Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
68 kadın örgütü, yayımladıkları ortak metin ile sağlık durumu kötüye giden tutuklu eski HDP Milletvekili Aysel Tuğluk’un özgür bırakılmasını istedi.
2016’dan beri Kocaeli 1 No’lu F Tipi Cezaevi’nde mahpus olan Aysel Tuğluk’un avukatları geçtiğimiz günlerde yaptıkları açıklamada, Tuğluk’un hafıza kaybı sorunu yaşadığını, günlük işlerini tek başına yapamaz hale geldiğini söylemişti.
Kocaeli Adli Tıp, Tuğluk için “cezaevinde kalamaz” diye bir rapor verse de avukatları tarafından yapılan tahliye başvuruları tekrar tekrar reddedildi.
“Aysel Tuğluk ile dayanışma zamanı” diyen 68 kadın örgütü, “Tuğluk’un sağlığıyla ilgili gelişebilecek tüm olumsuz sonuçlardan, ‘cezaevinde kalamaz’ raporunu görmezden gelen idari ve adli makamlar sorumlu olacaktır” dedi ve Tuğluk’un tedavisinin olması gereken ortamda sürdürülebilmesi için özgür bırakılması çağrısı yaptı.
Açıklama şöyle:
“Hukuka, bilime, vicdana uygun davranın”
“Aralık 2016’dan bu yana Kocaeli 1 No’lu F Tipi Cezaevi’nde mahpus bulunan Kürt siyasetçilerinden biri de Aysel Tuğluk.
“Tuğluk, Kürt siyasi parti tarihinde eş genel başkanlık yapmış ilk kadındır ve eş genel başkanı olduğu Demokratik Toplum Partisi’nin kapatılmasıyla siyaset yasağı getirilen, tek kadın milletvekilidir. Aynı zamanda hukukçudur, insan hakları savunucusudur ve de tüm hayatını Kürtlerin onurlu bir barışla sonlanacak özgürlük ve eşitlik mücadelesine adamış bir siyasetçidir. Verdiği emekler, yürüttüğü mücadele, kendisini adadığı yaşamdaki duruşu, yakın dönem siyasi tarihimizde derin izler bırakmıştır.
“Herkesin bildiği gibi, annesinin cenazesine yapılan ırkçı saldırı ve gayriinsani tutuma tanıklık etmiş ve yaşadıkları, hafızasında onulmaz hasarlar bırakmıştır. Tedavisini ve muayene sürecini aylarca sürdüren Kocaeli Tıp Fakültesi Adli Tıp Kurulu tarafından, cezaevinde kalamayacağına dair oybirliğiyle hazırlanan rapora rağmen İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından, tam tersi yeni bir rapor hazırlanmıştır. Yıllardır etik, vicdan, bilim ve hukuka aykırı raporlarla gündeme gelen bu kurum, politik mahpusların ağır ve ölümcül hastalıklarına rağmen mütemadiyen ‘cezaevinde kalabilir’ şeklindeki tıp bilimine aykırı raporlarından birini de Tuğluk için hazırlamış ve demans hastalığını inkâr etmiştir.
“Çelişkiler barındıran söz konusu raporlarla ilgili olarak avukatlarının ‘Üst Kurul’a yaptığı itiraza yanıt verilmemekte; hastalığının ağırlaşmasına izleyici kalınmaktadır.
“Senelerce kadına yönelik her türlü şiddete karşı mücadele yürütmüş, kadın özgürlüğü için mücadele etmiş bir siyasetçi olarak bugün kendisine yaşatılanlara itiraz ediyor; Aysel Tuğluk’un tahliyesini talep ediyoruz. Ayrıca, ‘Kadınlar İçin Adalet’ talebimiz doğrultusunda “Tuğluk ve onun gibi siyasi sebeplerle mahpus edilen tüm kadınların özgürlüklerine kavuşması talebimizi yineliyoruz.
“Aysel Tuğluk’un cezaevinde kalamayacağına dair, kapsamlı bir kurul raporu ortadayken ısrarla bunun gereği yerine getirilmemesi, başta Adalet Bakanlığı olmak üzere devletin sorumluluğundadır. Tuğluk’un sağlığıyla ilgili gelişebilecek tüm olumsuz sonuçlardan, ‘cezaevinde kalamaz’ raporunu görmezden gelen idari ve adli makamlar sorumlu olacaktır.
“Ona yaşatılan bu hukuksuz süreçte imzası olan tüm yetkilileri bir kez daha hukuka, bilime ve vicdana uygun davranmaya çağırıyor; Tuğluk’un tedavisinin olması gereken ortamda sürdürülebilmesi için bir an önce özgürlüğüne kavuşması gerektiğini hatırlatıyor, DAYANIŞMA çağrımızı yineliyoruz.”
