* Fotoğraf: AA arşiv
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 10 Ekim Ankara Katliamı Davasına ilişkin hazırladığı tebliğnamede, 18 yıl hapis cezası verilen Erman Ekici hakkında fazla ceza tayini yapıldığını, 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan sanık Yakup Yıldırım’ın beraat etmesi gerektiğini belirterek mahkemenin kararının bozulmasını talep etti.
TIKLAYIN - 10 Ekim Katliamı Davası'nda 9 Sanığa 101 Kez Ağırlaştırılmış Müebbet
IŞİD’in KESK, DİSK, TMMOB ve TTB’nin 10 Ekim 2015 tarihinde düzenlediği Emek, Demokrasi ve Barış Mitingi’ne yönelik bombalı saldırısında 103 kişi hayatını kaybetmiş, yüzlerce kişi yaralanmıştı.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi 3 Ağustos 2018 tarihli kararında, dokuz sanığa “Anayasal düzeni ihlal” suçundan birer kez, “kasten öldürme” suçundan da 100'er kez olmak üzere toplam 101'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Müebbet hapis cezası verilen sanıklar Abdulmubtalip Demir, Talha Güneş, Metin Akaltın, Yakup Şahin, Hakan Şahin, İbrahim Halil Alçay, Resul Demir, Hüseyin Tunç ve Hacı Ali Durmaz ayrıca patlamada yaralanan 391 kişiyi "öldürmeye teşebbüs" suçundan toplam 10 bin 557'şer yıl hapisle cezalandırıldı.
Sadece katliam sorumlusu IŞİD’li sanıkların bir kısmının yargılandığı, kamu görevlilerinin ve devletin sorumluluğunun üzerinin örtüldüğü, insanlığa karşı suçun yok sayıldığı yargılama, firari sanıklar yönünden tefrik edilen dosyada devam ediyor.
Ana dava ise istinafın onayının ardından Yargıtay’a taşınmıştı.
“Katliamdan zarar görmemişler”
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, tebliğnameyi Yargıtay’a sundu. Tebliğnamede mahkemece katılma talepleri kabul edilen şu kurumların katliamdan zarar görmedikleri gerekçesiyle davaya katılma hakları olmadığı ifade edildi:
10 Ekim günü Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi'nin düzenleyicilerinden Türk Tabipleri Birliği (TTB), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ile birçok üyesi katliamda yaşamını yitirmiş ve ağır şekilde yaralanmış olan Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS), Büro Emekçileri Sendikası (BES), Halkevleri Derneği gibi kurumlar ile Cumhuriyet Halk Partisi ve Halkların Demokratik Partisi ile 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği.
Tebliğnamede ayrıca, firari sanıklara ilişkin devam eden davada tek tutuklu sanık olan Erman Ekici’ye “fazla ceza tayini” yapıldığı, Sanık Yakup Yıldırım’ın “beraat etmesi gerektiği” gerekçeleriyle Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın bozulması talep edildi.
“IŞİD’lilere fazla ceza verilmesin”
Evrensel gazetesinin haberine göre, 10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu tebliğname ile ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Tebliğname bu haliyle, yargı organlarının katliama olan bakış açısını net bir biçimde göstermektedir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 200’e yakın klasörden oluşan dava dosyası üzerinde yaptığı incelemede sonuç olarak yalnızca iki konuya odaklanmıştır: Birincisi mağdurlar bu davayı takip etmesin, ikincisi ise IŞİD’lilere fazla ceza verilmesin! Bu anlamda dosyada incelenmesi ve aydınlatılması gereken pek çok nokta varken Savcılığın sadece mağdurların davaya katılmasını ve IŞİD’lilere verilen cezaları dert edinmesini kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.”
TIKLAYIN - “872 Sayfalık Gerekçeli Kararda Talepler ve Deliller Yok Sayıldı”
Gerçek sorumlulara ilişkin talepler yok sayıldı
Ayrıca büyük bir hızla düzenlenen tebliğnamede taleplerinin tamamı ve hatta temyiz talebinin yok sayıldığı belirtilen açıklamada, dava dosyasında eksik delillerin toplanması ve katliamın gerçek sorumlularının ortaya çıkarılması için yapılan taleplerle dolu kovuşturmanın genişletilmesine dair çok sayıda dilekçeler yüzlerce sayfayı bulan istinaf ve temyiz başvurularının da olduğu kaydedildi.
TIKLAYIN - "Yargılamada Devletin Sorumluluğunun Üstü Örtüldü"
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu konuda da hiçbir değerlendirmede bulunmadığı belirtilen açıklama şöyle:
“En başından beri söylediğimiz üzere sınırlardan Gaziantep’e, Adıyaman’dan Ankara’ya katliama giden yol adım adım döşenirken buna engel olması gerekenler görevlerini yapmadıkları için 10 Ekim Ankara Katliamı gerçekleşti.
“Sonrasındaki yargı sürecinde de katliamın gerçek sorumlularının ortaya çıkarılmaması için soruşturma savcıları tarafından bir kısım deliller hasıraltı edildi, çok önemli deliller toplanmadı, yargılama esnasında da katliamla ilgili pek çok nokta karanlıkta bırakıldı.
“Ancak her kademeden yargı organlarının maddi gerçekleri suskunlukla geçiştirerek yokmuş gibi davranması, gerçekleri değiştirmeyeceği gibi katliamla ilgili adalet mücadelemizi de engelleyemeyecektir.” (AS)