Haberin İngilizcesi için tıklayın
Kanal İstanbul projesinin bilirkişi keşfi öncesi alanda geniş güvenlik önlemleri alınırken mahkemenin itirazlarını tutanak altına alınmasını isteyen davacılar keşfe katılmama kararı aldı ve reddi hakim talebinde bulundu.
Şubat 2022’de, proje hakkında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından düzenlenen “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu Raporu”nun iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle İstanbul 10. İdare Mahkemesi’nde açılan dava kapsamında bugün alanda bilirkişi incelemesi yapılması yönünde karar çıkmıştı.
Çevre aktivistleri ve hak savunucuları bilirkişi incelemesi öncesi Mahmutbey’de bulunan Bölge İdare Mahkemesi önünde buluştu. Vatandaşlar “Sana kanal yaptırmayacağız” sloganlarıyla incelemeyi beklerken alınan geniş güvenlik önlemlerine karşı tepki gösterildi.
Reddi hakim talebi
Keşif ve bilirkişi incelemesi öncesi davacılar, itirazlarının tutanak altına alınmasını istedi. Mahkemenin beyanların keşif sonrası kayıt altına alınacağını bildirmesi sonrası uyuşmazlık üzerine heyet toplantıya ara verdi.
İtirazlarımız üzerine mahkeme heyeti ara vermek zorunda kaldı. İtirazlarımızı vermeden keşfin yapılmasına izin vermeyeceğiz!#RantKanalınaHayır pic.twitter.com/7hTw7p0U6z
— Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu (@yakanal_yaist) March 24, 2022
Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu adına @ProfDrBeyzaUstn "Bizler davacılar ve alanı bilenler olarak burada size itirazımızı sunmak için bekliyor olacağız. Siz isterseniz müdahilleri olmadan göstermelik keşfinizi yapabilirsiniz"#RantKanalınaHayır pic.twitter.com/EQafG1GcyL
— Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu (@yakanal_yaist) March 24, 2022
Aradan sonra heyetin yaklaşımının değişmemesi üzerine hukuksuzluğa ortak olmayacağını bildiren davacılar keşfe katılmayacaklarını duyurarak reddi hakim talebinde bulundu.
Davacı kurum avukatları ve yurttaş avukatları reddi hakim talebinde bulundukları dilekçelerini yazılı olarak İdare Mahkemesi ön bürosuna teslim etti.
Davacı kurum Avukatları ve yurttaş avukatları reddi hakim dilekçelerini yazılı olarak İdare Mahkemesi Ön bürosuna teslim ediyorlar!
— Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu (@yakanal_yaist) March 24, 2022
Bu talep ile birlikte yetkisiz ve görevsiz bir heyet olarak keşif icra ediliyor!#RantKanalınaHayır pic.twitter.com/XddJ8a0WRH
"Keşif değil, turistik gezi"
Teslim sonrası açıklama yapan Türk Mühendis ve Mimarlar Odası (TMMOB) avukatı Mehmet Horuş, mahkemenin suç işlediğini belirterek "Bu suça ortak olmayacağız" dedi. Davacı kimsenin keşfe katılmadığını belirten Horuş şu ifadeleri kullandı:
"İstanbul halkı binlerce dilekçe verdi günlerce, itirazlarını sundu. İstanbul halkının iradesi yok sayılarak karar verildi. Şu an aynı şey mahkemede yapılıyor. Davacıların hiçbiri yok. İstanbul Büyükşehir Belediyesi vekilleri, TMMOB ve bağlı odalar, İstanbullu yurttaşlar, davacılar keşifte yok. Mahkeme şu an, Çevre Bakanlığı'nın bürokratları ve teknik ekibiyle turistik bir gezi düzenliyor. Bu bir keşif değildir.
“Halkın iradesine rağmen alınmış bir işleme karşı açtığımız davada mahkeme de davacıların iradesini yok sayıyor. Yargının bu suça alet edilerek, bu ÇED'in hukukilik vasfı kazanmasına itiraz ettik. Bu suça ortak olmayacağımızı söyledik. Buradan bir kez daha söylüyoruz; Kanal İstanbul projesinin durdurulmasını talep ediyoruz. Geçen her gün tüm davacıların ve İstanbul halkının; çevre hakkının, adil yargılanma hakkının, hak arama özgürlüğünün ihlali anlamına geliyor."
