10 Ekim Ankara Gar Katliamı’nın firari sanıklarının yargılandığı davanın 10. Duruşması bugün Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
TIKLAYIN - “10 Ekim’in gerçek failleri” için suç duyurusu
16 firari sanık ve tutuklu sanık Erman Ekici’nin yargılandığı davada önceki duruşma öncesi mahkeme heyeti değişmişti. Yeni mahkeme heyeti, ailelerin adalet talebini dillendirmesi üzerine duruşmayı sonlandırmıştı.
10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu'nun sosyal medya hesabından aktarılanlara göre, mahkemenin bu tavrına tepki olarak bu sabah daha geniş bir katılım gerçekleşti.
“Valilikler ve Emniyet görevini yapmadı”
Müştekilerin avukatları mahkeme heyetine, katliamın nasıl örgütlenebildiği, 5,5 yıldır süren soruşturma ve dava süreçlerinde neler yaşandığı, sonradan ortaya çıkan klasörlere ve firari sanıklara ilişkin aktarımda bulundu:
“Sınırlar serbest olmasaydı, Emniyet istihbarat saklamasaydı, Antep ve Adıyaman valilikleri görevini yapsaydı, 14 Eylül 2015 tarihli “kalabalık bir mitinge yönelik eylem” yapılacağına dair ve diğer 65 istihbarata uygun olarak Ankara Emniyeti önlem alsaydı 103 insan ölmeyecekti.”
“Sonradan ortaya çıkan kayıp klasörler, katliam emrini veren kişinin dosyada sanık dahi yapılmayan Ebu Zeynep olduğunu gösteriyor. Firari sanık İlhami Balı ise IŞİD'in Türkiye emiri olarak niteleniyor oysa bu belgelerden sadece sınır emiri olduğu anlaşılıyor.”
“Firari sanıklarının hiçbiri gösterilmeye çalışıldığı kadar basit suçlular değildir, yeni katliamların, acıların örgütleyicileri olmalarını engellemek için derhal yakalanmaları gerekiyor. Bu bağlamda, sınır geçişlerini organize eden İlhami Balı'yla telefon görüşmeleri olan kişilerin kimlik tespitini talep ediyoruz.”
“Davanın tek tutuklu sanığı Erman Ekici'nin hep yönelttiği "Neden sadece ben?" sorusuna biz de katılıyor ve bir kez daha bütün firari sanıkların 'insanlığa karşı suç' kapsamında yargılanması ve arama bültenlerinin buna göre yeniden düzenlenmesini talep ediyoruz.”
Firari sanıklar neden yakalanmıyor?
“Yargılamanın başından beri sanıklar hakkında arama kararı varken istihbarat tarafından izleme ve dinleme takibinde olduklarını gördük. Firari sanıklar bakımından tüm bu bilgi ve belgelerin İstihbarat Daire Başkanlığından istenmesini talep ediyoruz.
“Dosyadaki belgelere göre tüm firari sanıklar arasında iletişim mevcuttur. Oysa sanıkların hiçbiri kendi adına hat kullanmamaktadır. Bu nedenle İstihbarat Daire Başkanlığından sanıkların kullandığı telefonların tespitini talep ediyoruz.
“Kimliği halen tespit edilemeyen şüpheliler bakımından soruyoruz: Feminist Gece Yürüyüşüne katılan maskeli kadınları yüz tanıma sistemiyle teşhis edip gözaltına alan Emniyet, yüzleri açık boy fotoğrafları olan IŞİD'lilerin kimliğini 5,5 yıldır nasıl teşhis edemiyor?
“İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun sözleriyle “100 bin kişi içinden 10 kişiyi çekip alabilecek nitelikteki mükemmel teknoloji” firari sanıkların tespiti ve yakalanmasını sağlamak için neden kullanılmıyor?”
Geçmiş duruşmalarda beyanları nedeniyle mahkemece hakkında IŞİD propagandası yapmaktan suç duyurusunda bulunulan Avukat Heyam Fidan savunmasında IŞİD'lileri "zulüm altında bulunan Müslümanları savunmak için savaşmaya giden mücahidler" olarak andı.
Mahkeme verilen aranın ardından ara kararını açıkladı, sanık Erman Ekici'nin tutukluluğunun devamına karar verdi.
Bir sonraki duruşma 9 Haziran 2021 saat 9.30'da görülecek.
Ne olmuştu? |
İki saldırganın 10 Ekim 2015'te, Ankara, Altındağ ilçesinin Ulus semtindeki Ankara Garı kavşağındaki Barış Mitingine yönelik düzenlediği saldırıda 103 kişi hayatını kaybetti. Saldırıyla ilgili iddianame 13 Temmuz 2016’da kabul edildi. 36 kişi hakkında dava açan savcılığın iddianamesinde, saldırı talimatını, İslam Devleti (IŞİD) Türkiye sorumlusu İlhami Balı'nın verdiği ifade edildi. 36 kişiden 17’si firari 19’u ise tutukluydu. Firar sanıklardan biri yargılama sırasında hayatını kaybetti. İddianameİddianamede, 33 kişinin öldürüldüğü Suruç saldırısını da aynı kişilerin organize ettiği belirtildi. Balı'nın da aralarında bulunduğu 14 sanık hakkında “birden çok kasten öldürme” suçundan 100'er kez ağırlaştırılmış müebbet, “anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan birer kez ağırlaştırılmış müebbet ile kasten öldürmeye teşebbüs etmek suçlarından 5 bin 83 yıldan 7 bin 820 yıla kadar hapis cezaları istendi. Sincan Cezaevi’ne taşındıDavanın ilk duruşması katliamdan bir yıl sonra; 7 Kasım 2016’da Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Katliamda yaralanan 397 kişi de müşteki sıfatıyla dahil oldu. 12 Haziran’daki 9. tur duruşmalarında davanın Sincan Cezaevi’ne taşınmasına karar verildi. Karar 3 Ağustos 2019'de açıklandı. 17'si firari 19'u tutuklu sanığın yargılandığı davada dokuz sanığa 101'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Diğer sanıkların dosyası ayrıldı. |
(AS)