Haberin İngilizcesi için tıklayın
Koronavirüs önlemleri kapsamında 65 yaş üstü yurttaşların sokağa çıkmasıın kısıtlanmasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 0-20 yaş arası çocuk ve gençlerin de sokağa çıkmalarının yasaklandığını açıkladı.
0-20 yaş arası genç çalışanlara dair ekonomik bir tedbir uygulanması beklenirken, İçişleri Bakanlığı dün yayımladığı ek genelge ile 18-20 yaş arasındaki mevsimlik tarım işçileri, kamu ve özel sektör çalışanlarının sokağa çıkma yasağından muaf tutulduğunu belirtti.
TIKLAYIN-Mevsimlik İşçiler ve 18-20 Yaş Arası Çalışanlar Yasaktan Muaf
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi’nin (DİSK-AR) verilerine göre; sokağa çıkma yasağından muaf tutulan 18-20 yaş arası genç işçi sayısı 811 bin. Devletin bu gençlerin üç ay boyunca çalışmaması halinde asgari ücret üzerinden ödeyeceği toplam tutar ise 5.5 milyar TL.
Çoğunlukla mevsimlik işçi, tekstil, inşaat, ve hizmet sektöründe çalışan 811 bin genç işçi; Devlet, 5. 5 milyar TL ödemediği için virüs tehlikesine rağmen sokağa çıkmak zorunda kalacak.
Genç nüfusun dünya ülkelerine oranla en çok risk altında olduğu Türkiye’de, "İçişleri Bakanlığı kararının doğuracağı sonuçlar nedir?" "Bu iş kollarındaki sendika temsilciler karara ne diyor?"
Dev Yapı İş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut, Deri Dokuma ve Tekstil İşçileri Sendikası İstanbul Avrupa Yakası Temsilcisi (DERİTEKS) Veysel Arslan, Devrimci Turizm İşçileri Sendikası Ankara Şube Başkanı Aziz Işık ve İSİG'den Kansu Yıldırım, bianet'e yaptıkları açıklamada, genelgenin ayrımcılık barındırdığı söylediler.
Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Sinan Adıyaman ise; sokağa çıkma kısıtlamasının ardından, yayınlanan genelgenin tedbir anlamına gelmediğini belirtti.
TIKLAYIN-Erdoğan Yeni Covid-19 Kısıtlamalarını Açıkladı
Adıyaman: Türkiye'deki genç ölümler çok fazla
TTB Merkez Konseyi Başkanı Sinan Adıyaman: "Türkiye’deki genç ölümler, dünyadaki genç ölümlerden 9 misli, Avrupa’dakilerden ise 4 misli fazla. Yani Tükiye’de Covid-19’dan yaşamını yitiren genç ölüm oranı çok fazla. Ayrıca gençlerin yüzde 80’i taşıyıcı, semptom göstermiyor ya da hafif bir şekilde geçiriyor ve farkında olmuyor ama çevresindeki ailesindeki insanları hasta ediyor.
"Kaldı ki, Türkiye’de 20 yaş altı çalışan insan sayısı çok fazla ve bunları büyük çoğunluğu inşaat, tekstil gibi sektörlerde ağır iş kollarında çalışıyorlar. Sağlık, haberleşme, gıda ve ulaşım dışındaki tüm iş kollarında bir an önce işler durdurulmalı.
"Siyasi otorite konunun dışında kalmalı"
Devlet özel sektöre bu insanların parasını ödemeli ve insanlar açlıkla hastalık arasından tercih yapmak zorunda bırakılmamalı. Toplumsal hareketlilik kısıtlanmalı, hayat yavaşlatılmalı ve katı bir izolasyon sağlanmalı. Şayet bunları yapmazsak virüsün bulaşmasını önleyemeyiz.
Bir kesimin sokağa çıkmasını yasaklayıp ‘ama çalışanlar çıkabilir’ demek bir mantık barındırmıyor. Bu bir tedbir anlamına da gelmiyor. Bizim önerimiz Bilim Kurulu kararlarının topluma tam ve eksiksiz olarak aktarılmasıdır. Hatta Bilim Kurulu’nun kendisi kararlarını açıklamalı ve tüm önlemler birebir uygulanmalı. Siyasi otorite konunun dışında kalmalı.
TIKLAYIN-Koca: Genç Nüfusun Hareketliliği En Zayıf Noktalarımızdan Biri
Karabulut: İnşaatta normalde bile hijyen yok
Dev Yapı İş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut: Sanırım işçiler, çalışanlar ilahi bir güç tarafından korunuyor olmalı, bu kararın başka bir açıklaması olamaz. Sağlık Bakanı’nın kendisi genç yaşın hareketli olmasının bir sorun olduğunu ifade ediyor. 20 yaş ve altındakilerin sokağa çıkmaması kararı alınıyor fakat bir gün sonra çalışanlar 'çıksın' deniliyor. Bu ‘işçiler siz ölün biz sermayeyi koruyoruz’ anlamına geliyor. Tamamen ayrımcılık ve fırsatçılık bunun adı. Bu yaş grubunda inşaat sektöründe çalışan yüzbinlerce insan var.
