Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın cevaplaması istemiyle verdiği soru önergesinde, İstanbul Çırağan sarayı önünde 14 Nisan Pazar akşamı Cumhurbaşkanlığı korumalarının avukat Sertuğ Sürenoğlu’na işkence yaptığı iddialarını sordu.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, o akşam Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in kızı Yelda Demirören ile Kalyon Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Haluk Kalyoncu’nun düğün töreni için Çırağan Sarayı’ndaydı.
Düğün nedeniyle yolun bir kısmının kapatılması üzerine araçlar uzun süre trafikte mahsur kaldı. İddialara göre, avukat Sürenoğlu da trafikte kaldığı otobüsten inerek, polislere trafiğin neden kesildiğini sordu. Bunun üstüne cumhurbaşkanlığı korumaları tarafından bir araca alınarak dövülen Sürenoğlu, daha sonra çıkarıldığı mahkemece Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla ev hapsine çarptırıldı.
Olaya ilişkin Kerestecioğlu'nun yanı sıra CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen de soru önergesi verirken, Türkiye Brolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu konunun takipçisi olacağını belirtti, Ankara Barosu suç lduyurusunda bulundu.
Kerestecioğlu: Trafik sıkışıklığını sordu, işkence gördü
Düğün nedeniyle yolun bir bölümünün trafiğe kapatıldığını belirten Filiz Kerestecioğlu, soru önergesinde şu ifadelere yer verdi:
“Çırağan Caddesinden geçmekte olan bir otobüste bulunan Avukat Sertuğ Sürenoğlu yarım saat geçmesine rağmen Çırağan Sarayı önündeki araç trafiği ilerlemeyince pek çok yurttaş gibi otobüsten inmiş, civarda bulunan polislere yolun kapatılma nedenini sormuştur.
“Demirören ve Kalyoncu ailelerinin ev sahipliği yaptığı düğünde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da davetli olması nedeniyle civarda bulunan Cumhurbaşkanlığı korumaları Sürenoğlu’nu ‘cumhurbaşkanına hakaret ettiği’ gerekçesiyle alıkoymuş, gözlerini bağlayıp ters kelepçe yaparak iki saat boyunca darp etmiştir.
“Hakareti itiraf tutanağı zorla imzalattırıldı”
“Korumalar Sürenoğlu’nu Cumhurbaşkanına hakaret ettiği iddiasını kabul eden tutanağı imzalamadığı takdirde serbest bırakmamakla tehdit etmiş ve tutanağı zorla imzalattıktan sonra polise teslim etmişlerdir.
“Adliyeye sevk edilen Sürenoğlu ifadesinde, ‘Ben oraya Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geleceğini dahi bilmiyordum. Sadece yolun neden kapalı olduğunu sordum. Kesinlikle Cumhurbaşkanına hakaret etmedim. Bana Cumhurbaşkanı korumaları işkence yaptı ve zorla Cumhurbaşkanına hakaret ettiğimi beyan eden tutanak imzalatıldı’ demiştir.
“Savcılık Sürenoğlu hakkında tutuklama talep ederken, Mahkeme kişiyi ev hapsi şeklindeki adli kontrol kararı ile serbest bırakmıştır.”
Fuat Oktay’a sorular
Bir sorudan cumhurbaşkanına hakaret suçlaması çıkaran emniyet mensuplarının, tüm işkence ve kötü muamele izlerine rağmen yalnızca isnat edilen “hakaret” suçuyla ilgili işlem yapan hakim ve savcıların varlığının hukuk devleti olmanın gerekliliklerinin teker teker çiğnendiğini ispatladığını da dile getiren Kerestecioğlu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a şu soruları yöneltti:
* Genel olarak Cumhurbaşkanlığına tahsis edilmiş koruma sayısı kaçtır?
* Olayın gerçekleştiği gün cumhurbaşkanını koruma maksadıyla görevlendirilen personel sayısı kaçtır?
* İşkence ve kötü muamele yaparak suç işlediği iddia edilen personeller hakkında tarafınızca bir idari işlem başlatılmış mıdır?
* Bahsi geçen olayın yaşandığı gün İstanbul’da trafik akışının durdurulduğu ve düzenlendiği güzergâhlar nelerdir?
* Cumhurbaşkanlığı korumalarının görevlendirilmesinde ve yetkilerinin belirlenmesinde temel alınan yönetmelik, tüzük ve genelgeler nelerdir?
* Cumhurbaşkanlığı koruma hizmetinde görevlendirilen personele normal bir kolluk personelinin sahip olduğu yetkiler dışında bir yetki tanınmakta mıdır?
