Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Hukuk Danışmanı Oya Aydın, bugün TEKEL işçileri için düzenlenen genel eylemin de, TEKEL işçilerinin Ankara'daki direnişinin de hukuka uygun olduğunu, bunları yasadışı ilan eden Ankara Valisi ve Başbakan'ın halkı yanıltmaya çalıştığını söyledi.
bianet'in görüştüğü Aydın, benzer vakalarda Türkiye hükümetini mahkum eden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarını ve Anayasa'yı anımsattı.
Ankara Valisi Kemal Önal, TEKEL işçileri için düzenlenen genel eylemden hemen önce bir yazıyla memurları tehdit etti; eylemi" yasadışı" diye niteleyip katılanlar hakkında işlem yapılacağını söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da Türkiye İşçi Sendikaları Federasyonu (TÜRK-İŞ) binası önünde direnişteki TEKEL işçilerine bu ay sonunda müdahale edeceklerini ima etti; direnişi "yasadışı" ve "işgal" olarak niteledi. Erdoğan bugünkü iş bırakma eylemi için de "haksız" dedi.
Hem haklı hem hukuka uygun
Aydın, her iki eylemin de hukuka uygun olduğunu, emekçilerin endişelenmemesi gerektiğini şöyle açıkladı.
AİHM kararları: AİHM iş bırakma eylemine katılan üyelerimizle ilgili valiliğin "ceza veririm" yazısı üzerine kararında, bu yazının doğrudan hem ifade hem örgütlenme özgürlüğünün ihlali olduğuna karar verdi. AİHM "İş bırakma suretiyle sendika hakkı kullanılabilir" dedi. Türkiye'yi mahkum etti.
Ayrıca, AİHM grev ve toplu sözleşme hakkının sendikal hakkın ayrılmaz parçası olduğunu Baykara kararıyla saptadı. Bunlar, sendika hakkının devamı niteliğindeki eylemlerdir.
Gönül rahatlığıyla eyleme katılın: Bugünkü eylem kararını sendikalar, konfederasyonlar aldı. Emekçiler gönül rahatlığıyla katılabilirler.
Vali görevini kötüye kullanıyor: Valiliğin yazısı özgürlüğe müdahale ve sendikal hakların ihlali. Bu görevi kötüye kullanmaktır. Valiliğin yazısını doğrudan AİHM'ye götüreceğiz.
Soruşturma açılan için ifade örneği İnternet'te: Hakkında soruşturma açılanlar için, AİHM kararlarını da içeren ifade örneklerini KESK'in İnternet sitesinde yayınlayacağız. Bu ifadeleri kullanabilirler. Ayrıca sendikalarının hukukçularına başvurabilirler.
Erdoğan özgürlüğü izin sanıyor
TEKEL direnişi hukuka uygun: TEKEL direnişi elbette yasadışı değildir. Anayasa'da ve insan hakları sözleşmelerinde, herkesin toplanma, gösteri düzenleme, düşüncelerini birlikte ya da tek başına açıklama hakkı vardır. Bunun tek sınırlanması Anayasa'nın 13. maddesinde. "Açıkça kamu güvenliğini tehlikeye düşürme" şartı var. Ankara'da böyle bir durum yok. Hiçbir şekilde kamu güvenliğini tehlikeye düşürmediler. Tersine, demokratik toplumun işleyişinin örneği olarak eylem yapıyor, anayasal haklarını kullanıyorlar.
Başbakan'In anlamadığı bir şey var, o da özgürlük anlayışını gösteriyor: O, izin verilenin özgürlük olduğunu sanıyor. Oysa asıl kural hakkın kullanımıdır, istisna sınırlanmasıdır. Toplanmak, bir araya gelmek kişilerin hakkıdır. Asıl, sınırlamayı yapanın haklı gerekçesinin olması gerek. (TK)
