Fotoğraf: ILO
Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
Çok eski değil, henüz beş ay önce Antalya'da çıkan hortumda başına çarpan bir cisimle hayatını kaybetmişti 13 yaşındaki mevsimlik tarım işçisi Berivan Karakeçili.
Babası patronların "Yağmur da yağsa, taş da yağsa çalışacaksınız" dediğini aktarmıştı gazetecilere. Berivan, çocuk emeğinin en kötü biçimlerinden olan tarım sektöründe çalışıyordu.
Bu yılın ilk beş ayında Türkiye'de Berivanla birlikte 26 çocuk işçi hayatını kaybetti.
Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü vesilesiyle tekrar dikkatler çocuk işçiliğine çekilse de Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2012 yılı Çocuk İşgücü Anketi verilerine göre Türkiye'de hâlâ ekonomik olarak faaliyet gösteren 6-17 yaş grubundaki çocukların yüzde 44,7'si tarım, yüzde 24,3'ü sanayi ve yüzde 31'i hizmetler sektöründe çalışıyor.
TÜİK'in aynı anketi bu yıl tekrarlaması bekleniyor.
"2025 hedefinin gerçekleştirilmesi mümkün değil"
Bu yıl kuruluşunun 100. yılı olan Uluslararası Çalışma Örgütü'nden (ILO) Ceren Ababay Tosyalı, bugün dünyada 152 milyon çocuğun hâlâ çocuk işçiliğinde olduğunu söylüyor. Çocuk işçiliğinin hemen hemen tüm sektörde görülse de her 10 çocuktan yedisinin tarımda çalıştığını aktarıyor.
"TÜİK Çocuk İşgücü Anketleri, 1994 yılından bu yana periyodik olarak tekrarlanıyor. 1994, 1999, 2006 yıllarında yapılan anket sonuçlarına bakıldığında önemli bir düşüş olduğu; 2012 Çocuk İşgücü Anketi sonuçları, 2006 yılında yapılan anket sonuçları ile kıyaslandığında bir duraklama olduğu görülüyor.
"2000'li yılların başından itibaren, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından yayınlanan Çocuk İşçiliği Küresel Tahminler raporları da dünya genelinde çocuk işçi sayısında düşüş olduğunu gösteriyor.
"Ancak, küresel trendler göstermektedir ki, mevcut düşüş trendinin devam etmesi durumunda bile, 2015'te Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda kabul edilen Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi'nde yer alan 2025'e kadar çocuk işçiliğinin tüm biçimleriyle sona erdirilmesi hedefine yönelik uluslararası taahhüdün gerçekleştirilmesi mümkün görünemiyor. "
Ababay-Tosyalı her yıl farklı bir tema çerçevesinde farkındalık yaratan Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Gününün, bu yıl, ILO'nun kuruluşundan bugüne geçen 100 yıllık sürede küresel düzeyde çocuk işçiliği ile mücadele sürecini ele aldığını belirtiyor.
"Bununla birlikte, ILO, 2025 hedefine yönelik olarak yasal düzenlemelerin, işgücü piyasalarının, sosyal korumanın ve eğitimin temel politika alanlarını oluşturduğunu vurguluyor."
Tedarik zinciri
Son olarak Hollanda'nın, tedarik zincirinde çocuk işçiliği olan ürünleri ülkeye sokmayacağını açıklaması ve buna benzer şekilde kararlar alan başka ülkelerin de olduğunu hatırlatmamız üzerine Ceren Ababay Tosyalı şunları söylüyor:
"Tedarik zincirlerinde çocuk işçiliğiyle mücadeleye yönelik yaklaşımların benimsenmesi, düzenleme ve uygulamaların güçlendirilmesi ve sosyal uygunluğun desteklenmesi, sorunun çözümüne yönelik ilerleme sağlanması açısından önemli.
"Türkiye'de çocuk işçiliği ile mücadeleye yönelik olarak 2017-2023 dönemi için kabul edilen Ulusal Program ve bahsi geçen politika alanlarının da yer aldığı eylem planının oluşturulması, mevcut küresel yaklaşım ve 2025 hedefi ile uyumlu bir gelişme olarak ortaya çıkıyor.
Çocuk İşgücü Anketi en son 2012'de yapıldı
"İlgili Bakanlıklar ve sosyal taraf temsilcilerinin arasında yer aldığı çok paydaşlı katılımla hazırlanması, izleme ve değerlendirme çalışmalarının gerçekleştirilmesi çocuk işçiliği ile mücadelede elzem olan çok taraflı işbirliğini sağlamak ve bütüncül bir yaklaşım geliştirmek açısından önemli.
"Bununla birlikte, güncel veriler, çocuk işçiliğinin sona erdirilmesine yönelik çalışmalara yön vermek açısından önemli bir unsurdur. Çocuk İşgücü Anketinin en son 2012 yılında gerçekleştirilmiş olması güncel veri ihtiyacına işaret etmektedir.
"2019 yılında, Ulusal Program Eylem Planı faaliyetlerinde de yer verildiği üzere, TÜİK Çocuk İşgücü Anketinin tekrarlanması beklenmektedir. Bu çalışmanın gerçekleştirilmesi, mevcut durumun değerlendirilmesine yönelik fırsat yaratacaktır."
Genç işçiler
Gençler konusunda ise en önemli grubu ne eğitimde ne istihdamda olan gençler oluşturuyor.
"TÜİK'in son 2018 yıllık verilerine baktığımızda, bu oranın Türkiye genelinde %24,9 olduğunu ve genç kadınlar söz konusu olduğunda ise bu oranın %32.2'lere çıktığını görüyoruz.
"Nitekim, 15-24 yaş grubunu kapsayan genç işsizliği söz konusu olduğunda %26.1 düzeyinde bir oran karşımıza çıkıyor. Bu veriler de göstermektedir ki, okuldan çalışma hayatına geçiş sürecinde gençlerin iş piyasasına dahil olmalarını destekleyecek ve insana yakışır iş imkanlarının sunulmasını sağlayacak destekleyici programlara ihtiyaç bulunuyor. Burada özellikle genç kadınları desteklemeyi ve güçlendirmeyi hedef alan teşvik programlarına öncelik verilmesi gerekiyor.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi verilerine göre 2019'un ilk beş ayında yaşamını yitiren çocuk işçiler: Arda Kaan Keskin, İsa Boğa, Ali Soyer, Ferhat Arslan, Burak Türker, Nurullah Karakuş, Emrullah Alptekin, Yakup Çetin, Diyar Bilen, Tevfik Fukra Erikli, Ahmed El Ahmed, Asiye Torun, Ahmet D., Nergiz Kinno, Göksal Çolak, Ömer Demet, Gökhan Özkan, Berivan Karakeçili, Ahmet Çiftçi, Abdul Şükür Türkmen, Hakan Güneş, Yakup Yıldız, Muhammed Emin, Zinnur Tomay, İbrahim Halil Oruç, Ramazan Uysal. |
(AÖ)