Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin yeniden görülen davaya bugün Çağlayan Adliyesi'deki İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde (ACM) devam edildi.
Cinayette ihmali bulunduğu iddia edilen kamu görevlilerinin yargılandığı dördü tutuklu 85 sanıklı davanın 25. duruşma haftasında 89. duruşması gerçekleştirildi.
Dün gerçekleştirilen duruşmada dönemin İstanbul Emniyeti Terörle Mücadele Şube Yardımcısı Celal Sel ve Emniyet İstihbarat Dairesi Başkan Yardımcısı Vedat Yavuz dinlenmişti.
TIKLAYIN - TEM Şube Müdür Yardımcısı ve Emniyet İstihbarat Dairesi Başkan Yardımcısı Dinlendi
Bugün görülen duruşmada ise dönemin polis memuru Özcan Özkan ve İstihbarat Daire Başkanlığı Personel Şube Müdürü Aydın Patan dinlendi.
Duruşmada tutuklu sanıklar Ramazan Akyürek Silivri Cezaevi'nden, Muharrem Demirkale ve başka suçtan tutuklu Yavuz Karakaya Sincan Cezaevi'nden SEGBİS ile katıldı. Ev hapsindeki Ali Öz ve tutuksuz sanıklardan Gazi Günay ile taraf avukatları duruşmada hazır bulundu.
Özkan telefon kayıtlarına göre Sarıgazi'ye gitmedi
İlk olarak dönemin İstanbul İstihbarat Şube C Büro Amirliğinde görevli polis memuru Özcan Özkan dinlendi. Özkan an itibariyle Lapseki İlçe Emniyet Müdürlüğünde komiser yardımcısı olarak görev yaptığını söyledi. Özcan duruşmaya SEGBİS ile katıldı.
Özkan "Bize 24 Şubat 2006 tahkikat raporu görevi verildi. Ekip şefimizle sabah çalışma yaptık, raporu tanzim edip masa amirine sunduk. Fırın Sarıgazi'deydi. Tuttuğumuz tahkikat raporunda Osman Hayal isimli şahsın fırında çalışıp çalışmadığı hakkında araştırma istendi. Belirtilen adreste fırın olmadığını gördük. Civarda iki fırın daha vardı onları da araştırdık" diye konuştu.
"Araştırmamızda Osman Hayal'in fırında çalışmadığını tespit edip Bahadır Tekin ile rapor tuttuk. Raporu tuttuğumuz tarihler açık. Aynı gün başka bir rapor daha düzenledik. Fatih'te 9.30'da yazdık diğer raporu. Osman Hayal için 9.30'dan önce gitmiştik. Fırınlar sabaha kadar açık oluyordu. Osman Hayal ile ilgili tahkikattan önce bilgim yoktu."
Özkan'ın ifadesinin ardından Dink ailesi avukatı Hakan Bakırcıoğlu Özkan'a hem kendisinin hem de diğer ekip arkadaşının telefon kayıtlarına göre Anadolu Yakası'na hiç geçmediklerinin görüldüğünü söyleyerek ''Raporu ne zaman hazırladınız?'' diye sordu.
Özkan bunun üzerine "Saat olarak bir şey söyleyemem. Ama fırın çok erken saatte açıldığı için erken gittik. Ekip otosuyla gitmiştik" şeklinde soruyu cevapladı.
Bunu üzerine Bakırcıoğlu "Kullanılan yakıta dair fatura ve emniyete kaçta döndüğünüze dair belge sunabilir misiniz?" diye sordu.
Özkan "O kısımla idari işler ilgileniyor, biz bilmeyiz. Araç tahsis edilirken bir imza atma olayı yok. Saat veremiyorum erkenden bitirip döndük. 14 yıl olmuş. Sürekli saat soruyorsunuz ama raporda yazıyordur." diye cevapladı.
Patan: Cerah'ın kayıtları silmek istemesi konusunda bilgim yok
İstihbarat Daire Başkanlığı Personel Şube Müdürü Aydın Patan duruşmaya Samsun'dan SEGBİS ile bağlandı. Patan "O dönem 81 ilin istihbarat dairesinde çalışan personelin aramalarıyla ilgileniyordum" dedi.
Dink'in öldürülmesinden önce Trabzon İstihbarat Şubesi, Yasin Hayal ve arkadaşlarının Dink'e yönelik eylem yapmaya hazırlandığında dair İstihbarat Raporu hazırlamış, hazırlanan raporu İstanbul Emniyet İstihbarat Şubesi ve Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanlığı'na göndermişti.
Dink cinayeti davasının tutuklu sanıklarından eski İstihbarat Dairesi Başkanı Ramazan Akyürek, Hrant Dink cinayetinin hemen sonrasında, dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın, Dink'e yönelik eylem yapılacağı bilgisini içeren raporun kayıtlardan silinmesini istediğini iddia etmişti. Akyürek, bu görüşmede dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı Personel Şube Müdürü Aydın Patan'ın yanında olduğunu iddia etmişti.
"İlk göreve başladığımda daire başkanı Sabri Uzun'du. Daha sonra Ramazan Akyürek başkan oldu. Konumum itibariyle operasyonel konusunda ve görevlendirilmelerde bilgim olmazdı. Personelin geçici görev yazısı gelir de bir görevin ifası için yazı yazıp görevlendirirdik.
"Haftalık değerlendirme toplantılarında bize bilgilendirme yapılırsa biliriz. Onun dışında bilgimiz olmaz. Dink'e suikast yapılacağı bilgilendirmesi benim yanımda hiç konuşulmadı. Bilgi sahibi değilim."
Bunun üzerine Ramazan Akyürek "Aydın Patan benim yanımdayken, Celalettin Cerrah ile bir görüşme yaptık." dedi.
Mahkeme Başkanı Patan'a "Cinayet sonrası konuşmaları senin yanında mı yaptılar? Neye şahit oldun?" diye sordu.
Patan "Benim bilgim yok bu görüşmelerden. Başkanın odasına evrak imzalatmak için girerdik. Başkanımız zaman zaman telefonla görüşürdü kimle konuşuyor ne konuşuyor bilemezdim." dedi.
Mahkeme Başkanı bunun üzerine, "Cerrah İstanbul'a yollanan yazının imhasını istedi. Sen de buna şahit olmuşsun" dedi.
Patan "Benim bilgim yok" diyerek cevapladı.
Patan'ın ifadesinin ardından duruşmaya ara verildi. Öğleden sonra devam eden duruşmada mahkeme heyeti avukatların ve sanıkların taleplerini dinledi.
Ara karar için talepler dinlendi
Dink ailesi avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu, daha önceki duruşmalarda tanık olarak dinlenmesine karar verilen ve aralarında dönemin İstanbul Valisi Muammer Güler'in de bulunduğu isimlerin önümüzdeki duruşmada tanık olarak dinlenmesini talep etti.
Tutuklu sanıklardan Ali Fuat Yılmazer, herhangi bir talebinin olmadığını söyledi.
Tutuklu sanıklardan Ramazan Akyürek, Ercan Gün ve Muharrem Demirkale ise tahliyelerini talep etti.
Ev hapsinde bulunan Ali Öz ise yaşlı ve sağlık sorunları olduğunu belirterek konutunu terk etmeme şeklindeki olan adli tedbirin kaldırılmasını talep etti.
Yarın görülecek olan duruşmada mahkeme heyeti ara kararını açıklayacak. (BÇ / BA / HA)