Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu'nun (ITUC) 2009 raporuna göre, sendikal etkinlikleri nedeniyle işçilerin en çok işten çıkarıldığı ülke Türkiye.
ITUC'un 2008'e dair sendikal hak ihlallerini derlediği 2009 raporuna göre, 68 ülkede 7 bin 500 kişi sendikal etkinlikleri nedeniyle işten çıkarıldı. Bunların 2 binden fazlası Türkiye'de gerçekleşti. Konfederasyon "Bu buzdağının yalnızca görünen kısmı. Birçok işten çıkarma kayıtlara geçmiyor" diyor.
"Türkiye'de sendikal haklar uluslararası standartlardan hâlâ uzak"
ITUC, 1 Mayıs 2008'deki polis şiddetine de ayrıntılarıyla yer verdiği raporun Türkiye'yle ilgili bölümünde, "Hükümetin sendikal etkinliklere tahammülsüzlüğü sürdü. Meşru sendikal etkinlikleri ve işçileri desteklemeleri nedeniyle sendikacıları hapseden dokuz ülkeden biri" diyor.
Rapordan bazı bilgiler şöyle.
Sendikal hakların tam kullanımı hâlâ gerçekleşmiyor. Yasalarda örgütlenme özgürlüğü alanında bazı ilerlemeler olsa da, grev ve toplu pazarlıkla ilgili yasal çerçeve Avrupa Birliği ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) standartlarına çekilmek zorunda. AB sürecinin gerektirdiği diğer yasalar parlamentoda görüşülürken sendikal haklarla ilgili yasalar bekletiliyor.
Sendikalar, üyelerinin toplu işten çıkarılması, şüpheli davalarla, sendika liderlerinin tutuklanmasıyla, örgütlenme aşamasında engelleniyor. Grevciler ve barışçıl göstericiler polisin aşırı kuvvet kullanımıyla karşılaşıyor.
Birçok kamu emekçisinin örgütlenme özgürlüğü yasayla engelleniyor.
Sendikalar gösteri ve yürüyüşler için uygulamada resmi izin almak, polisi davet etmek ve kayıt yapmasına izin vermek zorunda kalıyor.
Resmi etkinliklerinde Türkçe dışında bir dil kullanamıyorlar.
Toplu pazarlık için işyerinde yüzde 50, işkolunda yüzde 10 ülke barajı şartı sürüyor.
Kamuda hükümet toplu pazarlık ve sözleşme, grev haklarını tanımıyor.
Dayanışma grevi, toplu grev, iş yavaşlatma ve işyeri işgalleri hâlâ engelleniyor.
İş güvenliğinin geçerli olması için işyerinde en az 30 işçi çalışması gerekiyor. Taşeron ve belirli süreli sözleşmelerle işyerlerinin yüzde 95'inde 30'dan az kişi var.
Sendikal haklara saygı göstermeyen işverenlere yönelik cezalar caydırıcı değil. İşçiler sendikadan ayrılmaya zorlanıyor, sendika üyelikleri nedeniyle ayrımcılığa uğruyor, başka işyerlerine ya da kentlere gönderiliyor.
Sendikaların toplu pazarlık haklarını engellemek için genellikle üye sayıları konu edilerek dava açılıyor. Bu davalar sendika lehine sonuçlansa da, toplu pazarlık hakkını engelleme cezasız kalıyor. (TK)