“Mahkemeler halka açık yapılır!
— Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu (@yakanal_yaist) March 24, 2022
Halktan kaçırmazsınız keşfi! Utanmıyor musunuz?
Korkmuyor musunuz?”#RantKanalınaHayır pic.twitter.com/Lb8qIeAFuU
Polis ablukasına itiraz
Öte yandan açıklama yapılan alanı ablukaya alan polisler slogan atan vatandaşlara dağılmaları yönünde uyarılarda bulundu. Polisin ablukasına karşı çıkan yurttaşlar “Binlerce polis rant projesini korumakla yükümlü”, “Mahkemenin önünde bile duramayacağız yani, bu da yeni çıktı” ve “Mahkemeler halka açık yapılır. Keşfi halktan kaçıramazsınız, utanmıyor musunuz” sözleriyle itirazda bulundu.
Davacı kurumlar açıklama yaparken güvenlik güçleri müdahale ediyor ve dövizlerimizin kaldırılmasını istiyor!
— Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu (@yakanal_yaist) March 24, 2022
Dövizlerimizi,pankartlarımızı indirtseniz de davamızda haklıyız.
Bilimi, yurttaşları susturamazsınız!
Size #BetonKanalı yaptırmayacağız!#RantKanalınaHayır @tmmobist pic.twitter.com/TA47l6FoUg
Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu üyelerinden Koray Türkay da polis ablukasını şu ifadelerle eleştirdi:
“Alandaki Terörle mücadele polisleri altında salonda bir mahkeme görülmeye çalışılıyor. Bunun adı mahkeme değil, bunun adı baskı, sindirmeye çalışmak ve gözdağı vermek ama biz buradayız. Halk burada, biz buradayız. Bu kanal projesinin yaşama, doğaya büyük bir ihanet olduğunu söylüyoruz. Bu rant projesine karşı biz halk olarak buradayız.”
Dava süreci
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) avukatları, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın düzenlediği Kanal İstanbul ÇED Raporu'nun iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle 27 Ocak 2020'de İdare Mahkemesi'ne hem parti adına, hem de HKP Genel Başkanı Nurullah Ankut Efe adına iki ayrı başvuruda bulunmuştu.
Bu kapsamda İstanbul İdare Mahkemesi'ne verilen dilekçede, Montrö Boğazlar Sözleşmesi maddeleri, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve AİHM'in çevre ile ilgili kararlarından bahsedilerek Kanal İstanbul Projesi'nin bu kararlara aykırı olduğu belirtilmişti.
Başvuruyu inceleyen İstanbul 10. İdare Mahkemesi, 16 Şubat 2022'de oy birliğiyle aldığı kararda; uyuşmazlığın, teknik yönden açıklığa kavuşturulabilmesi için alanında uzman bilirkişilerin görüşüne başvurulmasını gerekli görmüştü.
