*Fotoğraf: Sosyal medya
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Tahir Elçi İnsan Hakları Vakfı ve Rawest Araştırma'nın birlikte yaptığı “Kürtlerin İnsan Hakları Algısı” araştırmasının sonucunu açıklandı.
İstanbul, İzmir, Adana, Mersin, Diyarbakır, Mardin, Van ve Urfa’da yapılan araştırmada, 1363 kişi ile yüz yüze görüşüldü.
Araştırmaya göre; 30 yaşın üstündeki katılımcılar, Türkiye’de insan haklarına ne kadar önem verildiği konusunda bugünler ile 90’lı yılların benzeştiğini ifade etti. Katılımcıların puanlamalarının ortalaması bugün için 3,84 olurken, 90’lı yıllar için ise 3,94 oldu. Yani bugün insan haklarına verilen değerin 90’lı yıların gerisine düştüğü belirtildi.
Araştırmada görüşmecilere ilk olarak, “İnsan hakları deyince aklınıza ne geliyor?” sorusu yöneltildi. Bu soruya görüşmecilerin yüzde 33 “adalet”, yüzde 24’ü “hak ve özgürlükler”, yüzde 10’u “hukuk” yanıtını verdi.
"Haklar kendiliğinden vardır, devlet vermez"
Görüşmecilere “İnsan Hakları Ne Zaman Başlar?” sorusuna ise; yüzde 46,3 “ana rahminde başlar” cevabını verdi. Her 10 katılımcıdan 9’u insanların insan olmaktan kaynaklı hakları olduğunu düşündüğünü belirtirken, yüzde 83’ten fazlası, “hakları devletin verme yetkisi olmadığını, bunların kendiliğinden var olduğunu" söyledi.
İnsan hakları ihlal ediliyor
"Türkiye'de İnsan Hakları İhlal Ediliyor Mu? sorusuna görüşmecilerin yüzde 79'u "evet" yanıtını verdi. Yüzde 8'i "edilmediğini" belirtirken, yüzde 13 de bu soruya "fikrim yok" cevabını verdi.
Türkiye'de en çok yaşam hakkı ihlal ediliyor
Katılımcılara, insan hakları içinde en önemli gördükleri haklar sorulduğunda ise; "yaşam hakkı", "ifade özgürlüğü" ve "kadın haklar"ı ilk üç olarak sıraladı.
Görüşmecilerin, yüzde 72'si yaşam hakkını en önemli hak olduğunu söyledi. En çok ihlal edilen hakların başında ise; “ifade özgürlüğü”, “yaşam hakkı” ve “kadın hakları”nın olduğu ifade edildi.
"En çok hak ihlaline Kürtler ve kadınlar maruz kalıyor"
Görüşmecilerin yaklaşık beşte biri, en çok hak ihlaline maruz kalan grupların kadınlar, yoksullar ve çocuklar olduğunu belirtti. Her üç kişiden ikisi en çok hak ihlaline maruz kalanların kadınlar olduğunu düşündüğünü söyledi. Kürtlerin en çok hak ihlaline maruz kaldığını düşünenlerin oranı da yüzde 61 oldu.
En önemli ayrımcılık nedeni etnik kimlik
Katılımcılara göre haksızlığa uğrama sebeplerinin başında "etnik kimlik" geliyor, görüşmecilerin yüzde 50'si etnik kimliğin ayrımcılık nedeni olduğunu ifade etti. Etnik kimlik cevabını ise, cinsiyet nedeniyle ayrımcılık takip etti.
Ayrıca katılımcıların yüzde 39'u bugüne kadar herhangi bir sebepten ötürü ayrımcılığa uğradığını söyledi. Ayrımcılığa uğradığını söyleyenlerin yüzde 52'si ise; HDP seçmeni olduğunu belirtti.
Öte yandan katılımcılar en çok insan hakları ihlali yapan kurumun devlet olduğunu ifade etti, katılımcılara göre devletten sonra en çok hak ihlali yapanlar erkekler, medya ve şirketler. Aile de hak ihlal eden kurumlar arasında sayıldı.
İnsan hakları iyiye gitmiyor
Katılımcıların yüzde 73'üne göre Türkiye'de insan haklarının son on yıldaki gidişatı kötü yönde oldu. İnsan haklarının iyiye gittiğini düşünenlerin oranı yüzde 9'da kaldı. Yüzde 15'lik bir kesime göre ise son on yılda insan haklarının durumunda bir değişiklik olmadı.
"Dokunulmazlığın kaldırılması ihlaldir"
“Cinsiyeti, dili, dini, siyasi düşüncesi, etnik kökeni geliri ne olursa olsun herkes kanun önünde eşittir” fikrine görüşmecilerin yüzde 73 katıldığını söylerken; yüzde 7’si katılmadığını belirtti.
“Türkiye’de hukuk sistemi herkese eşit şekilde davranıyor” görüşüne yüzde 51 katılmadığını, “Davaların uzun süre sonuçlanmaması, hak ihlalidir” fikrine yüzde 72’si katıldığını, “Suçu ne olursa olsun, mahpuslara işkence yapılması insan hakkı ihlalidir” görüşüne yüzde 67 katıldığını söyledi.
“Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması insan hakları hakkı ihlalidir” fikrine yüzde 58’i katıldığını, “1990’lı yıllarda faili meçhul cinayetlere ilişkin yargı süreçleri adil yürütülmüyor” görüşüne yüzde 57’si katıldığını, “Belediyelere kayyım atamalarını doğru bulmuyorum” yüzde 61’i katılmadığını belirtti.
"Eğitim dili ikili olmalı"
“Erkeklerle kadınlar her alanda eşittir” görüşüne yüzde 76’sı katıldığını, “Aynı işi yapsalar bile erkekler kadınlardan daha yüksek maaş almalıdır” yüzde 70’i katılmadığını, “Devlet eşcinsellerin kurduğu dernekleri kapatmalıdır” yüzde 44’i katılmadığını ifade etti.
“16 yaşından küçüklerin çalıştırılması çocuk hakları ihlalidir” fikrine yüzde 72’si katıldığını, “Çocukların andımızı okumak zorunda olmaları insan hakları ihlalidir” yüzde 56’sı katıldığını belirtti.
“Almanya’daki Türk çocukların Türkçe eğitim almamaları hak ihlalidir” yüzde 65’i katıldığını, “Türkiye’deki Kürt çocukların Kürtçe eğitim almamaları hak ihlalidir” fikrine yüzde 65 katıldığını söyledi. “Eğitim dili ikili olmalı, hem Türkçe hem ana dil” görüşüne Kürt illerinin yüzde 62’si, batı illerinin ise; 45’i “evet” yanıtını verdi.
(RT)