Pembe Hayat Derneği, “18 Haziran Translarla Eşitlik Günü” dolayısıyla yayınladığı açıklamada, “En temel insan haklarından olan barınma hakkımızı elimizden alan, bizleri yaşadığımız evlere hapseden; insani koşullarda yaşamayı bize reva görmeyen ve barınma hakkımıza erişimde bizlere her türlü ayrımcılığı yapan tüm kişi ve kurumları buradan ifşa ediyoruz” denildi.
"Transların eşitlik taleplerini duyun"
Açıklama özetle şöyle:
“Cinsel yönelim mücadelesinin en önemli kazanımlarından biri olan 17 Mayıs’tan tam 28 yıl sonra, bu kez translar için harekete geçen tarihsel özeleştiri; trans mücadelesinin simgesel bir kazanımı olarak kendini göstermektedir. Bu kazanımı sahiplenmek, trans hareketinin tarihini sahiplenmek anlamına gelecektir. Biz transların uzun yıllar süren haklılık mücadelesinin kısa bir özeti olan 18 Haziran, cinsiyet kimliği mücadelesinin kat etmesi gereken o uzun yola ayna tutması açısından önemlidir. Bu sebeple, her yıl 18 Haziran’ı “Translarla Eşitlik Günü” olarak anacağımızı, transların eşitlik taleplerini yeniden dile getireceğimizi duyuruyoruz!
“2012 yılında ilan ettiğimiz Trans Manifesto’da da vurguladığımız gibi “Trans bireyler; herkesle, her şartta, her zaman eşittir. Bize “ikinci sınıf vatandaş” ya da “3. Cins” gibi davranılmasına izin vermeyeceğiz. Tüm trans varoluş biçimlerinin görünürlüğünü arttırıp heteroseksist ezberi bozarak trans hareketi görünür kılacağız. Biz trans aktivistler, tüm haklar için çalışacak ve sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. Sadece kendimiz için değil, herkes için bunu yapacağız.” Bu ısrarımızı ve kararlılığımızı buradan kamuoyuna bir kez daha duyurmaktan onur duyarız.
“Tüm trans hareketinin bir kazanımı olan 18 Haziran, bizlerin tüm dünyada karşı karşıya kaldığı haksızlıkların, ayrımcılıkların ve ötekileştirmelerin son bulması talebimizi yükselteceğimiz bir gün olarak tarihe geçecektir. 18 Haziran Translarla Eşitlik Günü, natrans düzenin değişmesi gerekliliğinin bir sonucudur. Toplumda natrans egemenliğinin sebep olduğu tüm eşitsizliklerin ortadan kaldırılması için elimizden geleni yapacağımızı ilan ettiğimiz 18 Haziran, aynı zamanda natrans ayrıcalıklarının ve natransların translara yönelik eşitsiz tüm eylemlerinin son bulmasının vakti geldiğinin kanıtıdır.
“Transların her yerde olduğunu ve bizlere bugüne dek kapatılan ve natranslar tarafından işgal edilen tüm alanlarda var olacağımızı tüm topluma ilan ediyoruz. Translar her yerde olmaya devam edecek ve natranslar buna alışacak, bizlerden aldıklarıyla elde ettikleri ayrıcalıklarından vazgeçecekler. 18 Haziran vasıtasıyla vurguladığımız en önemli durum budur ve bu olması gerekendir.
Sağlığa erişim hakkı
“Anayasa’da cinsiyet kimliği ve cinsel yönelim ibarelerinin var olmamasının yarattığı ve toplumsal nefretin ve transfobinin bir gerekçesi haline gelen bu eşitsizliğin son bulması için translar olarak elimizden geleni yapacağımızı buradan ilan ediyoruz. Anayasal eşitlenme sağlanmadan, natransları odağına alarak kurgulanan adalet sistemi değişmeden translarla eşitliğin olamayacağını herkesin bilmesini isteriz. Biz hakkımız olanı istiyoruz, adalet sisteminin bizlere yönelik şiddetin ve ayrımcılığın gerekçesi haline gelmesini istemiyoruz. Unutulmamalıdır ki, transları görmeyen bir hukuk sistemi, hiç kimse için adaleti temin edemez.
