Fotoğraf: AA / Arşiv
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı davada esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalar sürüyor.
Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 116’ıncı duruşmada Trabzon İstihbarat Şube Müdürü Engin Dinç, İstanbul Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlileri Mikdat Özbek, Musa Yıldırım, Eyüp Temel, Hacı Ümer Ünalır, Trabzon İstihbarat Şube Müdürü Yardımcısı Hasan Durmuşoğlu, aynı şubede görevli Hüseyin Yılmaz ve Samsun İl Jandarma Komutanlığı Kom Şube Müdürü Murat Bayrak ile müdafileri savunma yaptı.
Ayrıca mahkeme başkanı Akın Gürlek, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden gelen bir yazıyı okudu. Diken'den Canan Coşkun'un aktardığına göre gelen yazıda Trabzon İl Jandarma Komutanı Ali Öz ve İstanbul İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlileri Ecevit Emir ile Emre Cingöz'ün esas hakkındaki mütalaanın açıklanmasının ardından yurt dışına kaçmak için Gürcistan'da bazı kişilerle irtibat kurduğu, arayışa girdiği ve buna dair çalışmalar yaptıkları belirtildi.
Dinç 4 yılda ikinci kez mahkemeye geldi
Gürlek’in açıklamasından sonra cinayetin tasarlandığı sırada Trabzon İstihbarat şube müdürü olan, cinayetten sonra da istihbarat daire başkanı olarak atanan Engin Dinç’e esas hakkındaki savunmaya karşı söz hakkı verildi.
Mütalaada Dinç’in Dink’in öldürüleceğine ilişkin ihbarlardan sorumlu olmadığının belirtilerek ihmali davranışla kasten öldürme suçlamasından beraat kararı verilmesi talep edilirken, yalnızca görevi kötüye kullanma suçundan cezalandırılması istendi. Bu suçlama üç aydan bir yıla kadar hapis cezasını öngörüyor.
Dört yıldan bu yana süren davaya ikinci kez gelen Dinç, mütalaada aleyhine olan hususları kabul etmediğini belirterek şöyle konuştu:
30 Haziran 2006’da Trabzon’dan ayrıldım, devamında Afyon’a tayin oldum. Olaydan altı ay önce istihbarat şube ile ilişiğim kesildi. Bundan sonraki olaylarla ilgili bilgim yok. İddianamede bu konuyla ilgili bazı hususlar mütalaada düzeltildi.
"17 Şubat 2006’da yazdığımız ‘ses getirici eylem’ notunu istihbarat daire başkanlığına gönderdik. Dolayısıyla görevimi yaptım. Böyle bir zorunluluk olmamasına karşın çalışma arkadaşlarıma notu İstanbul İstihbarat Şube Müdürlüğü’ne de göndermesini söyledim. O dönemin yetkililerini de telefonla bilgilendirdim. Yasin hayal hakkında genel bilgileri rapora aktardım. Yazıda Hayal’in nasıl birisi olduğunu, daha önce neler yaptığını anlattık. Devamında İstanbul’da eylem planladığını söyledik. Bütünsel olarak olay aktarıldı. ‘Ses getirici eylem’ tabiri istihbaratta genel bir jargondur. Diğer yandan yazının bütünü dikkate alındığında bombalı eyleme karışan birinin sıradan bir eylem yapmayacağı anlaşılır. Hakkımda isnat edilen suçları işlemediğim sabit olduğundan beraatimi talep ediyorum.”
Dinç savunmasını bitirdikten sonra duruşmanın bitmesini beklemeden salondan ayrıldı.
Kaçacağı söylenen sanık salonda
Dinç’ten sonra salonda bulunan Emre Cingöz’e emniyetin kaçma girişimiyle ilgili yazısı soruldu. Başkan Akın Gürlek, Batum’dan emniyet görevlilerinin İstanbul emniyet görevlilerini bu konuda haberdar ettiğini söyledi. Cingöz de böyle bir girişimin aklından geçmediğini belirtti. Mahkeme başkanı Gürlek, bu ihtimale karşı Ali Öz ve Ecevit Emir’in ev hapsine alınmasına, Emre Cingöz’e karşı ise İstanbul’u terk etmeme adli kontrolü uygulanmasına karar verdi.
Dinç’in dışında İstanbul Jandarma görevlileri Eyüp Temel, Musa Yıldırım ve Mikdat Özbek, Trabzon jandarma görevlileri Hacı Ömer Ünalır, Hüseyin Yılmaz, Trabzon Emniyet görevlisi Hasan Durmuşoğlu, Samsun Jandarma görevlisi Murat Bayrak savunmalarında FETÖ ile bir bağları olmadığını, üzerine düşen görevi yerine getirdiklerini söyledi.
