Babasını da İhbar Eden Kadrolu Muhbir İ.Ö. Hapishanede “Kayboldu”

“Tanıklardan İ.Ö. ‘Ben çok sayıda mahkemede tanığım, bu hangi dosya bilmiyorum, biraz hatırlatır mısınız’ dedi. 141 ayrı dosyada itirafçı olarak bulunuyor.”

Bu sözler, ÇHD’li avukatların yargılandığı davanın karar duruşmasından, avukat Several Ballıkaya’ya ait.

10 yaşında muhbirliğe başladığını söyleyen İ.Ö. savcılığa yazdığı dilekçede de “Aralarında üst düzey sorumluların da olduğu 150 militanı konumları ve eylemleriyle deşifre ettim” demişti.

Tanık koruma programına alınmak isteyen İ.Ö. ne kadar çok muhbirlik ve tanıklık ettiğini şöyle anlattı: “Benim sağladığım operasyonlarda yakalanan çok sayıda militan cezaevlerinde ve operasyon sırasında öldü.”

TIKLAYIN - “10 Yaşında Muhbirliğe Başladım”

“O çocuk benim”

Mahkemeye yazdığı bir dilekçesinde 13 yaşındayken katıldığı eylemin fotoğraflarının bulunduğunu iddia etti:

“Sanık avukatları benim 1995 yılında 12 yaşımda olduğumu, örgüte giremeyeceğimi söylüyor. Gazetelere yazı yazmanızı ve 1 Mayıs 1996 günüyle ilgili 2-3 Mayıs 1996 tarihli 1 Mayıs haberleri ve resimlerinin mahkemenize gönderilmesini istiyorum. O gazetelerde iki erkek çocuğu var 13 yaşlarında, yüzleri maskeli. Tekinin maskesinde sarı renkte DHKP-C ya da DHKC yazıyor o çocuk benim.”

“Babam ve amcam örgüte yardım yataklık etti”

İ.Ö. savcılığa verdiği dilekçelerin birinde babası ve amcasının da “örgüte yardım-yataklık yaptığını”, hatta onların avukatlarının da örgütle bağlantılı olduğunu anlattı:

“1995 yılında DHKP-C terör örgütüne yapılan operasyonda itirafçı olan S. isimli kişinin İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğündeki ifadesinin örneğinin istenip incelenmesini [talep ediyorum], o tarihlerde babam Y.Ö. ve amcam D.Ö.’nün DHKP-C terör örgütüne yakın ve de yardım yataklık eden kişiler olduğunu tespit edeceksiniz.”

“İstanbul Terörle Mücadele Müdürlüğüne yazı yazılarak babamın yardım yataklıktan gözaltına alındığı dosyanın istenmesini ve babamın avukatlığını yapan ismin tespit edilmesini istiyorum.”

Mahkemeye 2011 yılında verdiği bir dilekçede, “ailenin reddi davası” açmak istediğini de bildiren İ.Ö. daha sonra, dava açacak parası olmadığı için bu davayı açamadığını anlatarak “Ailem tanık olduğum terör davalarındaki tanıklığımı bırakmamı istediği için görüşe/ziyaretlerine çıkmıyorum” diyor.

Aile mahkemesine yazdığı bir başka dilekçede de bağlı olduğu kütükten acilen çıkarılmak istediğini, “aksi takdirde hayatına son vereceğini” bildiriyor.

Cezaevinden mahkemeye yanıt gelmedi

“12 yıl terör örgütünün içinde yer aldım, 2008’den beri DHKP-C davalarında açık tanıklık yapıyorum” diyerek devlet kurumlarıyla ne denli içli dışlı olduğunu anlatan İ.Ö.’nün duruşmada tanıklık etmesi gerektiğinde ise kendisine ulaşılamadı.

Avukat Efkan Bolaç’ın yargılandığı davada da şikayetçi sıfatıyla bulunan İ.Ö.’nün duruşmada ifade vermesi için İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi, “Halen kurumunuzda başka suçtan tutuklu olup aşağıda açık kimliği yazılı bulunan müşteki İ.Ö.’nün duruşmanın bırakıldığı 11/01/2018 günü ve saat 09:30'da SEGBİS sistem ile hazır edilmesini” istedi.

Bu yazıya cevap gelmeyince mahkeme İ.Ö.’nün 22 Mart 2018’deki duruşma için hazırlanmasını istedi. Bu yazıya da cevap gelmedi ve mahkeme kararını, şikayetçi İ.Ö.’nün ifadesi olmaksızın verdi.

“Vatan ‘hayinlerine’ gerekli cezaları vermenizi dilerim”

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına 2013’te verdiği dilekçede ise hem bir savcı gibi ceza talep ediyor hem de dava dosyasını isteyerek başka konularda da ifade vermek istediğini belirtiyor.

Savcılığa “Efendim” diye hitaben başladığı dilekçesi şöyle devam ediyor:

“Taleplerimin yerinde görülmesi ve kapsamlı şekilde incelenerek VATAN hayinlerine gerekli cezaları vermenizi dilerim. Ayrıca dava iddianamesinin bir örneğinin kapalı zarf gizli ibaresi ile tarafıma göndermenizi, belki dava ile ilgili yardımcı olabileceğim hususlar olabileceğini düşünüyorum.”

Yaralama, silahlı yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma

İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesine yazdığı dilekçede de itiraflarına devam etmek istediğini bildiriyor:

“Cezaevindeki dosyamı ve Çanakkale tanık koruma bürosundaki dosyamı incelerseniz hiçbir menfaat gözetmeden devletimize karşı işlenen suçlarla ilgili çeşitli savcılıklara müracaatlarımı, yeni edindiğim bilgilerle ilgili yetkili mercilere bilgi verdiğimi tespit edebilirsiniz.”

13 yıldır cezaevinde olan 36 yaşındaki İ.Ö. 2022’de şartlı tahliyeye hak kazanacak.

Hükümlü olduğu suçlar şöyle: Ruhsatsız ateşli silahları ve mermileri satın alma, taşıma, bulundurma; yaralama; silahlı yağma; kişiyi hürriyetinden yoksun kılma; basit yaralama. (AS)