"Gezi'yi suçla ilişkilendirmeye çalışmak beyhude çabadır"
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Gezi davası ile ilgili bilgilendirme amacıyla yayın yapan kampanya hesabı #GeziyiSavunuyoruz, İstinaf Mahkemesi'nin, İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği beraat kararını bozmasının ardından yaptığı açıklamada “Gezi'de olmak, itiraz etmek suç değildir" dedi.
#GeziyiSavunuyoruz
— İst. Kent Savunması (@KentSavunmasi_) January 27, 2021
Defalarca söyledik, tekrar söyleyelim: Gezi, haklı ve meşru bir direniştir, yurttaşların itirazlarını hep birlikte dile getirmesidir.
Kentimizi, haklarımızı, hayatlarımızı savunmaya devam ediyoruz. pic.twitter.com/f3VLMRpKvC
Platform, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada İstinaf Mahkemesi’nin kararının bir kez daha hukukun araçsallaştırıldığının göstergesi olduğunu kaydetti.
Açıklamada, "Defalarca söyledik, tekrar söyleyelim: Gezi, haklı ve meşru bir direniştir, yurttaşların itirazlarını hep birlikte dile getirmesidir. Gezi'nin suçla ilişkilendirilmeye çalışılması beyhude bir çabadır. Gezi tertemizdir, Gezi halktır" denildi.
Olmayan delillerle, çıkarımlarla dolu iddianame ile başlayan sürecin, yargılama boyunca absürd hikayelerle devam ettiği ifade edilen açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı:
"Şimdi ise İstinaf mahkemesi bir de başka yerlerde delil aranması gerektiğini ima etmektedir. Bilinmelidir ki, nerede ararlarsa arasınlar, Gezi'nin suç olduğuna dair bir delil bulamayacaklar. Çünkü Gezi'de olmak, itiraz etmek suç değildir; demokratik bir toplumda halkın yönetime katılma biçimlerinden birisidir.
"Gezi'deydik, şimdi de buradayız. Kentimizi, haklarımızı, hayatımızı savunmaya devam ediyoruz."
Ne olmuştu?
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi (İstinaf), Osman Kavala dahil 16 kişinin "Türkiye Cumhuriyeti hükümeti'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçlamasıyla yargılandığı Gezi davasında İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 9 kişi hakkında verdiği beraat kararını 22 Ocak'ta bozmuş ve yeniden yargılama yapılmasına hükmetmişti.
Siteye engel gelmişti
Gezi Davası'na dair kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla kurulan "geziyisavunuyoruz.org" sitesine de 16 Temmuz 2019'da Ankara 3. Sulh Ceza Hakimliği ve 24 Eylül 2019'da da Ankara 8. Sulh Ceza Hakimliği tarafından erişim engeli geitirilmişti.
Gezi davasıOsman Kavala 18 Ekim 2017’de Atatürk Havalimanı'nda gözaltına alındı. 1 Kasım 2017'de de "Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs, hükümeti ortadan kaldırma" iddiasıyla tutuklandı. Bu olaydan bir yıl sonra da 16 Kasım 2018’de Kavala'nın kurucusu olduğu Anadolu Kültür'ün bazı yöneticilerinin de yer aldığı yeni bir gözaltı dalgası yaşandı. 13 hak savunucusu gözaltına alındı. Aynı gün Yiğit Aksakoğlu tutuklandı. Savcı iddianamesi Kavala’nın tutukluluğunun 16. ayında 19 Şubat 2019’da açıklandı. İddianame 4 Mart'ta da mahkemece kabul edildi. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Yakup Ali Kahveci'nin yazdığı iddianamede davacı mağdurlar sıfatıyla 2011'de kurulan 61'inci dönem hükümet kabinesi yer aldı. Savcı 16 kişi hakkında müebbet hapis istedi. 24 Haziran 2019'da görülen davanın ilk duruşmasında tutuklu olan Yiğit Aksakoğlu tahliye edildi. 25 Haziran 2019’daki ikinci duruşmada ise mahkeme Osman Kavala’nın tutukluluğunun devamına hükmetti. Mahkeme heyeti değişti30 Temmuz 2019’da Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK), Gezi Davasına bakan mahkemenin başkanı ve üyelerini ikinci heyete gönderdi. HSK yargılamayı yeni oluşturduğu birinci heyetin yapmasına karar verdi. Hem Kavala hem de Aksakoğlu için “tutukluluğun devamı” yönünde oy kullanan kıdemli üye Ahmet Tarık Çiftçioğlu’nun yeri değişmezken muhalefet şerhi koyan üye başka bir mahkemede görevlendirildi. 6 Şubat 2020’de mütalaasını mahkemeye teslim eden Gezi Davası Savcısı Edip Şahiner, Osman Kavala, Yiğit Aksakoğlu ve Mücella Yapıcı hakkında müebbet hapis, diğer sanıklar hakkında da 15 yıldan 20 yıla kadar hapis istedi. 9 kişiye beraat18 Şubat 2020’deki altıncı duruşmada mahkeme Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Ali Hakan Altınay, Yiğit Aksakoğlu, Yiğit Ali Ekmekçi, Çiğdem Mater Utku ve Mine Özerden'in "yüklenen suçların işlendiğine dair mahkumiyete yeter derecede hukuka uygun somut ve kesin delil bulunmadığı"ndan beraatına hükmetti. Davanın yurtdışında olan sanıkları Can Dündar, Mehmet Ali Alabora, Ayşe Pınar Alabora, Gökçe Tüylüoğlu, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu ve İnanç Ekmekçi'nin dosyaları ayrılarak haklarında yakalama kararı çıkartıldı. Erdoğan istedi, heyet hakkında soruşturma açıldıAynı gün Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında “Bu (Gezi eylemlerini kastediyor) masum bir ayaklanma hadisesi değildir. Ciddi anlamda perde arkasında Soros türü bazı ülkeleri ayaklandırmak suretiyle oraları karıştıran tiplerdir. Bunun malum Türkiye ayağı (Osman Kavala’yı kastediyor) hapisteydi. Onu bir manevrayla beraat ettirmeye kalktılar” dedi. Aynı gün akşam saatlerine doğru Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK), beraat kararında imzası bulunan hakimler hakkında soruşturma izni verdi. Hakkında tahliye kararı verilen Osman Kavala ise cezaevinden çıkarılmadan daha önce tahliye edildiği başka bir soruşturmadan tekrar gözaltına alınarak tutuklandı. AYM'den Aksakoğlu kararıDavanın ardından ise Gezi davasında 7 ay tutuklu kaldıktan sonra tüm suçlamalardan beraat eden Yiğit Aksakoğlu'nun bireysel başvurusunu görüşen Anayasa Mahkemesi Aksakoğlu'nun tutuklanmasının hak ihlali olduğuna karar verdi ve Aksakoğlu'na tazminat ödenmesine hükmetti. AYM, aynı davada beraat eden ve farklı bir suçtan cezaevinden çıkmadan tekrar tutuklanan Osman Kavala'nın başvurusununu ise reddetti. |
(HA)
.jpg)