Dava Ocak ayında sanıkların savunmalarıyla devam edecek.
Savunmalar 6-8 Ocak’ta devam edecek
14. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapacak isimler için önceki duruşmalarda tarih belirledi. Buna göre;
6 Ocak’taki duruşmada dönemin İstanbul Emniyet müdürü Celalettin Cerrah, dönemin Trabzon Jandarma alay komutanı Ali Öz, İstanbul Jandarma istihbarat görevlileri Mustafa Küçük, Ali Barış Sevindik, Bekir Yokuş, İstanbul jandarma istihbarat görevlisi Önder Araz ve cinayet tasarısı sırasında İstihbarat Daire Başkanlığı’nda, cinayet sırasında ise İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube müdür yardımcısı olan Ali Poyraz
8 Ocak’taki duruşmada dönemin İstanbul Jandarma istihbarat görevlileri Ecevit Emir, Emre Cingöz ve Hacı Şefik Şimşek, Trabzon Jandarma istihbarat şube görevlileri Gazi Günay ve Ergün Yorulmaz, dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde müdür yardımcısı Ercan Demir, cinayet işlendiği sırada Trabzon istihbarat şube müdürü Faruk Sarı
11 Ocak’taki duruşmada İstihbarat Daire Başkanlığı’nda çeşitli görevlerde bulunan ve sonrasında C-2 ve C-5 Şube’de görev yapan Hamdi Egbatan, dönemin Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı İstihbarat Değerlendirme ve Analiz Merkezi görevlisi Hamza Celepoğlu, Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevli polisler Muhittin Zenit, Mehmet Ayhan ve Mehmet Uçar, Mülkiye eski başmüfettişi Mehmet Ali Özkılınç ile Samsun İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdür Vekili Metin Balta
15 Ocak’taki duruşmada ise dönemin Trabzon Emniyet müdürü Reşat Altay, eski İstihbarat Daire başkanı Sabri Uzun, Trabzon Jandarma istihbarat görevlisi polisler Okan Şimşek, Özkan Mumcu, Onur Karakaya, İstihbarat Daire Başkanlığı’nda çeşitli görevlerde bulunan ve C Şube müdür yardımcısı olarak görev yapan Osman Gülbel ile Mülkiye eski başmüfettişi Şükrü Yıldız
20 Ocak'taki duruşmada İstihbarat daire başkanlığı C şube müdürlüğü eski görevlisi Tamer Bülent Demirel, Trabzon Jandarma İstihbarat görevlileri Veysal Şahin, Volkan Şahin, Samsun Emniyet görevlileri Yakup Kurtaran ve Yüksel Avan, İstanbul Jandarma İstihbarat görevlileri Yavuz Karakaya ve Yusuf Bozca
22 Ocak'taki duruşmada dönemin istihbarat C şube müdürü Ali Fuat Yılmazer, eski Trabzon Emniyet müdürü ve İstihbarat Daire başkanı Ramazan Akyürek, gazeteci Ercan Gün ve İstanbul Jandarma İstihbarat görevlisi Muharrem Demirkale savunma yapacak
TIKLAYIN - "Mahkemenin savunmalar için verdiği süre yetersiz"
TIKLAYIN - 4 yıllık davada savunmalar için 2 günlük süre
TIKLAYIN - Hrant Dink davasında mütalaa: Savcı 53 sanığa hapis istedi
Hrant Dink davasında kim kimdir?Ankara
İstanbul
Trabzon
Samsun
Siviller
|
Hrant Dink cinayeti davası
Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin dönemin özel yetkili İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan 19 sanık hakkındaki karar 17 Ocak 2012'de çıktı. Tutuklu sanık Yasin Hayal, "Hrant Dink'i tasarlayarak öldürmeye azmettirmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, yazar Orhan Pamuk'u tehdit etmekten 3 ay ve "ruhsatsız silah bulundurmak" suçundan da 1 yıl hapisle cezalandırıldı. "Silahlı terör örgütü yöneticisi olmak" suçundan ise beraat etti.
Tutuklu sanıklardan Erhan Tuncel'inse 10 yıl 6 ay hapisle cezalandırılmasına hükmederek tahliyesine karar veren mahkeme, sanıklardan Ersin Yolcu'yu 12 yıl 6 ay, Ahmet İskender'i 13 yıl 4 ay ve Salih Hacısalihoğlu'nu 2 ay 15 gün hapisle cezalandırdı. Bütün sanıkların "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan beraatine hükmetti.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi "örgüt" yönünden verilen beraat kararını bozarak, sanıkların "silahlı terör örgütü" değil, "suç işlemek amacıyla oluşturulan örgüt" üyesi oldukları gerekçesiyle tekrar yargılanmalarına karar verdi.
