Haberin İngilizcesi için tıklayın
Anayasa Mahkemesi (AYM), Hakkari'nin Yüksekova ilçesine bağlı Büyükçiftlik beldesinde Sürmi İnce'nin 18 Temmuz 2016'da asker kurşunuyla öldürülmesiyle ilgili açılan davada, Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı'ndan savunma istedi.
bianet'e konuşan 12 çocuk annesi Sürmi İnce'nin oğlu ve İnce ailesinin avukatı Bünyamin İnce, bakanlıkların AYM'ye yaptığı savunmalarda "gerçek dışı" ifadeler bulunduğunu belirterek tepki gösterdi:
'Çatışma çıktı' iddiası
Av. Bünyamin İnce |
"Adalet Bakanlığı AYM'ye sunduğu görüş yazısında ölüm olayının yaşandığı yerde çatışmanın yaşandığını, ölümden kısa bir süre sonra emniyetin bölgede inceleme yaptığını ve örgüte ait malzemeler bulunduğunu ifade etmiştir. Bakanlık, olayı çarpıtıyor, çarpıtmakla yetinmemiş olup gerçek olmayan iddialarda da bulunmuştur."
'Bakanlık olayı çarpıtıyor'
Olayın yaşandığı yerde herhangi bir çatışma olmadığı gibi uzun namlulu silahlarla herhangi bir ateş de açılmadığını vurgulayan Av. İnce, "Olay yerinde emniyet güçleri tarafından herhangi bir inceleme yapılmamış ve örgüte ait herhangi bir malzeme de bulunmamıştır. Emniyet güçlerinin aslında olay yeri incelemesi yaptığı ve örgüte ait malzemeler bulduğunu iddia ettiği yer, annemin katledildiği yerden 5-6 kilometre uzaklıktaki köyün diğer ucunda bir yerdir" dedi.
5-6 km mesafe ve 1 saatlik zaman farkı
"Adalet Bakanlığı görüşünde, sanki tek olay yeri varmış gibi ifade edilmiş olmasına rağmen aslında iki olay yeri bulunmaktadır. Annemin katledildiği olay yeri ile askeri personellerin örgüt üyelerini gördüğü nokta. Bu iki yer arasında hem mesafe hem de zamansal çok belirgin bir fark bulunmaktadır. Çatışmaya girilen yer ile ölüm olayının gerçekleştiği yer arasında 5-6 km mesafe ve 1 saatlik zaman farkı söz konusudur."
Adalet Bakanlığı'na tepki gösteren Av. İnce, şu ifaderlerde bulundu:
"Bu ülkede 'Adalet' Bakanlığı diye bir kurum var. Bu kurum, Anayasa Mahkemesi'ne gerçek olmayan ve olayı çarpıtacak şekilde görüş bildiriyor maalesef."
İçişleri Bakanlığı'ndan 'zorlama' görüş
İçişleri Bakanlığı'nın AYM'ye sunduğu görüşe değinen Av. İnce, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bakanlık, personellerin kendilerini koruma/savunma amaçlı ateş ettiğini söylemişse de annemin katledildiği yerde örgüt mensubunun ve bir çatışmanın olmaması, ayrıca tarlada sivil yurttaşlar olduğunun bilinmesi karşında 20 metre uzağında yer alan yöresel elbiseli 3 kadının ve yanlarında 6 yaşında bir çocuğun örgüt militanı olduğu görüşü zorlama ve askeri personelleri korumaya yönelik bir çabadır."
"Kolluk personeline yargı zırhı sağlanıyor"
"Kadın, çocuk ve sivillerin olduğu ayrıca çatışma ve örgüt mensuplarının olmadığı bir noktada askeri personeller neyi koruyup savunmaktadır?" diye soran Av. İnce, "Maalesef sivillere yönelik işlenen suçlarda kolluk personeline yargı zırhı sağlanıyor. Cezasızlıkla en başta mücadele etmesi gereken Adalet Bakanlığı'nın dosyada gerçek olmayan bilgiler vermesi cezasızlığı arka çıktığını göstermiyor mu?" dedi.
