Haberin İngilizcesi için tıklayın
6 Şubat Maraş depremlerinin ilk haftasında yaptığı çadır satışlarıyla tartışma konusu olan Kızılay’da kan stokları asgari seviyenin altına düştü.
Depolarda günlük 50 bin kan stokunun bulunması gerekirken bu sayı yarı yarıya indi ve Kızılay geçtiğimiz günlerde kan bağışı için duyuru yaptı.
Kızılay’daki kan stoklarının durumunu ve azalmasının yaratacağı sonuçları Kızılay Çapa Kan Bağışı Merkezi’nden doktor Burak Kızanlık ve İstanbul Tabip Odası’ndan doktor Güray Kılıç ile konuştuk.
bianet’e konuşan hekimler, "kan tedariki ile yetkilendirilmiş başka bir kurum olmadığı için Kızılay’daki stokların asgari seviyenin altına düşmesinin ciddi riskler taşıdığını" belirttiler.
"Her gün 50 bin ünite depoda hazır olmalı"
Doktor Kızanlık, depolarda her gün 50 bin ünite kanın hazır bulunması gerektiğini ancak bu sayının şu an yarı yarıya düştüğünü ifade etti.
"Kan bağışının Türkiye’nin tüm gündemlerinden bağımsız olarak devam etmesi gerektiğini" vurgulayan doktor Kızanlık, "kanın bağış dışında başka hiçbir şekilde elde edilemediğini ve bağıştan başka bir alternatifin de olmadığını" söyledi.
6 Şubat depremlerini hatırlatan doktor Kızanlık, “Depremde depolarımızda normalden fazla kan bulunuyordu ve kan dağıtımını sorun yaşamadan yapabildik fakat bugün benzer bir durumun yaşanması halinde bu ihtiyacı karşılayamayız” dedi.
Doktor Kızanlık, kamoyuna kan bağışı yapmaları için çağrıda bulundu.
"Kan bağışını kendimiz için yapıyoruz"
İTO’dan doktor Kılıç ise; Kızılay’ın kan stoklarının azalmasının nedenlerine değindi ve toplumun Kızılay’a dair güveninin azalmasının kan stoklarının düşmesine neden olduğunu söyledi.
"Tam bir kriz olmasa da sıkıntılı bir tablo var" diyen doktor Kılıç, deprem sonrası kan ihtiyacının arttığını ancak stokların düşmesinde Kızılay'ın tartışmalı bir duruma gelmesinin etki ettiğini belirtti.
Kılıç, Kızılay'a duyulan güvensizliğin kan bağışına yansımaması gerektiğini vurguladı ve ekledi: "Kızılay'ın yıpranmışlığı düzeltilir ama lütfen kan bağışında bulunun. Kan çok hassas bir konu, biz kan bağışını kendimiz için yapıyoruz. Kan bağışından vazgeçmeyelim."
Kan satılıyor mu?
Kızılay’a bağışlanan kanlar laboratuvar testlerinden geçirildikten sonra eritrosit, trombosit ve plazma olarak üç farklı bileşene ayrılıyor. Hastaların ihtiyaçlarına göre hastanelere genelikle tam kan yerine bu bileşenler gönderiliyor.
Kızılay, ihtiyaç duyulan kanı kişilere değil, doğrudan hastanelere veriyor. Kızılay’dan kan talebinde bulunan hastaneler ise kan tedarikindeki hizmet bedelini SGK’den alıp Kızılay’a aktarıyor.
Yani Kızılay hastalarla doğrudan bir para alış verişi içine girmiyor. Kızılay’ın kan sattığına dair itirazlar da tam da bu noktada başlıyor. Zira meslek örgütleri tamamen bağış usulü elde edilen kan için ödeme alınmaması gerektiğini savunuyor.
Satış tartışmalarına konu olan en önemli nokta ise; özel hastaneler. Özel hastaneler SGK’den kan ücreti talep etmenin yanı sıra hastalardan ilave ücret talep ediyor. Özel hastanelerin talep ettiği ilave ücretinin ise yasalara aykırı olduğu belirtiliyor.
(RT)
Haber: Ruken Tuncel
Kamera: Hikmet Adal
Kurgu-montaj: Dilek Sarıgül