Haberin İngilizcesi için tıklayın
Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları için "Terör örgütü propagandası" ile suçlamasıyla yargılanan akademisyenlerin duruşmaları Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde devam etti.
Bugün iki ayrı mahkemede 9 akademisyenin duruşmaları görüldü:
26. Ağır Ceza Mahkemesi (ACM): Süleyman Şah Üniversitesi'nden Doç. Dr. Osman Cengiz Aktar'ın ikinci duruşması.
37. ACM: Galatasaray Üniversitesi'nden Doç. Dr. Ceren Sözeri ile Doç. Dr. Buket Türkmen, İstanbul Üniversitesi'nden Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Kadir Has Üniveristesi'nden Doç. Dr. Melis Behlil, Bahçeşehir Üniversitesi'nden Öğr. Gör. Mahmut Çınar, Kemerburgaz Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Lütfiye Bozdağ ve Boğaziçi Üniversitesi'nden emekli Öğr. Gör. Nur Mardin'in üçüncü; İstanbul Üniversitesi'nden Arş. Gör. Sami Cankat Tanrıverdi'ninn dördüncü duruşmaları görüldü.
5 akademisyene 1 yıl 3 ay
37. ACM heyeti, Sami Cankat Tanrıverdi, Ceren Sözeri, Buket Türkmen, Melis Behlil ve Mahmut Çınar için Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 7/2 maddesinde düzenlenen "terör örgütü propagandası yapmak" suçunu sabit gördü. Beş akademisyene 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi.
Terörle Mücadele Kanunu 7/2Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenmesine iştirak etmemiş olan yayın sorumluları hakkında da bin günden beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur. |
Kararların tamamında hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB)Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği takdirde, kişi beş yıl içinde kasten yeni bir suç işlemezse hüküm ortadan kaldırılıyor. Ceza Muhakemesi Kanunu madde 231’deki düzenlemede şu ifadeler öne çıkıyor. “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesi kararı verilir. Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar.” |
Bir kişiye ertelemesiz 1 yıl 6 ay
HAGB'yi kabul etmeyen Lütfiye Bozdağ'a ise 1 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Heyet, "sanığın pişmanlık göstermediği" gerekçesiyle cezada indirime gitmedi. Yine aynı gerekçeyle "tekrar suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığından" cezayı ertelemedi.
TİHV raporu delil oldu
Şebnem Korur Fincancı'nın duruşmasında mahkeme başkanı, esas hakkında mütalaa verilmiş olup karar aşamasına gelinen dosyaya yeni deliller eklendiğini açıkladı:
"Sanık tarafından Özgür Gündem Gazetesine 12 Aralık 2018’de verdiği röportaj, 21 Aralık 2015’te Evrensel Gazetesine verdiği röportaj ve sanık tarafından TİHV başkanı sıfatıyla 3 Mart 2016’da Cizre ziyareti sırasında sınırlı gözleme dayalı ön inceleme raporu çıktıları dosyaya delil olarak alındı.”
Avukat Meriç Eyüboğlu delillerin dosyaya bugün eklendiğini söyleyerek süre talep etti. Duruşma 19 Aralık'a ertelendi.
Duruşmalardan ayrıntılar şöyle:
26. ACM
Mahkeme başkanı: Kemal Selçuk Yalçın - Üyeler: Eda Gerdan, Mehmet Akif Ayaz - Savcı: Hakan Özer.
Osman Cengiz Aktar yurtdışında olduğu için duruşmaya katılmadı.
Avukatı Yalçın Deniz Özen müvekkili hakkında devam eden yakalama kararının kaldırılmasını, ifadesinin istinabe yoluyla alınmasını talep etti.
Heyet, yakalama kararının kaldırılarak istinabe evraklarının hazırlanmasına karar verdi.
Bir sonraki duruşma 14 Mart 2019’da.
37. ACM
Mahkeme başkanı: Akın Gürlek - Üyeler: Erol Güngör, Ferhat Şahin - Savcı: Can Tümer Keriş.
1. 2. 3. ve 4. duruşmalar
Melis Behlil, Ceren Sözeri, Sami Cankat Tanrıverdi ve Buket Türkmen’in duruşmalarında savcı ceza istediği esas hakkında mütalaasını tekrar etti.
Avukatları akademisyenler için esasa karşı savunmalarında beraat talebinde bulundu.
1 yıl 3 ay
Heyet, akademisyenlere 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Kararların tamamında hükmün açıklanması geri bırakıldı. Heyetin gerekçeleri şöyle:
"Sanığın üzerine atılı 'terör örgütü propagandası yapmak' suçunu sabit görerek cezanın alt sınırdan ayrılmasını gerektirir bir neden olmadığı dikkate alınarak 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, eylemi basın ve yayın yoluyla gerçekleştirdiği gerekçesiykle yarı oranında artırım yapılarak 1 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanığın tutum ve davranışları dikkate alınarak cezada altıda bir oranında indirim yapılarak 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanığın duruşmadaki tutum ve davranışları dikkate alınarak yeniden suç işlemekten çekineceği hususunda kanaat oluştuğundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına...”