Komutanın savunması: Onun oğlu cezaevinde
Dosyada hiçbir şekilde tarafsız, etkin bir soruşturma ve kovuşturma süreci yürütülmediğine dikkat çeken Av. İnce, "Bir kadın katlediliyor ve olay yerinde bir inceleme dahi yapılmıyor. Sanık mahkemece dinlenmeden tensiple tahliye ediliyor. Zırhlı araç üstündeki silahın ateşlenmesi için emniyeti açan personel ve ateş emri veren 'zaten onun oğlu örgütten cezaevinde' diyen karakol komutanı soruşturulmuyor" diye konuştu.
"Olayın kasten yapıldığını gösteriyor"
"Karakol komutanın söylemi ve yanında çocuk, sivillerin olduğu 20 metreden ateş açılması bu olayın kasten yapıldığını gösteriyor. Ateş emri veren karakol komutanı, silahın emniyeti açan ve emir komuta zinciri içerisinden olan sanık olması gereken tüm personeller maalesef dosyada tanık. Hukuken ve vicdanen dosyada tarafsız, etkin bir soruşturma ve kovuşturmadan bahsetmek mümkün değil. Savcılık ve mahkemenin derdi maddi gerçekliği ortaya çıkarmak değildi. Öyle de yaptılar."
"Fail ödüllendirildi, cezasızlık ortaya çıktı"
İnsanların güvenliğini sağlamakla görevli güvenlik güçlerinin 20-30 metre ötedeki sivil insanların hayatını hiçe sayarak hareket etmelerinin ve açtıkları ateş sonucu bir annenin katledilmesinin vicdanen ve hukuken kabul edilemez olduğunu kaydeden Av. İnce şunları dile getirdi:
"Bu sebeple diğer personeller hakkında soruşturma dahi yapılmamış olması, sanık Ali Dalgıran hakkında da 'bilinçli taksirden' hüküm kurulması faili ödüllendirmiş cezasızlığı ortaya çıkarmıştır."
Cezasızlık ve sivil ölümler zinciri
Annesinden sonra Hakkari'de çok sayıda kişinin katledildiğini belirten Av. İnce, "Mahkeme salonlarında cezasızlık kararları çıkıyor ve böyle olaylar devam eden bir zincir haline dönüşüyor. Sanıklara verilen bu ödül gibi cezaların bir sonraki ölümlere davetiye çıkardığı herkesin malumu. Yaşam hakkının ihlali gibi ağır suçlar karşında dahi bu denli cezasızlık sonucuna gidilmesi vahimdir. Mahkemeler, artık 'asker-polis sivil öldürmez' başlığı altındaki yargılamaları bir kenara bırakıp failleri cezalandırmalıdır" dedi.
Ne olmuştu?Hakkari'nin Yüksekova ilçesine bağlı Büyükçiftlik beldesinde 18 Temmuz 2016'de ot biçen çocuklarına yemek götüren Sürmi İnce, zırhlı araçtan açışan ateşle vurulmuştu. Eşinin de aralarında bulunduğu yakınları tarafından bir kamyonetle Yüksekova Devlet Hastanesi'ne kaldırılan 55 yaşındaki İnce, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı. 12 çocuk annesi İnce'nin öldürülmesiyle ilgili askerlerden Ali Dalgıran tutuklanmış ancak 25 Temmuz 2016'da serbest bırakılmıştı. Ardından Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı, emri veren karakol komutanı ve emrindeki 9 askeri personel hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar vermişti. Açılan davada "bilinçli taksirle öldürme" suçundan 4 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılan Dalgıran'a mahkeme heyeti "iyi hal" uygulayarak, cezayı 3 yıl 10 ay 20 güne indirmişti. İstinaf mahkemesi, sanık Dalgıran'a verilen cezayı "fazla" bulmuştu. İstinaf, sanık Dalgıran'a 4 yıl ceza vermiş, "iyi hal" uygulayarak 3 yıl 4 aya indirmişti. İstinaf sürecinde Dalgıran'ın Denizli'de halen görev yaptığı ortaya çıkmıştı. Avukatlar karara karşı hem Yargıtay hem AYM'ye başvurmuştu. | |
(NT)