"Kasten öldürmeye azmettirme'' ve "Orhan Pamuk'u tehdit" suçlarından sanık Yasin Hayal'e verilen mahkumiyet kararını onayan Yargıtay, Yasin Hayal hakkında ''silahlı terör örgütü kurmak, yöneticisi olmak'' suçundan verilen beraat kararını ise ''suç örgütü kurmak ve yönetmek'' suçundan mahkumiyet gerektiği belirterek bozdu.
Sanıklardan Erhan Tuncel'in ''patlayıcı madde imal etmek'' suçundan mahkumiyet kararını onayan Yargıtay, ''kasten öldürmeye azmettirmek'' suçundan beraat hükmünü ise sanığın Hrant Dink'in öldürülmesi suçuna yardım suretiyle iştirak etmesi sebebiyle mahkumiyeti gerektiği için bozdu.
Dava dosyası yeniden İstanbul 14. ACM'de
Yargıtay kararının ardından davanın yeniden görülmesine İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Bu mahkemede 6 duruşma yapıldıktan sonra dosya, Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 10. maddesiyle görevli ağır ceza mahkemelerinin kaldırılması üzerine, dosya İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, kamu görevlilerine ilişkin iddianameyi kabul ettikten sonra dava dosyasını, Ogün Samast, Yasin Hayal ve Erhan Tuncel'in de aralarında bulunduğu, haklarındaki hükümler Yargıtay tarafından bozulan 8 sanıklı ana davayla birleştirilmesi için İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk etti.
Bu mahkemenin heyeti, "Birleştirme kararında muvafakat talep edilmediği, mahkemenin terör suçlarına bakmakla görevli olmadığı, ana davada yargılamanın ileri aşamaya geldiği ve bu davada yargılananlarla yeni davada yargılanacak kamu görevlileri arasında ortak sanık bulunmadığı" gerekçeleriyle dosyayı İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne iade etti.
Mahkemeler arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi için dosyaların gönderildiği Yargıtay 5. Ceza Dairesi, iki dosyayı birleştirip, davaların İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesine karar verdi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, jandarma görevlilerinin de aralarında bulunduğu 50 sanık hakkında Hrant Dink cinayetine ilişkin açılan yeni davanın, aralarında Ogün Samast, Erhan Tuncel, eski emniyet müdürleri Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer, Coşgun Çakar'ın da yer aldığı 35 sanıklı ana dava ile birleştirilmesine hükmetti.
Yeni iddianame
Yargılama devam ederken soruşturmayı yürüten savcı yeni bir iddianame hazırladı ve Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, kapatılan Zaman gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, gazeteciler Adem Yavuz Arslan, Ercan Gün ile meslekten ihraç edilen Tuğgeneral Hamza Celepoğlu, dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Ali Öz, Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Metin Yıldız ve İstanbul Jandarma İstihbarat Görevlisi Yüzbaşı Muharrem Demirkale'nin de aralarında bulunduğu 51 sanık hakkında "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi.
İddianamede, Öz ve jandarma görevlilerinin de aralarında olduğu 40 sanık hakkında ise ayrıca "kasten öldürmeye iştirak'' suçundan müebbet hapis cezası talep edildi.
Ana dava dosyası sanıklarına hapis cezası
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi 13 Haziran 2019'daki duruşmada, aralarında Ogün Samast ve Yasin Hayal'in de olduğu 9 ana sanığın dosyasının ayrılmasına karar verdi.
17 Temmuz 2019'da açıklanan kararda, Erhan Tuncel'in "tasarlayarak ve bomba kullanarak kasten öldürmeye teşebbüs, mala zarar vermek, silahlı suç örgütüne üye olmak ve kasten öldürmeye yardım" suçlarından toplam 99 yıl 6 ay, Yasin Hayal'in "silahlı suç örgütü kurma ve yönetme" suçundan 7 yıl 6 ay ve Ogün Samast'ın da "silahlı suç örgütüne üye olmak" suçundan 2 yıl 6 ay hapisle cezalandırılması hükmü kuruldu.
Benzer suçlardan sanık Zeynel Abidin Yavuz'u 14 yıl 22 gün, Tuncay Uzundal'ı 16 yıl 10 ay 15 gün, Ahmet İskender ile Ersin Yolcu'yu da 1 yıl 10 ay 15'er gün hapisle cezalandıran heyet, sanıklar Salih Hacısalihoğlu ve Osman Hayal'in ise beraatini kararlaştırdı.
(HA)