Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
Diyarbakır’da bir cenazeye ve üniversitesindeki eyleme katıldığı gerekçesiyle 4 yıl 8 ay hapiste kalan ve tutuklu bulunduğu sırada öğrenim gördüğü üniversiteden atılan Murat Işıkırık’ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi başvurusu sonuçlandı.
AİHM bugün açıkladığı kararıyla, Işıkırık’ın toplantı ve örgütlenme özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi, Türkiye’yi toplam 16 bin Euro tazminata mahkum etti.
Suçlama: Cenaze ve üniversitedeki eyleme katılmak
24 Mart 2006’da 14 PKK’li öldürüldü, dördünün cenazesi defnedilmek üzere Diyarbakır’daki ailelerine teslim edildi. 28 Mart’ta cenazeler camiden alındı, yaklaşık 2 bin kişi cenazeye katılmak için toplandı. Polis raporuna göre, defin işleminin ardından 1000 kişilik kalabalık sloganlarla yürümeye devam etti, polis kalabalığa müdahale etti, kalabalıktan polise taş atanlar oldu. Çatışma sırasında araçlara, bankalara, dükkanlara zarar verildi. Eylemler 29, 30, 31 Mart ve 1 Nisan 2006’da da devam etti.
5 Mart 2007’de de Dicle Üniversitesi kampusunda PKK Lideri Abdullah Öcalan ile ilgili eylemler düzenlendi.
Şimdi 33 yaşında olan Mardinli Murat Işıkırık, o dönem, Dicle Üniversitesi Felsefe Bölümü öğrencisiydi.
Işıkırık, 9 Mart 2007’de gözaltına alındı. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesindeki sorgusunda, 28 Mart 2006’daki cenaze ve devamındaki eylemler ile bir yıl sonra üniversitedeki eylemlere katılmakla suçlandı. İki suçlamayı reddetti. 10 Mart’taki savcılık ifadesinde, iki eylemde de çekilmiş fotoğrafları kendisine gösterildi.
Murat Işıkırık bunun üzerine verdiği ifadesinde, öldürülen PKK’lilerden birinin arkadaşının akrabası olduğunu ve cenazeye katılmakla dini görevini yerine getirdiğini ancak polise taş atmadığını söyledi. Üniversitede de arkadaşlarıyla bina önünde dururken fotoğrafının çekilmiş olduğunu sandığını, eylemcilerle birlikte slogan atmadığını ifade etti. Aynı gün çıkarıldığı Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesinde, “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandı.
İddianamede kanıt: Zafer işareti
8 Mayıs 2007’de hazırlanan iddianamede, Terörle Mücadele Kanunu’nun 7/2 maddesi uyarınca “örgüt propagandası” ve Türk Ceza Kanunu’nun 314/2 maddesindeki “örgüt üyeliği” ile suçlandı. Kanıt olarak Işıkırık’ın zafer işareti yaparken çekilmiş fotoğrafı gösterildi.
İlk duruşma 19 Haziran 2007’de yapıldı, Işıkırık savunmasında, kalabalıkla birlikte zafer işareti yapmış olabileceğini, ancak cenazede ve eylemde slogan atmadığını söyledi. Duruşmaya katılan tanık da onun söylediklerini doğruladı.
30 Kasım 2007’de görülen dördüncü duruşmada da “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandasından” suçlu bulundu ve mahkeme toplam 7 yıl 11 ay hapis cezasına hükmetti.
Karar Yargıtay’da bozuldu ancak mahkeme Işıkırık’ı bir kez daha suçlu buldu.
Tahliye olduğunda okuldan atılmıştı
Murat Işıkırık, dört yıl sekiz ay hapishanede kaldıktan sonra, 15 Kasım 2011’de tahliye oldu. Ancak tutuklu kaldığı sürede, derslere ve sınavlara katılamadığından Dicle Üniversitesinden atılmıştı. Buna karşı itirazı da reddedildi.
Işıkırık AİHM’e başvurdu.
AİHM bugünkü kararıyla, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 11. maddesi uyarınca Işıkırık’ın toplantı ve örgütlenme özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi.
Kararda, Işıkırık’ın TCK’nın 314/2. maddesi uyarınca cezalandırılmasının, toplantı özgürlüğüne müdahale olduğu ifade edildi.
Türkiye, Işıkırık’a 7 bin 500 Euro manevi tazminat, 8 bin 500 Euro maddi tazminat ödeyecek. (AS)