Kanal İstanbul projesiCumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, başbakan olduğu dönem 2011’de yaptığı bir konuşmada “yeni bir İstanbul” hedefinden söz etti. “Çılgın proje” olarak sunulan bu planın içinde Kanal İstanbul adı da ilk kez duyuldu. “Çılgın proje”de neler var?Haliç Kongre Merkezi’nde 2011’de yapılan toplantıda projeye ilişkin temel bilgiler açıklanmıştı. Projenin en önemli ayağı ulaşımda entegrasyondu. Bugün bu projede hedeflenen 3. Köprünün 3. Havalimanının yapımı bitti. Torba yasayla bölge ranta açıldıMayıs 2016’da 20 kanunun toplam 32 maddesinde değişiklik yapıldı. Mera Kanununa eklenen ek madde ile Kanal İstanbul’un bulunduğu bölgenin imara açılmasına ön ayak oldu. Yasaya getirilen “otoyol hariç erişme kontrolünün uygulandığı yol” ibaresinin dahil edilmesiyle de Kanal İstanbul’a bağlanan yolların ücretli olacağı sonucuna varıldı. 2018'de rotası açıklandı2018’de dönemin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan projenin güzergahını nihayet açıkladı. Karadeniz ile Marmara Denizi arasında yapay bir suyolu oluşturacak kanalın Küçükçekmece Gölü’nden başlayarak, Küçükçekmece-Sazlıdere-Durusu koridoru boyunca 45 kilometre olacağını söyledi. ÇED süreci Kanal İstanbul projesi için hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu’nca yeterli bulunduktan sonra 23 Aralık 2019'da askıya çıkarılmış ve kamuoyunun görüşlerine açıldı. Raporun askıda olduğu 10 gün boyunca projenin iptalini isteyen yurttaşlar, İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı il müdürlüklerinde uzun kuyruklar oluşturarak itiraz dilekçelerini verdi. TIKLAYIN - Kanal İstanbul’a 34 Maddelik ÇED İtirazı Ancak 17 Ocak'ta Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Kanal İstanbul ÇED Raporu'nu onayladıklarını bildirdi. Raporda ne var?15 milyar lira bedel ile yapılacak Kanal İstanbul için hazırlanan son ÇED raporuna göre; projenin 7 yılda tamamlanması planlanıyor. Küçükçekmece, Avcılar, Arnavutköy ve Başakşehir ilçelerinden geçecek yaklaşık 45 km uzunluğunda ve 20.75 metre derinliğinde olan projenin kazı aşaması da 4 yıl sürecek. Yılda yaklaşık 275 milyon metreküp kazı yapılacak. Kanaldan çıkacak toplam hafriyat miktarı yaklaşık 1 milyar 155 milyon 668 bin metreküp olarak hesaplandı. Bu miktarın 1 milyar 79 milyon 252 bin metreküpünü kara kazısı, 76 milyon 416 bin metreküpünü deniz ve göl taraması oluşturacak. Kanal boyunca karada yapılması planlanan yaklaşık 1,1 milyar metreküplük kazının 800 milyon metreküplük kısmı Karadeniz’e bağlanılan kesimde gerçekleştirilecek. Kanal İstanbul Projesi kapsamında işletme (trafik) simülasyonu ve kanal işletme prensibinin belirlenmesi kapsamında yapılan çalışmalar sonucunda da kanalın tek yönlü işletmesine karar verildi. Kanal İstanbul Projesi kapsamında; kanal içerisinde acil bağlama alanları, acil müdahale merkezleri, kanal giriş ve çıkış yapıları, gemi trafik sistemleri gibi alt ve üst yapılar, liman, lojistik merkez, yat limanı, kanal içerisinde ihtiyaç duyulan noktalarda karşıdan karşıya ulaşımı deniz yolu ile sağlayacak kıyı yapıları, tahkimat ve dolgu alanları gibi kıyı tesisleri yapılması planlanıyor. Kanal İstanbul Projesi ile entegre olarak geliştirilecek projeler; Marmara ve Karadeniz Konteyner Limanları, Küçükçekmece Yat Limanı ve Karadeniz kıyısında rekreasyon amaçlı dolgu ile lojistik alan dolgusu olarak sıralandı. Karadeniz kıyısına rekreasyon ve lojistik alan için toplam 54 milyon 605 bin 865 metrekare dolgu yapılacak. Dolguda kanal hafriyatından çıkacak malzeme kullanılacak. Projenin inşaat aşamasında yaklaşık 8-10 bin kişinin, işletme aşamasında ise 500-800 kişinin çalışması öngörülüyor. Çalışma alanı olarak tanımlanan ve inşaat faaliyetlerinin yürütüleceği kesim yaklaşık 63.2 milyon metrekare olarak hesaplandı. İnşaat faaliyetleri tamamlandıktan sonra kanal yapı yaklaşım sınırına kadar olan kesim diğer kamu ihtiyaçları için terk edilecek alan 25.75 milyon metrekare olacak. Kanal için kullanılacak alan 37.5 milyon metrekare olarak açıklandı. TIKLAYIN - Kanal İstanbul'da Üç Gerekçe, Üç İtiraz TIKLAYIN - Kanal İstanbul İtirazları: Ekolojik Yapı Bozulacak, Kent Yumurta Kokacak |
(TP)