5. duruşma
Şebnem Korur Fincancı yurtdışında olduğu için duruşmaya katılamadı.
Mahkeme başkanı, mütalaa verilip karar aşamasına gelinen dosyaya yeni deliller eklendiğini söyledi.
TİHV raporu delil oldu
Başkan “Mahkememizce yapılan araştırmada sanık tarafından Özgür Gündem Gazetesine 12 Aralık 2018’de verdiği röportaj, 21 Aralık 2015’te Evrensel Gazetesine verdiği röportaj ve sanık tarafından TİHV başkanı sıfatıyla 3 Mart 2016’da Cizre ziyareti sırasında sınırlı gözleme dayalı ön inceleme raporu çıktıları dosyaya delil olarak alındı” dedi.
Duruşma savcısı, dosyaya yeni gelen delillerin mütalaasını güçlendirdiğini savunarak mahkemeden buna göre karar vermesini talep etti.
Eyüboğlu: Belgeler dosyaya bugün girmiş
Avukat Meriç Eyüboğlu, dosyaya delil olarak konan belgelerin bu sabah dosyaya girdiğini söyledi. Eyüboğlu, aynı mahkemede yargılanan mücekkili Gençay Gürsoy’un 11 Aralık tarihli duruşmasında da dosyaya yeni deliller eklendiğini hatırlatarak, şöyle konuştu:
“Yazdırdığınız belgelerle ilgili UYAP’ta herhangi bir delil yoktu. Salı günkü deneyimden dolayı dün öğleden sonra mahkeme kalemine giderek dosyayı fiziksel olarak da inceledim. Fakat bahsettiğiniz belgeler dosyada yoktu. Belgeler dosyaya bugün girmiş.
"Dolayısıyla dosyaya ancak bu sabah girmiş olan belgelerin içeriğini ve kapsamını; hatta müvekkilime ait olup olmadığını bilmiyorum. Eklenen belgeleri müvekkile incelemek için süre talep ediyorum.”
Ara kararını açıklayan mahkeme, Fincancı ve Eyüboğlu’na dosyaya giren belgeleri inceleyip beyanda bulunmaları için gelecek celseye kadar süre verdi. Bir sonraki duruşma 19 Aralık’ta.
6. duruşma
Mahmut Çınar ve avukatı Ali Soydan duruşmada hazır bulundu. Çınar’ın avukatı, suç isnadının TCK 301 maddesindeki suça dönüşme ihtimali olduğunu belirterek mahkemeden durma kararı vermesini talep etti. Duruşma savcısı talebin reddini isteyerek esas hakkında mütalaasını tekrar etti.
Mahkeme, “düzenlenen iddianame ve bildiri içeriğini dikkate alarak suç isnadının TMK 7/2 maddesindeki suç olduğu” kanaatiyle durma talebini reddetti.
Başkan: Farklı kararlar da veriyoruz
Çınar’ın avukatı Ali Soydan, “Bu davada hukukçu olarak mağdur kişi benim. 32 yıllık hukuk deneyimim hiçbir işe yaramayacak. Çünkü ne söylersem söyleyeyim ne karar vereceğinizi biliyorum” dedi.
Mahkeme başkanı Gürlek, “Nerden biliyorsunuz farklı kararlar da veriyoruz” diye araya girdi.
Soydan: Hukukun uygulanması büyük ikramiyenin bana çıkması ihtimalinden daha az
Avukat Soydan cebinden Milli Piyango bileti çıkararak savunmasını şöyle sürdürdü:
“Maalesef Türkiye’de hukukun uygulanması büyük ikramiyenin bana çıkması ihtimalinden daha az. İddianame dava konusu bildiriden daha ağır bir siyasi bildiri niteliği taşıyor. İddia makamı sanıkların kişisel durumlarıyla ilgili her şeyi dosyaya eklemiştir.
"İddianame CMK şartlarını taşımamaktadır. Metin iddianame sayılsa da metinde sanık yok. İddianamede müvekkilin ismi sadece başlık kısmında var. Suçla ilgili başkaca bir bağı kurulmamıştır müvekkilin.
"Siyasi kinle yazılmıştır bu iddianame. ‘Terör bildirisini’ imzalayan kişiler arasında Türkiye’de AİHM yargıcı önerilen bir kişi de vardır. Kişilere göre yargılama yapılmaktadır. Siyasi kinle açılmış bir dava. Ceza hukukunun temel kavramları ihlal edilmektedir. Bildiri suç olsa dahi ifade özgürlüğü sayılmalıdır. Beraat talep ediyorum.”
