"Sadece katil değil, koruyan da kollayan da yargılansın"

Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu, 17 Haziran’da HDP İzmir İl Binası’na düzenlenen saldırıda Onur Gencer tarafından katledilen Deniz Poyraz’ın annesi Fehime Poyraz ve babası Abdullah Poyraz’ı ifadeye çağırdı.

Başsavcılıktan aileye gönderilen tebligatta “müşteki olarak ifadeleri alınacağı” belirtildi.

TIKLAYIN-Onur Gencer, Deniz Poyraz'a işkence yapmış

Bugün (24 Eylül) sabah saatlerinde eşi Abdullah Poyraz ile ifadeye gidecek olan Anne Fehime Poyraz, bianet’e konuştu.

Poyraz,  katil Gencer’in yeteri kadar sorgulanmadan apar topar tutuklandığını hatırlattı ve aylardır dosyada bir ilerleme olmadığını vurguladı.  

"Benim kızım bir kurşunla öldürülmedi"

Gencer’in saldırıyı tek başına düzenlediğine inanmadıklarını söyleyen Anne Poyraz, şöyle konuştu: “Ortada bir katil var ama hala dava yok. Katilin tek başına, arkasında birileri olmadan yapabileceği bir olay değil bu, tek başına cesaret edemez.  Elini kolunu sallayarak giriyor, hemen karşıda çadır var ve çadırın yanında polisler bekliyor.

Silah sesleri geliyor ama polisler kimsenin içeri girmesine izin vermiyor. ‘Çatışma var’ diyorlar. Benim kızım bir kurşunla öldürülmedi, üstüne kurşunlar yağdırılıyor, ölmüş bedenine işkence yapıyor, boğazını kesiyor. Başında bıçak darbesi vardı. Bu planlı değil de nedir? Polis ilk silah sesinde izin verseydi belki Deniz yaşıyor olacaktı.”

TIKLAYIN-Kürkçü: Saldırganın 'yalnız kurt' olduğuna inanmak mümkün değil

"Kızımın davasını bırakmayacağım"

Anne Poyraz, saldırganın “psikolojik sorunlarım var” ifadesiyle ceza almaktan kurtulmaya çalıştığını belirtti ve  “Psikolojisinin bozuk olduğunu söyleyerek ceza almaktan kurtulacağını sanıyor. Ben kızımın davasını bırakmayacağım. Beni öldüreceklerini bilsem dahi bırakmayacağım. Üç aydır evimde ateş yanıyor, uyku uyumuyoruz, ilaç kullanıyorum. Sadece katilin değil, koruyanın da kollayanın da yargılanmasını istiyorum” dedi. (RT)

TIKLAYIN-Kürkçü: "Erdoğan sussa, daha ayıp etmiş olmazdı"