* Kötü muamele, işkence ve kamu görevinden kaynaklanan nüfuzunu kötüye kullanma iddialarıyla bugüne kadar hakkında idari veya yasal işlem başlatılan cumhurbaşkanlığı koruma personeli bulunmakta mıdır?
* Son beş yılda cumhurbaşkanına hakaret suçu işlediği gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatılan kişi sayısı kaçtır, bunlardan kaçı hakkında yargılama devam etmektedir?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan soruşturmaİstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı hakaret ve işkence iddiaları üzerine yazılı açıklama yaptı. Başsavcılık açıklamasında şu ifadelere yer verildi: "13 Nisan 2019 günü Çırağan Caddesi'nde seyreden Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı'na ait konvoyun geçişi sırasında, haberlere konu şahsın, 13 Nisan tarihli yakalama tutanağı içeriğine göre, 'Cumhurbaşkanının bulunduğu araca doğru koşarak hakaretlerde bulunduğuna' dair iddialar ve tespitler üzerine, cumhuriyet başsavcılığımızca gözaltı kararı verilmiş, şüpheli sevk edildiği sulh ceza hakimliğince adli kontrol kararıyla serbest bırakılmıştır. "Şüpheli hakkında bu soruşturmayla birlikte, şüphelinin kötü muameleye uğradığına ilişkin iddialar da cumhuriyet başsavcılığımızca resen soruşturulmaktadır." |
TBB Başkanı Feyzioğlu: Peşini bırakmayacağım
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, sosyal medya hesabından konuya ilişkin paylaştığı 18 dakikalık videoda olayın peşini bırakmayacağını söyledi.
Sertuğ Sürenoğlu’na işkence yaptığını söylediği cumhurbaşkanlığı korumaları için “3-5 kabadayı, çete üyesi” ifadelerini kullanan Feyzioğlu, Sürenoğlu’nu tutuklama istemiyle mahkemeye sevk eden savcı ve ev hapsine çarptıran hakimi de eleştirdi.
Ankara Barosu’ndan suç duyurusu
Ankara Barosu da yaşanan olayla ilgili suç duyurusunda bulundu.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 3. Maddesine göre, hiç kimseye işkence yapılamayacağı, kimsenin insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza ve işlemlere tabi tutulamayacağının belirtildiğini hatırlatan Ankara Barosu’nun, suç duyurusu dilekçesinde şu ifadelere yer verildi:
“Meslektaşımız tarafından sadece trafiğin neden kapalı olduğu sorgulanmasına rağmen, sadece Cumhurbaşkanına yönelecek tehlikelere karşı Cumhurbaşkanını korumakla görevli korumalar, görev tanımlarında olmamasına rağmen meslektaşımızı alıkoyarak, araç içerisinde iki saati aşkın darp etmişler, gözünü bağlayarak ters kelepçe uygulamışlar ve bu yaptıkları işkence sonrasında zorla gerçeğe aykırı tutanak imzalatmışlardır.
“Tüm eylemlerin görevlerinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle meslektaşımızın mağduriyetine neden olduğu ortadadır. Bu nedenle işkence ve eziyet suçlarının yanı sıra TCK’nin 257. maddesi uyarınca da haklarında soruşturma açılması gerektiği açıktır."
“Şahsın direncini kıracak ölçüde fiziksel güç kullanıldı”
İktidara yakın akşam gazetesinin internet sayfasında yer alan bilgilere göre, polis tutanağında Sürenoğlu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bulunduğu makam aracına doğru koşarak hakaret ettiği ileri sürüldü.
Bunun üstüne polis memurlarınca durdurulan Sürenoğlu'nun, polislere de hakaret ettiğinin belirtildiği tutanakta bunun üzerine “Şahsın direncini kıracak ölçüde fiziksel güç kullanıldığı” ifade edildi.
CHP’li Antmen de soru önergesi vermişti
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili Alpay Antmen de aynı konuda Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, Sürenoğlu’na işkence yapan Cumhurbaşkanlığı korumalarının kimler olduğunu ve bu kişilerin bu cesareti kimden aldıklarını sormuştu.
Trafiğin neden yarım saat süreyle kapatıldığını da soran Antmen, işkence yaptığı belirtilen kişiler hakkında idari ve hukuki soruşturma başlatılıp başlatılmadığını da sordu.
TIKLAYIN - Cumhurbaşkanlığı Bünyesinde Özel Harekat Şube Müdürlüğü Kuruluyor
(EKN)