Başkan: Yargıtay'a götür
Çınar’ın HAGB’yi kabul etmesi üzerine mahkeme başkanı, “Avukatın çok iddialı konuştu. Kabul etme o zaman Yargıtay’a götür” diye konuştu.
Verilen aradan sonra kararını açıklayan mahkeme Çınar’a 1 yıl 3 ay hapis cezası kararını tekrarlayarak hükmün açıklanmasını geri bıraktı.
7. duruşma
Duruşmada hazır bulunan Nur Mardin savunmasını sundu.
TIKLAYIN - Nur Mardin’in Beyanı
Mahkeme başkanı Mardin’e “imza attığı bildirinin basın ve yayın yoluyla kamuoyuna açıklanmış olduğunu, bu nedenle isnat edilen suçun TMK 7/2 maddesinin 2. cümlesindeki suça dönüşme ihtimali bulunduğundan” ek savunmasını sordu.
SEGBİS talebi reddedildi
Mardin süre istedi. Avukatı Meriç Eyüboğlu kovuşturmanın genişletilmesi talepleri olduğunu söyleyerek SEGBİS’in açılmasını istedi. Savcı SEGBİS’in açılması talebinin reddini istedi. Heyet talebi reddetti. Duruşma sözlü devam etti.
Kovuşturmanın genişletilmesi taleplerinin reddini isteyen savcı “terör örgütü propagandası” yapmaktan ceza istediği esas hakkında mütalaasını açıkladı.
Heyet, kovuşturmanın genişletilmesi taleplerini “yargılamaya bir katkı sağlamayacağı” gerekçesiyle reddetti. Sanık ve müdafine esasa karşı savunmalarını yapmak için süre verdi.
Bir sonraki duruşma 28 Şubat 2019’da.
8. duruşma
Lütfiye Bozdağ’ın duruşmasında savcı ceza istediği esas hakkında mütalaasını tekrarladı.
HAGB reddi
Bozdağ, HAGB’ye karşı beyanında kabul etmediğini söyledi.
Avukat Meriç Eyüboğlu, bu hafta boyunca benzer dosyalarda ceza kararı verildiğini belirterek suçların kişiselleştirilmediğini söyledi.
“Mahkemenizin objektif olarak dosyayı ele alamayacağı düşüncesi olduğu için heyetin reddini talep ediyorum” dedi.
Heyet heyetin reddi talebini “yargılamaya uzatmaya yönelik olduğu kanaatine vararak” reddetti. Eyüboğlu heyetin reddinin reddi kararına 7 günlük süre içinde itiraz edeceklerini söyleyerek “Kanuna göre bunun sonuçlanması gerekir” dedi.
Heyet, “hakimin reddi isteminin geri çevrilmesi durumunda merci tarafından karar verilinceye kadar bir işlem yapılamayacağına dair kanunun sistematik düzenlenmesinde bir hükmün bulunmadığı” gerekçesiyle itiraz işleminin yargılamayı durdurmayacağına karar vererek talebi bir kez daha reddetti.
1 yıl 6 ay: İndirime gidilmedi, ertelenmedi
Hükmünü açıklayan heyet, diğer hapis cezası kararlarını tekrarlayarak Bozdağ’a 1 yıl 6 ay hapis cezası verdi. “Sanığın duruşma sırasında pişmanlık göstermemesi, mahkemeye imza attıktan sonra da pişman olmadığını söylemesi, duruşmadaki tutum ve davranışlarını” dikkate alan heyet, cezada indirime gitmedi.
Yine “sanığın pişmanlık göstermediği” gerekçesiyle “tekrar suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığından” ceza ertelenmedi.
Akademisyen yargılamaları hakkında10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu. Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propogandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı. 13 Aralık itibariyle 5 Aralık 2017'den bu yana mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 428 oldu. 55 akademisyen 1’er yıl 3’er ay; 3 akademisyen 1'er yıl 6'şar ay; 1 akademisyen ise 2 yıl 3 ay hapis cezasına mahkum oldu. TIKLAYIN - Akademisyen yargılamalarında cezalar Barış akademisyenleri 10 Mart 2016’da “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle yaşadıklarını basın toplantısında paylaştılar. Toplantıda açıklamaları yapan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (15 Mart 2016) ile Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı (31 Mart 2016) TMK 7/2'de düzenlenen “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandılar, 22 Nisan 2016’da serbest bırakıldılar. Savcının talebi üzerine Adalet Bakanlığı “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK 301. maddeden yargılanma izni verdi. Dava sürüyor. TIKLAYIN - Akademisyen Yargılamalarının Sayılarla Bir Yılı Birleştirme kararları 35. ACM, 33. ACM, 30. ACM, Mustafa Çakar başkanlığındaki 29. ACM ve 24. ACM'de akademisyen dosyaları birleştirildi. Akademisyen yargılamaları haberlerinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz. Barış Akademisyenleri’nin beyanlarının tam metinlerine buradan ulaşabilirsiniz. |
(TP)