65. Uluslararası Berlin Film Festivali'nde (Berlinale) "Altın Ayı" ödülünü İranlı yönetmen Cafer Panahi'nin "Taksi" adlı filmi kazandı. Ülkesinden çıkması yasak olduğu için törene katılamayan Panahi’nin ödülünü yeğeni aldı.
İranlı yönetmen Cafer Panahi'nin yanı sıra 65. Uluslararası Berlin Film Festivali’nde Latin Amerika ve Doğu Avrupa sinemaları da öne çıktı.
Uluslararası Berlin Film Festivali 5 Şubat’ta başladı ve bugün sona erdi. Bu sene 72 ülkeden 441 filmin gösterildiği Berlinale’de yarışma bölümünde 19 film yarıştı.
20 yıl film çekme yasağı
Panahi, İran’da 2010 yılında tutuklandı; neyle suçlandığı açıklanmadı ve ülkesinde 20 yıl boyunca film çekme yasağı cezası verildi. Buna rağmen Panahi bir yolunu bulup sinema yapmaya devam ediyor.
Panahi’nin filminin nasıl olup da Berlinale’ye gelebildiği sorusu yöneltildiğinde, festival direktörü Dieter Kosslick “Belki de bir taksiyle” şeklinde kaçamak bir cevap vermekle yetinmişti. Tahran yönetiminden tepki çeken ve festivale nasıl geldiği tam olarak bilinmeyen “Taksi” şimdi Berlin’den Altın Ayı Ödülü ile dönüyor.
Yarışma bölümündeki 19 film arasından seçimini yapan uluslararası jürinin başkanı ABD’li yönetmen Darren Aronofsky, kararı şu sözlerle açıkladı: “Kısıtlamalar sık sık hikayecilerin daha iyi iş yapmalarına ilham kaynağı olur. Ancak bazen bu kısıtlamalar o kadar boğucu olur ki, bir projeyi imha eder ve sanatçının ruhuna zarar verir. Cafer Panahi, cesaretinin yıkılmasına izin vermek ve pes etmek yerine, öfke ve hayal kırıklığına boğulmak yerine, sinemaya bir aşk mektubu yarattı. Bu film, Panahi’nin sanatı, toplumu, ülkesi ve izleyicileri için sevgi ile dolu. Altın Ayı Cafer Panahi’nin ‘Taksi’ filmine gidiyor.”
Taksi'yle Tahran turu
Panahi filmini Tahran’ı turlayan bir taksinin içine bir kamera yerleştirerek çekmiş. Müşteriler, açık ve samimi bir şekilde sorunlarını, endişelerini ve ülkedeki baskıcı rejimin farklı yanlarına ilişkin görüşlerini şoför ile paylaşıyor. Taksi şoförü ise yönetmenin kendisi… Taksi festivalde gösterildiği günden itibaren favoriler arasındaydı ve ödülü alması sürpriz olmadı.
Panahi İran dışına çıkamadığı için, yerine ödülü almak üzere sahneye gelen küçük yeğeni Hanna Saeidi’nin gözyaşları içinde “çok duygulandığını ve konuşamayacağını” söyledi ve büyük alkış aldı.
65. Altınayı ödüllerinin kategorileri ve kazananlar |
En iyi film (Altın Ayı): Cafer Panahi/"Taksi" Jüri Büyük Ödülü: Pablo Larrain/"El Club" En iyi yönetmen: Radu Jude/"Aferim!"ve Malgorzata Szumowska/"Body" En iyi kadın oyuncu: Charlotte Rampling/"45 Years" En iyi erkek oyuncu: Tom Courtenay/"45 Years" En iyi senaryo: Patricio Guzman/"El Boton de Nacar" Alfred Bauer Ödülü: Jayro Bustamante/"Ixcanul" En iyi ilk film: Gabriel Ripstein/"600 Millas" En iyi kısa film(Altın Ayı): Na Young-kil/"Hosanna" Kısa film jüri ödülü: Joanna Arnow/"Bad at Dancing" |
El Club Gümüş Ayı aldı
Yarışma bölümünün en iyi ikinci filmine verilen Jüri Büyük Ödülü ise Şili’ye gitti. Yönetmen Pablo Larraín “El Club” ile bir Gümüş Ayı kazandı. Bu dramayla Katolik Kilisesi’ni sert bir şekilde eleştiren Larrain, “Tanrı fikri ekseninde çok şey oluyor. Tanrının adı kullanılarak çok kişinin acı çekmesine neden olunuyor, insanlar öldürülüyor. Umarım bu günün birinde kesin olarak son bulur” şeklinde konuştu.
Alfred Bauer Ödülü Guatemala'ya
Festivalin ilk 25 yılında direktörlüğünü yapan sinema tarihçisi Alfred Bauer’in adına konan ve sinema sanatına yeni perspektifler sunan bir yapıma verilen ödülü, Jayro Bustamante imzalı “Ixcanul” aldı. Maya bir genç kadının özgür irade mücadelesini anlatan film, Berlinale’nin yarışma bölümüne Guatemala’dan kabul edilen ilk yapım unvanını da taşıyor.
En iyi yönetmen ödülü paylaştırıldı
En iyi yönetmen ödülü “Aferim”in yönetmeni Romen Radu Jude ile “Body”’nin Polonyalı yönetmeni Malgorzata Szumowska arasında paylaştırıldı.
Senaryo ödülü Şili’ye
Yarışma bölümünün tek belgeseli olan yönetmen Patricio Guzmán’ın “El botón de nácar” adlı filmi en iyi senaryo ödülünü aldı. Film Batı Patagonya'da katledilen yerli halktan Pinochet'nin dikta rejiminde hayatını kaybeden sayısız insana kadar, Şili'de devlet eliyle yakılan canların hikayesini anlatıyor.
Oyuncu ödülleri favorilere gitti
İngiliz yönetmen Andrew Haigh’ın çektiği “45 Years”in başrol oyuncuları İngiliz sinemasının iki usta oyuncusu Charlotte Rampling ve Tom Courtenay festivalin en iyi oyuncu ödüllerini kazandı.
Almanya’ya tek Gümüş Ayı
Festivalde “olağanüstü sanatsal performans"a verilen Gümüş Ayı ödülü de iki film arasında paylaştırıldı. Yarışma bölümündeki üç Alman yapımdan biri olan “Victoria” filminin Norveçli görüntü yönetmeni Sturla Brandth Grøvlen, 140 dakikalık tek plan çekim tekniği ile ödüle layık görüldü. Rus filmi “Pod electricheskimi oblakami”nin görüntü yönetmenleri Evgeniy Privin ve Sergey Mikhalchuk da günümüz Rusya’sının karanlık yanlarını aktarma başarılarıyla ödüle ortak oldu.
“Nefesim Kesilene Kadar”a ödül yok
Türkiye’den “Nefesim Kesilene Kadar” filminin de aday olduğu 50 bin euroluk En İyi İlk Film Ödülü ise Meksikalı yönetmen Gabriel Ripstein’in çektiği “600 Millas” adlı yapıma verildi.
Kısa metraj
Türkiyeli sanatçı Halil Altındere’nin de üyeliğini yaptığı kısa metraj jürisi ise, festivalin “Berlinale Shorts” adlı yarışmasında Altın Ayı ödülünü Güney Koreli yönetmen Na Young-kil’in “Hosanna” adlı filmine verirken, Gümüş Ayı’ya da “Bad at Dancing” adlı ABD yapımı ile Joanna Arnow layık görüldü. (HK)
* Kaynak: DW, berlinale.de/en.