Kuzey Kutbu buzullarının üçte ikisi yok oldu ve on yıllardır düşüş devam ediyor.
Greenpeace’in Ulusal Kar ve Buz Merkezi’nden aktardığına göre, Kuzey Kutbu’nda buz kütlesi 15 Eylül’de 3,74 milyon kilometre kareye ulaştı. Bu miktar bugüne kadar ölçülen en düşük 2. seviye.
Greenpeace gemisi Arctic Sunrise, kampanyacılardan, aktivistlerden ve bilim insanlarından oluşan bir ekip ile buzulların erimesini belgelemek ve bölgedeki deniz yaşamını incelemek için Kuzey Kutbu'nda.
Meller: Gezegenimizin tükendiğinin göstergesi
Gemide bulunan Greenpeace İskandinav Okyanus Kampanyacısı Laura Meller, 30 Eylül’de yapılacak Birleşmiş Milletler Biyoçeşitlilik Zirvesi'ndeki dünya liderlerine seslenerek şöyle konuştu:
"Buzulların hızla yok olması, gezegenimizin tükenmesine ne kadar yaklaştığımızın en üzücü göstergesi. Kuzey Kutbu eridikçe okyanus daha fazla ısıyı emecek ve hepimiz iklim krizinin yıkıcı etkilerine daha fazla maruz kalacağız.
“Okyanusların en az yüzde 30’unu korumalıyız”
“Kuzey Kutbu buz örtüsünün acil korunmaya ihtiyacı var. Birleşmiş Milletler Biyoçeşitlilik Zirvesi'ndeki dünya liderlerinin, iklim kriziyle mücadelede okyanusların rolünü anlamaları gerekiyor.
“Sağlıklı okyanuslar, okyanus tahribatı ve iklim krizinden etkilenen topluluklar için hayati öneme sahip. Gezegenimizin iklim kriziyle başa çıkmasına yardımcı olmak için 2030 yılına kadar okyanuslarımızın en az yüzde 30'unu korumamız gerekiyor."
Okyanuslar neden önemli?
Sağlıklı okyanuslar, karbonu güvenli bir şekilde atmosferden uzak tutarak iklim krizinin etkilerini azaltmaya yardımcı oluyor. Okyanusların en az yüzde 30’unu kapsayan okyanus koruma alanları oluşturularak iklim krizine karşı daha iyi bir direnç sağlanabilir.
Bilim insanları, iklim krizine karşı hayati önem taşıdığı için Kuzey Kutbu'nu korunmaya ihtiyaç duyan öncelikli alanlardan biri olarak tanımlıyor. (TP)
* Fotoğraflar ve video: Greenpeace