Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı avukat Taner Kılıç hakkında “tutuklamaya yönelik yakalama kararı” verildi. Kılıç bugün tekrar mahkemeye çıkarılacak.
İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi, dün Büyükada davasının tek tutuklu sanığı Taner Kılıç hakkında tahliye kararı vermişti. Savcı Caner Babaloğlu ise bu karara itiraz etmişti.
İzmir Aliağa Cezaevi’nden tahliye olması beklenen Kılıç, dün tekrar gözaltına alınarak Aliağa karakoluna götürüldü.
Kılıç, bugün SEGBİS’le İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’ne bağlanacak ve hakkındaki karar açıklanacak.
Avukat Dinçer: Karar hem özgürlüklere hem de mahkemeye saygısızlıktır
Kılıç’ın avukatı Murat Dinçer, Kılıç'ın dün gece jandarma karakoluna götürüldüğünü, bugün SEGBİS ile 35. ağır Ceza Mahkemesi'ne bağlanacağını söylerken, dünden bu yana yaşanan süreci bianet’e şöyle aktardı:
“35. Ağır Ceza Mahkemesi dün Kılıç hakkında tahliye kararı verdi. Savcı ise tahliye kararına itiraz ederek, dosyayı 36. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
“36. Ağır Ceza Mahkemesi, itirazı kabul ederek tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarttı. Yani yakalama kararı değil, tutuklamaya yönelik yakalama kararı. Bunun ne olduğu ise hukuken karışık bir durum.
“Tutuklamaya yönelik yakalama kararı ile, dosya tekrar 35. Ağır Ceza Mahkemesi’ne geldi. 35. Ağır Ceza bugün tekrar duruşma açacak ve Taner Kılıç, SEGBİS’le bağlanacak.
“36. Ağır Ceza’nın kararı bir talimat niteliğinde olmadığı için, 35. Ağır Ceza dün verdiği kararı tekrarlayabilir, bu imkanı var.
“35. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dün verdiği tahliye kararına itibar etmek gerekir çünkü hukukta yüzyüzelik çok önemlidir. Bizi ve Taner Kılıç’ı dinleyen mahkeme 35. Ağır Ceza Mahkemesi idi. Dava dosyası 6-7 klasörden oluşuyor.
“Aylardır dosya üzerine çalışan ve tarafları dinleyen mahkemenin kararına karşı, 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nin iki satırlık bir dilekçeyi inceleyerek karar vermesi özgürlüklere saygısızlık olduğu gibi, 35. Ağır Ceza Mahkemesi’ne de saygısızlıktır.
“Savcının tahliye kararına itirazının kişisel bir inisiyatif olduğuna inanmak istiyoruz ama maalesef şüphelerimiz var.”
Ne olmuştu?İstanbul Büyükada'da “insan hakları savunucularının korunması dijital güvenliği” konulu bir atölye çalışması için bir otelde biraraya gelen 10 insan hakları savunucusu, 5 Temmuz’da otele düzenlene polis baskınıyla gözaltına alınmıştı. 18 Temmuz’da İnsan hakları savunucuları İdil Eser (Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü), Özlem Dalkıran (Yurttaşlık Derneği), Günal Kurşun (İnsan Hakları Gündemi Derneği), Veli Acu (İnsan Hakları Gündemi Derneği), Ali Garawi (İsveç vatandaşı insan hakları eğitimcisi), Peter Steudtner (Almanya vatandaşı insan hakları eğitimcisi) “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek" (TCK 220/6), "silahlı terör örgütüne üyelik" (314/2 ve 314/3) suçlamalarıyla tutuklandı. Adli kontrol şartıyla serbest bırakılan İlknur Üstün (Kadın Koalisyonu), Nalan Erkem (Yurttaşlık Derneği) ise savcının itirazı üzerine 23 Temmuz’da tutuklandı. 25 Temmuz'da Nejat Taştan ve Şeyhmus Özbekli haftada iki gün adli kontrol şartıyla ve yurtdışına çıkma yasağıyla serbest bırakıldı. Hazırlanan iddianameye Haziran 2017’den beri tutuklu bulunan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı avukat Taner Kılıç da “şüpheli” olarak eklendi. Cumhuriyet savcısı Can Tuncay’ın hazırladığı iddianamede hak savunucularının üye oldukları iddia edilen örgütler “FETÖ/PDY, PKK/KCK ve DHKP/C” olarak sıralandı. TIKLAYIN - Büyükada İddianamesinde Hangi "Deliller" Yer Aldı? Hak savunucuları, 25 Ekim 2017’de ilk kez hakim karşısına çıktı. İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi, Günal Kurşun, İlknur Üstün, İdil Eser, Nalan Erkem, Peter Steudtner, Özlem Dalkıran, Ali Garawi ve Veli Acu'nun tahliyesine karar verdi. Ayrıca Özlem Dalkıran ve Veli Acu hakkında yurtdışına çıkış yasağı koydu. Tutuksuz sanıklar Şeyhmus Özbekli ve Nejat Taştan hakkında 25 Temmuz 2017'de verilen adli kontrol kararı ise kaldırıldı. Mahkeme dosyaya sonradan "şüpheli" olarak eklenen Taner Kılıç hakkında "terörizmin finansmanı ve casusluk" iddiasıyla tutuklu bulunduğu, İzmir 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dosyanın Büyükada davasıyla birleştirilmesine de karar verdi. TIKLAYIN - Sekiz Hak Savunucusu Hakkında Tahliye Kararı 22 Kasım 2017'de görülen ikinci duruşmada, mahkeme heyeti Taner Kılıç’ın tutukluluğunun devamına hükmetti. Mahkeme tüm sanıklar hakkında adli kontrolün kaldırılmasına, gizli tanığın dinlenmesine, sanıkların vareste talebinin tanımlar dinlendikten sonra karar verilmesine karar verdi. TIKLAYIN - Büyükada Davasının Tek Tutuklusu Taner Kılıç'a Tahliye Yok 31 Ocak'ta görülen üüncü duruşmada, Kılıç hakkında tahliye kararı verilirken, 10 sanığın da duruşmalardan vareste tutulma talepleri kabul edildi. |
(ÇT)