Haberin İngilizcesi için tıklayın
Ceza İnfaz Sisteminde Sivil toplum Derneği (CİSST), pandemi döneminde hapishaneden iletilen şikayetleri derlediği ikinci yıllık raporunu açıkladı.
Raporda, COVID-19 salgını ile hapishanelerde alınan COVID-19 önlemleri, infaz düzenlemeleri ve mahpusların yaşamlarını doğrudan etkileyen hapishane koşulları değerlendirildi.
Hak ihlalleri ve özel ihtiyaç sahipleri
Pandeminin başladığı 2020 yılını kapsayan rapor, İsveç Büyükelçiliği’nin desteğiyle gerçekleşen “Türkiye'deki Hapishane ve Mahpusların Koşullarının Uluslararası İnsan Hakları ve Değerleriyle Uyumlu Şekilde İyileştirilmesi” projesi kapsamında yazıldı.
Raporda, karantina koğuşları, ısıtma ve aydınlanma, hijyen, tuvalet-banyo, yemek, yatak-yastık başlıklarında hapishanelerdeki durum anlatılıyor. Başka bir başlıkta da sevkler, çıplak arama, görüş-yayın kısıtlamaları gibi hak ihlalleri sıralanıyor. İşkence ve kötü muameleye dair kısımda da mahpusların maruz kaldığı ihlaller yer alıyor.
Raporun ikinci bölümünde de özel ihtiyaç sahibi mahpuslar olarak tanımlanan grupların -çocuk, kadın, LGBTİ+, engelli, ağırlaştırılmış müebbet, öğrenci, işçi ve yabancı uyruklu mahpuslar- kendi özgül durumlarından da kaynaklı karşılaştıkları problemler, COVID-19 salgınının bu grupları özelde nasıl etkilediği ve CİSST’e ilettikleri kötü muamele vakaları ele alındı.
205 hapishaneden 1528 mahpus
Hapishanelerde izleme yapma imkanlarının sivil toplum örgütlerine kapalı olması sebebiyle CİSST’in bilgi kaynaklarını mektuplaşma, danışma hattı başvuruları, aile ve yakınlardan edinilen bilgiler ve avukat görüşleri oluşturuyor. Bu yöntemlere ek olarak bilgi edinme başvuruları, soru önergeleri ve araştırma önergeleriyle hapishanelerin durumunu takip ediyorlar.
CİSST 2020 yılında yeni açılan hapishaneler de dahil olmak üzere 205 farklı hapishaneden 1528 mahpusa ulaşmıştı. Avukat ziyaretleri ise, pandemi önlemleri kapsamında ancak 2020 yılının sonlarında yapılabildi. Bu ziyaretler dışında mahpusların yaşadığı sorunlar ve hak ihlali iddiaları yoğun olarak danışma hattı ve mektuplaşma çalışmaları ile aktarıldı.
“Hapsetmenin alternatifleri tartışılmalı”
Türkiye hapishanelerinin 2020 yılındaki durumunun ve insan hakları koşullarının değerlendirilmesi için hazırlanan raporun sonuç bölümünde şu değerlendirmeler yer aldı:
- 2020 yılında COVID-19 salgınının tüm dünyada ve hapishanelerde hızla yayılmasıyla kapatılma mekânlarının koşulları daha yakıcı bir gündem haline geldi.
- Hapishanelerin kapasitesinin yaratacağı bulaş riskleri, mahpusların pandemi koşullarında sağlık hakkına ve diğer tüm haklara eşit şekilde erişebilmelerinin gerekliliği, hapsedilmenin alternatiflerinin tartışılmasına da olanak yarattı.
- İlk vakanın 2020 yılının Mart ayında görülmesiyle beraber hapishane sisteminin salgının etkisiyle yeniden değerlendirilmesi ve bulaş riskini asgariye indirmek için alınan önlemler oldu. Hapishanelerin kapasitesinin düşürülmesi için infaz değişikliği kanunlaştı fakat içeride kötü muamele ve hak ihlalleri devam etti.
- Salgına hazır olmayan sistem, hapishaneden hapishaneye değişen uygulamalar ve bu uygulamaların denetlenmemesi birçok ihlale zemin hazırladı.
- COVID-19 önlemleri mahpuslardan mektup almayı ve mahpuslara mektup göndermeyi geciktirdi, veriye erişim imkânı önceki senelerle karşılaştırıldığında daha da zorlaştı.
- İletişimin kesintiye uğraması insan hakları ihlallerinin yaygınlaşmasına zemin hazırladı.
- Mahpusların hem hapishane içinde atölye, etkinlik, sohbet gibi haklarının askıya alınması sebebiyle diğer mahpuslarla hem de hapishane dışında görüş ve telefon haklarındaki düzenlemelerle yakınlarıyla olan iletişimleri kısıtlandı.
- Dış dünya ile iletişimleri de gazete, TV ve radyoya erişememeleri sebebiyle engellendi.
- Salgınla birlikte hapishanelerin ve koğuşların dezenfekte edilmesine, mahpusların ve hapishane çalışanlarının kullandığı ortak alanlarda gerekli hijyen önlemlerinin alınmasına yönelik çalışmalar başlatılmıştır. Hijyenin sürekli sağlanmasında ve mahpusların hijyen kitlerine ulaşabilmesinde birçok problem yaşandı.
- Hijyen önlemleri, koğuşlarda olduğu gibi mahpusların risk altında oldukları karantina koğuşlarında da yetersiz kaldı.
- Mahpusların hapishanelerde yeterli ve dengeli beslenmesi, vitamin ve besin takviyeleri ile bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi önemli hususlardan biriyken günlük ihtiyaçlarını karşılayacak yeterli besine erişmek ve dışarıdan tedarik edebilmek zorlaştı.
- 2020 yılında öne çıkan problemlerden bir diğeri sağlık hakkına erişimde yaşanan ihlallerdir. Çoklu hastalıkları olan, ağır hasta ve yaşlı mahpuslar için salgının muhtemel etkileri fazlasıyla risk arz ederken tedaviye sürekli erişimde ve mevcut hastalıklarının takibinde sorunlar yaşandı.
- Mahpuslar ilaçlarına ulaşamamış, revire çıkamamış, doktorlara şikayetlerini aktaramamış, hastaneye sevkleri gerçekleşmemiş ve ağır hasta mahpuslara Adli Tıp Kurumundan hapishanede hayatlarını yalnız idame ettiremeyeceği yönünde raporlar olmasına rağmen evde tedavi imkânı sağlanmamıştır.
Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
(AS)