“Sağlığa eşit erişim hakkımızı talep ediyor olmamızdan her kim rahatsız oluyorsa; uyum/geçiş/inşa süreçlerimizi her kim bizler için bir zulüm aracına çeviriyorsa, o kişi su katılmamış bir transfobiktir bunun böyle bilinmesini istiyoruz. Bizler için zulme dönüştürülen sağlık sisteminin, herkes için bir zulüm aracı haline dönüşeceğinin altını çiziyor ve hakkımız olanı istiyoruz.
"En temel insan haklarından olan barınma hakkımızı elimizden alan, bizleri yaşadığımız evlere hapseden; insani koşullarda yaşamayı bize reva görmeyen ve barınma hakkımıza erişimde bizlere her türlü ayrımcılığı yapan tüm kişi ve kurumları buradan ifşa ediyoruz. Natransları odağına alan trans dışlayıcı sistemden alacağımız olduğunu herkes bilsin! Translarla komşu olmaya, translarla beraber yaşamaya ve translara eşit davranmaya alışacaksınız! Biz hakkımız olanı istiyoruz ve bunu alana dek mücadelemiz devam edecek!
"Tüm trans varoluşları, istihdam dışına iterek bizleri kafalarında kurdukları alanın dışına çıkamaz hale getirmeye çalışan natrans üstünlükçü toplum, translarla eşitlenmek zorundadır. Bizleri yaşamın dışına iten, görmezden gelen; cinsiyet kimliğimizden ötürü bizleri işsiz bırakan bu sistem değişmek zorundadır. Sadece cinsiyet kimliğimizden ötürü uğradığımız haksızlıklar var olduğu sürece, hiç kimse iş garantisinden bahsedemez. Translar emek piyasasının her katmanında eşit bir biçimde var olana dek, ayrımcılığın ve mobbingin olmadığı bir iş yeri tahayyül dahi edilemez.
Hande Buse Şeker, Sarah Hegazi
“Zorunlu ya da değil, seks işçiliği yapan transların ayrımcılığa uğramadığı bir toplum; herkesin özgür ve eşit koşullarda yaşayacağı bir toplum olacaktır. Bu toplumun inşa edilmesi için hazır olduğumuzu ve seks işçiliğinin bir işçilik biçimi olarak tanınmasının bir zorunluluk olduğunu buradan bir kez daha ilan ediyoruz.
“Yaşamaktan vazgeçmeyeceğiz, yaşamdan yana olmaktan vazgeçmeyeceğiz. En insani isteğimiz olan bu isteğimizi bize çok gören, yaşama hakkımızı elimizden alan, bizlerin katili olan bu natrans üstünlükçü transfobik düzen değişene, herkes eşit ve adil bir dünyada özgürce yaşayana dek mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz.
"Transfobik düzen değişecek"
“Bizlerle eşitlenmeyen, bizi eşit görmeyen sistemin bir özeti olan Hande Buse Şeker davasının şu anda duruşması görülüyor. Polis olduğu için sahip olduğu silahla Hande’yi katleden, Hande’ye ve arkadaşına cinsel saldırı da bulunan katilin yargılandığı dava sürecinde olup bitenler; bizlerin neden eşitlik talebini yükselttiğinin kanıtıdır. Adaletin bazılarına daha adil olduğu ve bizlere karşı terazisini işletemediği bu düzen, translarla eşitliğe alışacak ve biz değil bu transfobik düzen değişecektir.
“Hande Buse Şeker ve uğradığı sistematik şiddet sonucu intihar ederek yaşamına son veren Sarah Hegazi nezdinde eşitlik mücadelesinde yitirdiğimiz tüm dostlarımızı buradan anıyor ve 18 Haziran Translarla Eşitlik Günü’nü onlara armağan ediyoruz." (EMK)