İmzacı 68 kuruluş
Adalar Vakfı Kadın Çalışma Grubu, Adana Kadın Platformu, AĞ-DA Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dayanışma Ağı, Alevi Kadınlar Birliği, Anadolu Kadın Hareketi, Ankara Dayanışma Akademisi’nden (ADA) Kadınlar, Ankara Kadın Platformu, Antalya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği, Aramızda Toplumsal Cinsiyet Araştırmaları Derneği, Avrupa Alevi Kadınlar Birliği, Ben Seçerim Derneği, Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, Datça Kadın Platformu, DAD Kadın Meclisi, Dayanışmanın Kadın Hali Derneği (DAKAHDER), Demir Leblebi Kadın Derneği, Demokratik Alevi Dernekleri Kadın Meclisi, Demokratik Alevi Kadınlar Birliği, Dikili Kadın Platformu, Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi, Ekmek ve Gül Dergisi, Emek Partili Kadınlar, Eskişehir Okulu Araştırma ve Dayanışma Derneği-Toplumsal Cinsiyet Çalışma Grubu, Eşitlik İzleme Kadın Grubu-EŞİTİZ, Ev-Eksenli Çalışanlar Sendikası, Foça Barış Kadınları, Günebakan Kadın Derneği, Halkevci Kadınlar, Hatay Kadınlar Birlikte Güçlü, HDK Muğla Kadın Meclisi, HDP Adana Kadın Meclisi, HDP Balıkesir Kadın Meclisi, HDP Hatay Kadın Meclisi, Hubyar Kadın Meclisi, İskenderun Kadın Platformu, İzmir Kadın Dayanışma Derneği, Kadın Dayanışması, Kadın Partisi, Kadının İnsan Hakları – Yeni Çözümler Derneği, Kadın Yazarlar Derneği, Kadınlar Birlikte Güçlü, Kağıthane HDP Kadın Yönetimi, Karaburun Kadın Platformu, Katre Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği, KESK Kadın Meclisi, Kırkyama Kadın Dayanışması, Kırmızı Biber Derneği, Körfez Bağımsız Kadın Dayanışması, Mavigöl Kadın Derneği, Mersin Alevi kadın platformu, Mimoza Kadın Derneği- Mersin, Mor Dayanışma, Mor Sarmaşık, Muğla Emek Benim Kadın Derneği, Muğla Kadın Dayanışma ve Danışma Derneği, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Kadın Komisyonu, Özgürlükçü Demokrat Avukatlar (ÖDAV), Rosa Kadın Derneği, SES Eşitlik ve Adalet Kadın Platformu, Sosyalist Kadın Meclisleri, TİP'li Kadınlar, TJA (Tevgera Jinên Azad) Özgür Kadın Hareketi, TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu, Van Kadın Platformu, Van Star Kadın Derneği, Wernicke Korsakofflular ve Eski Mahpuslarla Dayanışma Derneği/Çukurova, Yan Yana Girişimi Kadınları,Yaşamevi Kadın Dayanışma Derneği.
Ne olmuştu?
Aysel Tuğluk, HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı görevinde bulunduğu dönemde, 29 Aralık 2016'da tutuklanmıştı. Tuğluk, hakkında hazırlanan iddianamede, DTK Eş Başkanlığı döneminde yaptığı açıklamalar ve faaliyetleri nedeniyle suçlanmıştı.
16 Mart 2018’de kararını açıklayan Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi, Aysel Tuğluk'a “örgüt yöneticisi olmak” iddiasıyla 10 yıl hapis cezası vermişti. Yapılan itirazların ardından Yargıtay 16. Ceza Dairesi de Tuğluk hakkında verilen hapis cezasını onamıştı.
Son olarak ise Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 6-8 Ekim Kobani eylemlerine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında Tuğluk için tutuklama kararı verilmişti.
Annesinin cenazesi
2017 yılında Tuğluk, annesi Hatun Tuğluk’u kaybetmiş, Tuğluk'un cenazesi vasiyeti üzerine defin için Ankara'da bulunan İncek Mezarlığı'na getirilmişti. Aysel Tuğluk’un cezaevinden izinli çıkarak gittiği cenazenin defnedilmesinden kısa bir süre sonra ilk etapta 5-6 kişiden oluşan bir grup cenazeyi protesto etmek üzere toplanmıştı.
Cenazeye katılanlar, grubun sayısının daha sonra giderek arttığını ve mezarlığa saldırmaya çalıştıklarını açıklamıştı.
Saldırıların devam etmesinin ardından toprak açılarak cenaze mezardan çıkarılmak zorunda kalmış, başka bir yere defnedilmişti. Cenazeye saldıran bir kişinin emniyette İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile fotoğrafı ortaya çıkmıştı.
Sağlık problemleri
Annesinin ölümünden sonra hafıza kaybı yaşadığı belirtilen Aysel Tuğluk'un abisi Alaattin Tuğluk, kardeşinin sağlık durumuna ilişkin şu açıklamaları yapmıştı:
"Kardeşimi iyi görmedim. Soruyu 3-4 kez soruyor. Bazı şeyleri hatırlamıyor. Mesela, aileden birisini soracak. 'Kimdi, kimdi?' diyor. Onlar yakın insanlar, tanımaması mümkün değil. Endişem, bunun ilerlemesi, geri dönülemez bir yere gelmesi, kardeşimi kaybetmemiz... Yol yakınken, tedavi istiyorum. Bir heyet daha incelesin ve ona göre karar verilsin. Şu an 1-2 ilaç veriliyor. Yeterli değil. Tedavisi biter, sonra gider yatar."
Aysel Tuğluk hakkında
Demokratik Toplum Partisi'nde (DTP) Eş Başkanlık yaptı. 2007-2009 yılları arasında Diyarbakır milletvekili, 2011-2015 yıllarında HDP Van milletvekili oldu.
Ayrıca HDP Hukuk ve İnsan Haklarından sorumlu eski Eş Genel Başkan Yardımcılığı görevini sürdürdü.
Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı Yönetim Kurulu üyesi, İnsan Hakları Derneği Üyesi ve Yurtsever Kadınlar Derneği kurucusu oldu.
(TP)