Bu yazı dizisinde Türkiye’de yaşayan ve dünyaya kadın cinsiyetiyle gelip biyolojik kimliğini reddeden transseksüel erkeklerin hayat hikayelerini okuyacaksınız.
Farklı şehirlerden, farklı hayatların derlendiği bu söyleşi dizisinde her bir trans erkeğin hayat hikayesi, kendini tanıma/tanımlama aşaması, cinsiyet geçiş sürecinde yaşanan sorunları ele aldık.
Toplumun ezici çoğunluğu, transseksüelliği sadece trans kadınlar üzerinden tanımlarken, trans erkeklik hakkında bir bilgiye sahip değiller.
Bu yazı dizisini hazırlarken “Trans erkek de nedir?” sorusuyla çokça karşılaştık. Transseksüel erkeklik için, “Biyolojik cinsiyeti kadın olan fakat kendini erkek olarak tanımlayan bireylere denir” tanımlamasını yaptığımızda ise “Yok canım daha neler var mı böyleleri, ne yani şimdi onlarında mı pipileri var?” söylemleri kulaklarımızı sıkça tırmaladı.
Her ne kadar toplumun şaşırıp trans erkekler için “Var mı böyleleri ya” demelerine rağmen görünürlükleri giderek artıyor. Facebook’ta kurdukları ve 1500’den fazla üyesi bulunan bir grupları bulunan trans erkekler, bu grup sayesinde bilgi alışverişinde bulunup dayanışma içerisine girebiliyorlar.
LGBTİ+ çatısı altında olan ve kendilerini üçüncü kimlikte olan bireyler olarak tanımlayan trans erkeklerin çoğunun en büyük sorunu iş bulamama. Konuştuğumuz trans erkeklerden bazıları cinsiyet kimliğinden dolayı işsiz bırakıldıklarını dile getiriyorlar.
Doktor ve hakimlerin yeteri kadar bilgili olmamalarından dolayı cinsiyet geçiş süreçlerinin olduğundan fazla uzatıldığı, trans bireyler arasında sıkça konuşulan sorunlar arasında.
“Transseksüel bir gey’im”
Yazı dizimizin ilk bölümünü Antalya’da yaşayan Eren’le paylaşıyoruz. Eren 23 yaşında cinsiyet kimliği trans erkek, cinsel yönelimi gey olan bir birey.
Toplum açısından cinsiyet kimliği trans erkek, cinsel yönelimi gey tanımlamasının karmaşasını sorduğumuzda ise Eren, cinsiyet kimliği ile cinsel yönelimi farklı olduğunu ve birbiriyle karıştırılmaması gerektiğini söylüyor. Eren çocukluğundan beri kendisini erkek gibi hissettiğini ve yine erkeklerden hoşlandığını belirtiyor.
“Kendime şunu dedim; evet sen trans erkeksin”
Küçükken hep maskülen tavırlar sergiliyordum diyen Eren, anneme "Keşke beni erkek olarak doğursaydın" diyordum ama bunun gerçek olabileceğinden bihaberdim diyor.
Ben böyle bir olasılığı liseye geçtiğimde, babam interneti bağlattıktan sonra araştırıp öğrendim şeklinde konuşan Eren, “Uzun bir süre Google'a “erkek gibi hissetmek” vs yazıp araştırdım. Sitelerde yapılan yorumlarda butch (maskülen lezbiyen), trans erkek kelimelerini görüp onları araştırdım. Sonra kendime şunu dedim; evet sen trans erkeksin” dedi.
“Cinsel kimlik ile cinsel yönelim bir birinden bağımsızdır”
Cinsel kimlik ve cinsel yönelim birbirinden bağımsız iki farklı şeydir. Cinsel kimlik, kişinin kendini hangi cinsiyete ait hissettiği, cinsel yönelim ise kişinin kime ilgi duyduğudur.
“Evet, trans erkeğim ve yönelimim gey” diyen Eren, “İnsanlar ilk duyduklarında genelde şaşırıyorlar. Toplum maalesef bu konuda yeterince bilinçli değil. Ama bana bunun nasıl olabileceğini mantık çerçevesinde sorduklarında yönelim ve kimlik ile ilgili üstteki açıklamayı yapıyorum. Sonrasında zaten anlayışla karşılıyorlar. Açıkçası kimseden anlayış beklemiyorum, saygı duymaları yeterli” ifadelerini kullandı.
Eren sözlerine şöyle devam ediyor:
“Transfobiye maruz kaldığım dönemler oldu”
“Transfobiye maruz kaldığım dönemler de çok oldu. Misal; KYK kız yurdundan çıkarıldım. Genel müdürlüğe trans erkek olduğum bilgisi gitmiş ve 'Atın gitsin!' gibi bir geri dönüş almışlar. Ben de yurttan çıkmak durumunda kaldım.
“Gey bireylerin, trans erkek olan gey bir bireye karşı bakışı olumsuz tepkileriyle sıkça karşılaştım ancak bunlar geçmişte kaldı. Şu an hayatımda olan erkek arkadaşımdan asla olumsuz bir tepki görmedim. Tam tersi hep destekçim oluyor ve birlikte çok eğleniyoruz.
“Penis ameliyatı Türkiye’de yeteri kadar iyi değil”
“Bir buçuk yıldır hormon kullanıyorum ve yedi ay önce meme ameliyatımı oldum. Süreci biraz bekletiyorum. Türkiye’de penis ameliyatını sağlayacak koşullar maalesef henüz mevcut değil. O yüzden penis ameliyatı olmadım ve olmayı da düşünmüyorum.
“Türkiye’de penis ve göğüs ameliyatı süreci iyi ilerlemiyor açıkçası. Mahkeme kararıyla ameliyatlarımızı devlet hastanelerinde olabiliyoruz. Kasap doktorlar diye tabir edebileceğim doktorlar var. Bu işi piyasaya dökmüş olanlar da var.
“Fiyatlar her sene artıyor ve devlet hastanelerinde bu ameliyatları yeteri kadar iyi yapan yok. Ben meme ameliyatımı eğitim ve araştırma hastanesinde oldum ama ikinci operasyon da gerekiyor.”
* Eren’in isim ve şehri güvenliği sebebiyle değiştirilmiştir.
(MB/EKN)