"Virüs ve işsizlik arasında bırakılıyoruz"
“İnşaat sektörü normal şartlarsa dahi hijyen şartlarının sağlanmasının zor olduğu bir sektör, salgın koşulların hijyen tamamen ortadan kalkıyor. Bu insanları aileleri var, zaten çoğu zor şartlarda yaşamını sürdürüyor. İşçiler virüs mü, işsizlik arasında bırakılmamalı, bir karar alındıysa bu adaletli bir şekilde uygulanmalı. Zorunlu olmayan sektörde işleri durdurulmalı ve işçilerin maaşı işsizlik fonundan karşılanmalı.
Arslan: Tekstilde sosyal mesafe diye bir şey yok
DERİTEKS Veysel Arslan: Tekstil 15-20 yaş grubundaki çocuk ve gençlerin çok fazla çalıştığı bir sektör. Çalışma koşullarının ve hak ihlallerinin normal zaman diliminde de oldukça fazla olduğu bir iş koludur. Virüsün ardından bu durum daha da artış gösterdi. Binlerce insan sosyal mesafeyi korumanın mümkün olmadığı koşullarda çalışıyorlar. Yemek kuyruğuna 800 kişi giriyor sosyal mesafe diye bir şey olmuyor.
"Solunum hastalıkları çok yaygın"
Bizler alınan sokağa çıkma yasağı kararına sevindik ve yerinde olduğunu düşündük hem genç nüfus açısından hem de mekânsal olarak kalan çalışanlar için iyi olacağını düşündük. Fakat bir gün sonra 18-20 yaş çalışanları kapsamıyor denildi. Tekstil sektörü; kot taşlama, kumaş tozu, kimyasal madde kullanımı nedeniyle; silikozis, astım gibi solunum yolu hastalıklarının çok fazla olduğu bir sektör. Biz bu sektörde çalışan işçilerin tamamının ekonomik anlamda desteklenmesini beklerken; ayrımcı uygulamalarla karşılaşıyoruz.
"Evlerine hastalık götürme kaygısı taşıyorlar"
Her yerde “evde kal” diye çağrı yapılıyor. Fakat işçiler zerre kadar önemsenmiyor. İnsanlar bu durumdan çok fazla etkileniyor, bizlere, ‘biz kimiz bu ülkenin insanları değil miyiz, biz niye evde kalamıyoruz’ diyorlar. Psikolojik olarak çökmüş durumdalar çünkü evlerine hastalık götürme kaygısı taşıyorlar.
TIKLAYIN-Mevsimlik Göç Eden Tarım İşçileri ve Virüs Salgını
Işık: 20 yaş altı ağır iş kollarında çalışıyor
Devrimci Turizm İşçileri Sendikası Ankara Şube Başkanı Aziz Işık: “15-20 yaş gurubunda 1 milyonun üzerinde çalışan var. 65 yaş üstünün sokağa çıkması yasaklanmadan önce bu yaş grubunun çalışması yasaklanmalıydı. Çünkü bu yaş grubu ağır işlerde ve hastalıkların kol gezdiği iş kollarında çalışıyorlar. Dolayısıyla bu yaş grubunda çalışmayan zaten evinde oturuyor. Çalışanlar için risk var, ama onlara da çalışın deniliyor. Genelgenin mantıklı hiçbir yanı yok.
"Kısmi yasaklamalar bir şey ifade etmiyor"
Kısmi yasaklamalar bir şey ifade etmiyor, tamamen bir yasak uygulanmalı. Turizm sektöründe büyük işletmeler kapandı. Bizim sektörümüzde binler insan işsiz şu anda. Fakat paket sipariş yapan işletmelerde 18-20 yaş grubu genç çalışanlar var ve eldiven mask hiçbir donanımları olmadan çalışıyorlar.
Yine bizim iş kolumuza bağlı olan hastanelerin yemekhanelerinde çalışan insanlar var ve bu insanlar hastane içinde olmalarına rağmen sağlık çalışanı gibi görülmüyorlar. Günde bir eldiven bir maske ile çalışmaları isteniyor, hemşire doktor ve hasta ile temas halindeler fakat sağlıkları hiçe sayılıyor, görmezden geliniyorlar."
Yıldırım: İş cinayetlerine davetiye çıkarıyor
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nden (İSİG) Kansu Yıldırım: "İçişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan, sosyal izolasyon tedbirlerini sıkılaştırmak için 18-20 yaş arasındaki kamu çalışanlarını, özel sektörde çalıştığını belgeyenleri ve mevsimlik tarım işçilerini sokağa çıkma yasağından "muaf tutan" ek genelge, virüs maruziyet riskini arttırmaktan başka bir şeye yaramıyor. 18-20 yaş aralığında 800 binden fazla genç işçinin yaşamı, artık emeğe duyulan aşırı ihtiyaç nedeniyle, üretim çarklarının dönmesi için tehdit altındadır.
Mevsimlik tarım işçileri için tablo daha ağır, sınıfsal ayrımcılık dışında, kimi bölgelerde yabancı düşmanlığı ve milliyetçi reflekslerle de karşılaşan tarım işçileri sürekli göç halinde, yoğun çalışma, sağlıksız beslenme ve barınma koşulları nedeniyle bulaşıcı hastalıklar karşısında savunmasızdır.
Mevsimlik tarım işinde çalışan 300 ile 400 bin arasında Suriyeli işçiyi de dahil ettiğimizde yüzbinlerle ifade edilen tarım işçisi, salgınla karşı karşıya. Salgın ile üretim ve ciro baskısının sentezlendiği bu dönem yeni iş cinayetlerine davetiye çıkarıyor." (RT)