Deniz Poyraz Davasında reddi hakim talebine ret

*Fotoğraf: Twitter

Halkların Demokratik Partisi (HDP)  İzmir İl Binasına 17 Haziran 2021’de düzenlenen saldırıda öldürülen Deniz Poyraz Davasında reddi hakim talebi reddedildi.

29 Nisan’da görülen üçüncü duruşmada Poyraz Ailesinin avukatları, duruşmada yaşanan gelişmeler nedeniyle İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi üyelerinin "tarafsızlıklarını yitirdikleri adil bir yargılama gerçekleştirme koşullarının ortadan kalktığı” gerekçesiyle reddi hakim talebinde bulundu.

Talebi görüşen İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesi, avukatların talebinin reddetti.

Avukatlara bugün (27 Mayıs) iletilen kararda şöyle denildi: "Mahkememizce yapılan incelemede; katılanlar vekillerinin reddi hakim taleplerine ilişkin Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 24. maddesinde belirtilen hakimin reddi veya çekinmesi koşullarının bulunmadığı, bu nedenle katılanlar vekillerinin reddi hakim taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış olmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” 

Duruşmada neler olmuştu?

29 Nisan'daki duruşmada sanığın duruşma salonunda hazır edilmemesi ve salona getirilme talebinin reddedilmesi, mahkeme heyetinin salonundaki avukatları zapta geçirmemesi ve yetki belgelerini kabul etmemesi üzerine duruşma gerilim yaşandı.

Katil Onur Gencer, cezaevinden duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Poyraz Ailesinin avukatları Gencer duruşmaya SEGBİS ile katılmasına tepki gösterdiler ve duruşmaya ara verilerek sanığın duruşma salonuna getirilmesini istediler.
Avukatların bu talebi üzerine, mahkeme başkanı "SEGBİS ile katılmak ister misiniz?" diye sordu. Mahkeme başkanının sorusuna avukatlar ve salondakiler tepki gösterdi.

Salondakilere ve avukatlara hakaret eden katil Gencer, "tahrik indirimi" istedi. Gencer'in tavrını mahkeme heyetinin tutumuna bağlayan dava avukatları, "Bu gücü sanığa siz verdiniz" diye tepki gösterdi ve mahkemeye heyetinin reddini talep etti.

TIKLAYIN-"30 yıldır avukatım ilk kez böyle bir katil profiliyle karşılaşıyorum"

TIKLAYIN-Avukatlardan mahkemeye: "Bu gücü sanığa siz verdiniz"

TIKLAYIN-"Gencer'in arkasındaki güçlerin ortaya çıkarılması engelleniyor"

TIKLAYIN-Avukat Aslan: Onur Gencer devletin içindeki kötünün ta kendisi

İddianamede ne var?

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Onur Gencer'in 17 Haziran'da cinayeti işledikten sonra mesajlaşma uygulaması WhatsApp paylaşımlarında ve binadan çıkarken kullandığı ifadelerde suçunu itiraf ettiği yer almıştı.

İddianamede, "Olay öncesinde, olay anında ya da olay sonrasında sanığa yardım eden, sanığı azmettiren herhangi bir kişinin bulunamadığı, sanığın herhangi bir terör örgütü ya da üyesi ile olay öncesi veya sonrasında irtibatlı olduğuna dair delil elde edilemediği" belirtilmişti.

Ayrıca iddianamede Gencer'e 2016'da "anksiyete bozukluğu" ve "hafif depresif nöbet tanısı" teşhisi konulduğuna da yer verilmişti.
HTS incelemesinde, 17 Haziran 2020-17 Haziran 2021 tarihleri arasında, olay yeri olan Şair Eşref Bulvarı bölgesinde, farklı tarihlerde sanığa ait toplamda 115 kez sinyalin tespit edildiği ve sanığın 24 kez belirtilen bölgeye gittiğinin belirlendiği ifade edilmişti.
İddianamede Gencer'in emniyet ifadesine de yer verilmişti.

Gencer'in ilk olarak Bayraklı'da bir saldırı gerçekleştirmeyi planladığı ifadesinde, "Amacım PKK'ya zarar vermekti. PKK'ya destek veren aileleri araştırmaya başladım. Bayraklı'da kömür satışı yapan aileyi internetten buldum. Sosyal medyada örgütsel paylaşımlara destek veren ya da yorum yapan birkaç hesaptan büyük aile olacaklarını düşündüm. 31 Aralık 2020'de telefonla arayıp kömür almaya geleceğimi söyledim. Onlar da yılbaşı olduğundan erken kapatacaklarını söylediler. Gitseydim onlara saldırma fikrim vardı" denilmişti.

Onur Gencer'in, Ankara Makine ve Kimya Endüstrisi A.Ş'den (MKE) silah almayı düşündüğünü ancak prosedürün uzun olmasından ötürü Kemeraltı'ndan silah aldığını, silahı Ankara'dan temin etmesi durumunda, HDP Genel Merkezine saldırı yapmayı düşündüğünü de söylediği belirtilmişti.

Planlı bir saldırı yapmak için keşfe geldiğinde HDP İl Binası'nda yer alan telefon numaralarını aradığını ancak kimseye ulaşamadığını belirten Gencer'in, saldırıya olaydan bir gün önce karar verdiği de iddianamede yer bulmuştu.

Gencer'in, Poyraz'ı vurduktan sonra öldüğünden emin olmak için kafasına da ateş ettiği sözlerine iddianamede yer almıştı.

Gencer "Tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve "İş yeri dokunulmazlığını ihlal etme", "Siyasi partiler veya meslek kuruluşlarının kullanımında olan bina, tesis veya eşyaya zarar verme" suçlarından 7 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti. (RT)