Signoret'nin "Keşke"leri

Serginin adı "Keşke."

Arkasını nasıl getirirsiniz bilemem.

Zeynep Perinçek Signoret "Keşke bir dilek / Bütünün içinde birin / büyüğün yanında küçüğün varolabilmesine / farklıların bir araya gelebilmesine / eskiyle yeninin yan yana durabilmesine duyduğum özlemi dile getiren" diye getirmiş devamını.

Sergiyi gezerken açıklanması zor ve aslında pek de gerekli olmayan bir şekilde seziyor insan bu bütün/parça ilişkisini.

Ama sanatçının ağzından anlamlandırma şansınız varsa fırsat kaçırılmaz tabii.

"Bu bütün ve parça fikri neresinden çekerseniz o yöne doğru gidiyor" diyor Signoret. "Bu birey ve toplum da olabilir, form ve kompozisyon da... "

Dört kelime: bütün, parça, form, kompozisyon.

Az önce gördüğümüz resimler bir anda serginin duvarlarından kalkıp zihnimizdeki yerlerini alıyor. Gözümüz onlarla karşılaştıklarında biz farkında olmadan yerlerini hazırlamış belli ki...

Signoret içimizdeki faaliyetten habersiz devam ediyor sözlerine...

"Apel'de karma bir sergi vardı, Beraber ve Solo Şarkılar adıyla. O sergiyle ilgili düşünürken net olarak anladım. Ben birlikte yapılan şeylerden çok etkileniyorum.

"Gökyüzünde göçe çıkmadan önce beraber uçan kuşlar ve yaptıkları da olabilir, çocuk koroları da olabilir...

"Ve şöyle bir isteğim olduğunu düşünüyorum. Bu dünyanın içinde birlikte olmayı başarabilsek, birlikte varolabilsek. Keşke hepimiz birlikte olabilsek..."

"Keşke!"

Saygıyla geri çekilerek yer açıyor resimler bu kelimeyi duyunca. Önde renklerinin duygusu kalmış. Sağı, solu belirsiz; önü, arkası sonsuzluğa uzanan tanıdık ama belirsiz bir duygu.

Keşke de böyle bir kelime değil mi zaten!

Signoret iki vurgu yapıyor keşkeyi bizim ağzımızdan duyunca.

"Geçmişe dair nostaljik bir tarafı var keşkenin ya da geleceğe yönelik bir umut: Keşke öyle yapmasaydım, keşke şöyle olsun..."

"Biz de ikisini birden hissederek ilerliyoruz gibi geliyor bana. İçlerinde hem biraz nostalji ve melankoli olan hem de umut ve ışık olan şeyler..."

Olgunluk!

Keşke Zeynep Perinçek Signoret'nin üçüncü kişisel sergisi.

Daha önceki sergilerindeki işlerinden ne denli mutlu olduğunu anlatıyor kısa, sade, net sözcüklerle, sonra ekliyor. "Ama bu defa sanki tam yapmak istediğim gibi oldu."

Olgunluk dönemi mi?

Öncelikle yanıt olgun: "Çağın beğenisiyle kendi beğeniniz her zaman tutmuyor. Kendinizi ona uydurmaya çalışıyorsunuz bazen. Bir noktada da insanın da kendi kendini kabul etmesi gerekiyor, kendi isteği ve kendi beğeninizi üzerine çalışmayı ve o yönde ilerlemeyi... O da olgunluğa yakın bir şey herhalde."

Alıcı: Büşra Ersanlı

Apel'in sergi alanının bir bölmesinde rastladığımız yan yana dizilmiş küçük resimlere geliyor söz. Kendilerine serginin içinde, sergiyle ilişkili ama özel bir yer bulmuş gibi duran resimlere. Yanlarında üst üste birkaç zarf. Mühür Marsilya'dan postalandıklarını gösteriyor. Üstlerindeki adres Bakırköy Kadın ve Çocuk Cezaevi. Alıcı Büşra Ersanlı.

Belli ki o zarflardan çıkmış küçük resimler. Peki sergide ne gezerler?

Açıklıyor Signoret.

"Büşra Ersanlı'nın hapiste kaldığı dokuz ay boyunca ne yapabilirim, yanında olduğumu nasıl gösterebilirim, diye düşündüm.

"Bu fikir geldi aklıma. O küçük resimleri yapıp gönderdim Büşra'ya o süre boyunca.

Bu serginin işleri üzerine çalışmamla aynı döneme denk geliyor. Büşra sergiye koymayı çok istedi."

Signoret kimdir?

Zeynep Perinçek Signoret sanat eğitimine İtalya Dışişleri Bakanlığı bursuyla resim kurslarında başladı. ODTÜ Mimarlık Fakültesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü'nü bitirdi.

Helsinki'de Melek Mazıcı'nın gravür atölyesinde staj yaptı. Ardından Fransa'da Avignon Sanat Okulu'na gitti.

Marsilya'da yaşayan Signoret bu kentte Musée Cantini (Modern Sanat) ve Musée d'Art Contemporain (Çağdaş Sanatlar) müzelerinde rehber ve animatör olarak görev aldı. Bu dönem içerisinde birçok geçici sergi ve müzelerin koleksiyonları çerçevesinde çeşitli yaş gruplarında ziyaretçilerle çalıştı.

2002'den itibaren, Le Port a Jauni ve Alice au Pays dernekleri kapsamında, 4-15 yaş grubunda çocuklar için, çeşitli sanat atölyeleri kurgu ve uygulamasında görev aldı.

Kişisel çalışmaları başta Marsilya ve İstanbul olmak üzere çeşitli kentlerde sergilendi. Eserleri birçok karma sergide de yer aldı. (YY)

* Zeynep Perinçek Signoret'nin Galeri Apel'deki Keşke sergisi 1 Aralık'a kadar izlenebilir.