Haberin Kürtçesi için tıklayın
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG Meclisi) aylık olarak raporlaştırdığı iş cinayetlerinin Ocak ve Şubat bilançosunu açıkladı. Ocak’ta 119, Şubat’ta da en az 182 işçi yaşamını yitirdi.
Raporun bu kez iki aylık olarak paylaşılmasının nedeni Maraş merkezli 6 Şubat depremleri. İSİG Meclisi raporda bu kez işkolları, nedenler, cinsiyet, istihdam biçimi, yaş, şehir gibi istatistikleri paylaşmadı.
Daha önceki raporlardan farklı olarak bu kez esas olarak deprem bölgesindeki işçi ve halk sağlığı sorunlarına değindi.
İSİG Meclisi rapora “Deprem, iş cinayetleri, sel, yangınlar, salgın... Ölen hep biziz... Artık yeter!” başlığını attı.
Depremlerde ölen işçiler
Raporda şöyle dedi:
“Deprem sonucu meydana gelen yıkımın tarifi yok. Bazı bölgeler neredeyse haritadan silinmiş ve birçok çekirdek aile artık aramızda değil. Diğer yandan AFAD’ın gecikmeli ve yetersiz arama kurtarma faaliyetleri sonucu birçok canımızı da enkazdan çıkaramadık. Tam olarak kaç kişinin öldüğü, isimleri belli değil. Belli ise de devlet tarafından isim isim açıklanması gerekiyor. Bu yüzden gece vardiyasında olan kaç işçinin öldüğünü bilmiyoruz.
“Örneğin ‘11 sene önce depreme dayanıklı değildir’ raporu verilen İskenderun Devlet Hastanesi’nde şu ana kadar 10 sağlık emekçisinin kimliğini tespit edebildik. Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ise 4 arkadaşımızın kimlik bilgisine ulaştık. Yine Akademi, Defne, Megapark gibi yıkılan özel hastaneler mevcut. Bu noktada Sağlık Bakanlığı’nın kimlik bilgileri ile hangi hastanede kaç sağlık emekçisinin hayatını kaybettiğini açıklaması gerekiyor.
“Diğer yandan gece vardiyasında çalışan otel, lokanta, belediye, oto tamir vb. tüm işçilere dair neredeyse hiçbir bilgi yok. Belirleyebildiğimiz kadarıyla eğitim faaliyetleri kapsamında Adıyaman’da Arsemas Hotel'de kalan 32 kimya işçisi ve İsias Hotel’de kalan 31 turist rehberini kaybettik. Yine geçici görevlendirme ile gelen farklı mesleklerden kaybettiğimiz sağlık emekçileri var.
“Şu ana kadar depremde iş cinayeti kapsamında kaybettiğimiz 97 emekçiyi tespit edebildik. Önümüzdeki günlerde araştırmalarımız devam edecek ama devlet açıklamadığı sürece kaybettiğimiz yüzlerce emekçinin kimliklerine ulaşmamız neredeyse imkansız.
“Bu noktada farklı meslek gruplarımızdan genel kayıplarımızı paylaşıyoruz. Ancak evlerinde hayatını kaybeden arkadaşlarımızı iş cinayeti kapsamında değerlendiremiyoruz. Daha genel anlamda depremdeki tüm ölümler için ‘sosyal cinayet’ kavramını kullanabiliriz.
“Direniş ve dayanışma yaşatır”
"Dayanışma yaşatır’ şiarıyla tüm işçi sınıfı depremin ilk anından itibaren toplumsal bir seferberlik gerçekleştirdi. Maden, sağlık, inşaat, enerji... tüm mesleklerden işçi sınıfı bölükleri gerek arama kurtarma faaliyetlerini gerek tüm yaşamsal gereksinimleri hayata geçirmek için canla başla mücadele ettiler. Neoliberal dönemde devletin ve kurumlarının tüm süreçlerdeki yetersizliği gözler önüne serildi. ‘Bunlar kader planının içerisinde olan şeyler’di ve ‘helallik’ istendi. Deprem, iş cinayetleri, sel, yangınlar, salgın... Ölen hep biziz... Artık yeter!"
2022'de 1843 işçi öldü
İSİG Meclisi'ne göre AKP'nin iktidar yılları boyunca iş cinayetlerinde en az 30 bin 546 işçi hayatını kaybetti.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 30 Haziran 2012'de Resmi Gazete'de yayınlanmasının ardından sonraki süreçte yine İSİG Meclisi'nin verilerine göre 2013'te en az 1235, 2014'te 1886, 2015'te 1730, 2016'da 1970, 2017'de 2 bin 6, 2018'de 1923, 2019'da 1736, 2020'de 2 bin 427, 2021'de 2 bin 170 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.
2022'de her gün en az 5 iş cinayeti yaşandı. En az 1843 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.
(HA)