalarının ömür boyu ağırlaştırılmış hapis olduğunu söylüyor. Ayrıca, Genelkurmay Bilgi Destek Dairesi'ndeki bilgisayarların "temizlenmesi"nin de kanıtların karartılması suçuna girdiğini ekliyor. (TK)