*Görsel: AA/Arşiv
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın verileri, Türkiye’de 153 huzurevi olduğu söylüyor. Buna göre, bu kurumlardan hizmet alan yaşlı sayısı ise 13 bin 868.
Yaşlılar, koronavirüs salgınından da en çok etkilenenler arasında. Bu dönemde huzurevlerinde neler yaşanıyor ve buralarda kalan yaşlılar neler hissediyor?
Bu soruların yanıtlarını almak için özel huzurevleri ile vakıf ve devlet kurumlarını aradık.
Ankara Balgat 75. Yıl Huzurevi’nde tespit edilen koronavirüs vakaları ve Zonguldak’ta bir huzurevinde çalışan bir personelin test sonuçlarının pozitif çıkması, huzurevlerindeki yaşlıların koronavirüsten korunamadığını gösteriyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, Ankara Balgat’taki huzureviyle ilgili 2 Ekim'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) soru önergesi verdi. İlgezdi, huzurevinde hastalığın bulaşma sebebini kurum içindeki vaka sayılarını ve Türkiye genelinde kaç huzurevinde kaç pozitif vaka çıktığını Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’a sordu.
“Bakanlık tam bir sessizlik örneği sergiliyor”
MALAKA GHARIB/NPR
Konuyla ilgili bianet'e konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı İlgezdi, önergeye bir ayı aşkın süredir yanıt alamadığını söyledi:
"Bakanlık, kendi alanını ilgilendiren tüm konularda olduğu gibi bu konuda da tam bir sessizlik örneği sergiliyor. Fikri karartma uyguluyor. Önergenin üzerinden tam bir ay geçti ve TBMM’nin internet sitesine bakarsanız Süresi İçinde Cevaplandırılamadığından Gelen Kağıtlar Bölümünde Yayımlandı’ ibaresiyle karşılaşırsınız. Bu tutum aslında, ‘Ölen ölür, kalan sağlar benimdir’ anlayışının, devletin kılcal damarlarına kadar sızdığının en açık örneğidir.”
“Hükümetin sosyal devlet anlayışı sadaka”
İlgezdi, koronavirüs salgınıyla ilgili Bakan Selçuk’a bugüne kadar 135 soru önergesi verildiğini ve bunlardan sadece 16’sının yanıtlandığını belirtti.
“Makyajlanmış istatistiklerle, bilgi edinme taleplerine ayrı çalışma gerektirdiği öner sürülerek sorunlara aslında yokmuş muamelesi yapılıyor” diyen İlgezdi, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Çalışma Bakanlığı tek çatı altında birleştirildi. Böylece bakanlığın sorun çözme kapasitesi sınırlandırıldı. Bakanlıklar bürokrasiyi kilitledi; dezavantajlı kesimlerin, yani yaşlıların, engellilerin ve emeklilerin sorunlarına karşı gerekli özen gösterilmedi. Bir de derinleşen ekonomik kriz eklenince doğal olarak kamu kurumları toplumun kronikleşen sorunları karşısında tam sessizlik politikasını tercih etti. Bugün hükümetin sosyal devlet anlayışı, öğretilmiş yoksulluk çerçevesinde şekillenen sadaka politikasından öteye geçmiyor.”
"Pandemide Yaşlı Olmak" rehberi
Türkiye'de yaşlıların bağımsızlık, katılım, bakım, kendini gerçekleştirme haklarını bilmesi, koruması ve savunması ile pandemi döneminde yaşam kalitelerinin korunması ve arttırılması mümkün. Sosyal Hizmet Uzmanı Şadiye Dönümcü, bunun için “Pandemide Yaşlı Olmak” rehberini hazırladı.
Rehberde, ülke içerisinde alınan ani önlemlerle birlikte yaşlıların yalnız ve çaresiz hissettikleri, uyku problemleri yaşadıkları, kaygılarının ve korkularının arttığı belirtiliyor.
Rehber, bu sıkıntılara çözüm olmayı hedefleyerek yaşlılara ve yakınlarına pandemi dönemini hak ihlaline uğramadan, huzurla geçirme yöntemleri sunuyor.
Sayılarla Huzurevleri
|
(SO/DŞ)