Haberin İngilizcesi için tıklayın
Ekonomi ve İş Araştırmaları Merkezi INRIX’in hazırladığı rapora göre, İstanbul dünyada 220 kent arasında trafik sıkışıklığının en fazla olduğu ikinci şehir.
Trafiğin en sıkışık olduğu kent olarak Moskova belirlenirken, ikinci sıradaki İstanbul’u Kolombiya’nın başkenti Bogota, Meksika’nın başkenti Mexico City ve Brezilya’dan Sao Paulo takip etti.
Trafiğin en az olduğu beş şehir ise Kanada’dan Waterloo, ABD’den Wlchlta ile Tulsa, İspanya’dan Cordoba ve yine Kanada’dan Saskatoon olarak belirlendi.
INRIX’in raporuna göre, trafiğin en sıkışık olduğu Moskova’da trafik sıkışıklığı önceki rapora göre yüzde 12 azalırken, İstanbul’da ise yüzde 6 artış gösterdi.
Yılın 6,5 günü trafikte
İstanbul trafikte harcanan süre olarak İstanbul yılda 157 saatle 32. sırada. En çok zaman harcanan yer ise 272 saatle Bogota.
Yani İstanbul’da kişi başı yıllık trafikte zaman geçirme ortalaması 6,5 gün.
Listede Türkiye’den Ankara 11, İzmir 12. sırada yer aldı.
“20. sıradayız” demişlerdi
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı Trafik Müdür Yardımcısı Mustafa Sünnetçi, 25 Eylül 2018’de yaptığı açıklamada INRIX verilerine göre İstanbul’da trafik sıkışıklığının rahatladığını söylemişti.
Sünnetçi’nin iddiasına göre İstanbul trafik sıkışıklığında 220 ülke arasında 17. sıradan 20. sıraya gerilemişti.
Ancak INRIX raporuna bakıldığı zaman İstanbul 2017’de 220 ülke arasında üçüncü sırada görünürken, 2018’de ikinci sıraya yükseldi.
Sıkışıklığın maddi yansıması
220 kent arasından sadece 98’inde trafikte harcanan sürenin maddi karşılığı hesaplanmış. Buna göre ABD Boston’da trafik sıkışıklığı yüzünden sürücü başı yıllık harcama 2,291 dolar. 98. sıradaki Wlchlta’da bu harcama sürücü başı 304 dolara düşüyor.
Bu noktada Wlchlta’nın dünyada trafik sıkışıklığının en az olduğu ikinci kent olduğunu hatırlatmak lazım.
Rapora göre İstanbul, Ankara ve İzmir’de trafik sıkışıklığına bağlı yıllık sürücü harcamaları tespit edilememiş.
Listenin tamamını görmek için tıklayın
Çevreye etki
Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Çevre Bilimleri Ana Bilim Dalı’ndan Arife Dülgeroğlu’nun Trafik ve Çevre Etkisi başlıklı makalesine göre, taşıt araçları yaklaşık olarak hava kirlenmesi şikayetlerimizin yarısını meydana getiriyor.
Hava kirletici emisyonlar yoğun trafiğin yaşandığı ana cadde, kavşak ve karayolları etrafında önemli boyutlara ulaşabiliyor.
Araçlardan kaynaklanan başlıca emisyonlar NO2, CO, HC, SO2, PM ve PM içindeki kurşundur. Özellikle egzoz gazlarından kaynaklanan PM emisyonları az olmasına rağmen içerdikleri kurşun nedeniyle insan sağlığını ve doğayı tehdit ediyorlar.
Açığa çıkan bu emisyonlar nedeniyle meydana gelebilecek olan asitlenme toprak ve su kaynaklarına etkileri bakımından önemlidir.
Bu emisyonlar havada nem, sıcaklık gibi etkilerle asitleşerek toprak ve su kaynaklarının özelliklerinin değişmesine yol açarlar. Toprakta ve suda meydana gelen bu olumsuzluklar besin zinciri ve hava yoluyla tüm canlıları ve ekolojide meydana gelen değişimlerle de tüm ekosistemi yaşanmaz hale getirebiliyor.
Motorlu taşıt emisyonlarının ana kaynağı egzoz sistemi olması yanında yakıt tankı (%5-7), karbüratör (%5-10) ve karter havalandırması da (%18-22) önemli yer tutuyor. (EKN)
* Fotoğraf: AA - Arşiv