Haberin İngilizcesi için tıklayın
Anayasa Mahkemesi, Yeni Akit gazetesinden Kenan Kıran ve Ramazan Fatih Uğurlu’nun “ifade özgürlüğü” konulu başvurusuna dair gerekçeli kararını açıkladı.
Kararda, gazetenin yayınladığı haberde ismi geçen kişiyle ilgili verilen bilgilerin doğru olmadığı buna rağmen gazetede yazılanların ifade özgürlüğü sınırları içinde kaldığı ifade edildi.
Yeni Akit gazetesinin ifade ve basın özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmeden Anayasa Mahkemesi kararında, davaya konu tazminata hükmeden Asliye Hukuk Mahkemesi’nin, Kıran ve Uğurlu’nun ifade özgürlüğü ile tazminat ödedikleri kişinin şeref ve itibar hakkı arasında adil bir denge kurmadığı” belirtildi.
Ne olmuştu?
Davaya konu haber, 10 Temmuz 2010’da yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı’nın (KPSS) sonuçlarıyla ilgiliydi. Sınavda 3 bin 227 aday 120 soruda 100 ve üzeri net yaparak yüzde 1’lik dilime girdi. Bu adaylardan 1500’e yakınının yakın akraba olduğu, hatta 900 kişinin eş olduğu anlaşılınca Öğrenci Seçme Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) soruşturma başlatıldı. ÖSYM’nin tekrarladığı sınavda adaylar bu kez daha düşük puan aldılar.
Olayla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da “silahlı terör örgütüne üye olma, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik” suçlarından soruşturma başlattı.
Sınava giren ve hakkında soruşturma yürütülenlerden biri olan S.D. hakkında da aynı suçlamalar davaya dönüştü. S.D. Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı davada beraat etti. Dosya halen istinaf mahkemesinde.
Yeni Akit haberi 5 yıl sonra yaptı
KPSS sınavındaki soruşturmayı haberleştiren Yeni Akit gazetesinde, sınavdan 5 yıl sonra, 20 Ocak 2015’te “İşte TSK'daki Paralel, KPSS Soruları Servis Edilen Subay Eşleri de 120.00 Tam Puan Almış” başlıklı bir yazı yayınlandı.
Yazıda, sınav sonuçlarına dair şüpheler sonucu başlatılan soruşturmadan bahsedildi ve “soruşturmada askeri lojmanlarda kalan 263 subay eşi ve yakınının 100 puan üzerinde aldığı, 24'ünün ise soruların tamamını yaptığı tespit edildi. Soruşturmayla TSK'yla bağlantılı olduğu tespit edilen paralel devlet yapılanmasındaki subaylar gözler önüne serildi. Subaylar eş ve yakınlarının aldığı paralarla kendilerini deşifre etti” ifadeleri yer aldı.
Yeni Akit Gazetesi’nden Kenan Kıran imzalı, “Farklı illerde full çekmişler” başlıklı yazıda da hakkında soruşturma yürütülen kişilerin isimlerini açıkça yazıldı. İsimleri yazılanlar arasında S.D. de vardı.
S.D. “haber nedeniyle kişilik haklarının zedelendiğini” belirterek Kıran ve Yeni Akit Gazetesi Yayın Kurulu Üyesi Fatih Uğurlu aleyhine 1000 liralık manevi tazminat davası açtı.
Mahkeme: “Tam puan aldı” haberi gerçek dışı
Ankara 8. Asliye Hukuk Mahkemesi S.D.’yi haklı buldu.
Mahkemenin kararında, “sınavda tam puan alan şüpheliler” listesinde adı yer alan S.D.’nin tam puan aldığı iddiasının doğru olmadığı, “haberin bu yönüyle gerçek dışı olduğundan davacının kişilik haklarına saldırı niteliği taşıdığı” belirtildi.
Karar kesinleşince Kıran ve Uğurlu Anayasa Mahkemesine başvurdu.
“Haber yanlış olduğundan tazminata mahkum oldular”
AYM’nin gerekçeli kararı bugünkü Resmi Gazete’de yayınlandı.
Gerekçeli kararda, iki gazetecinin haberin doğruluğunu araştırmakla yükümlü olduğu ve yayınladıkları haberin yanlış olduğu gerekçesiyle tazminata mahkum olduklarının altı çizildi.
Ancak AYM, “gazetecilerden bir beyanın doğruluğunu kanıtlamakla yükümlü savcı gibi hareket etmelerini beklemek aşırı bir külfet getirir ve böyle bir yükümlülük sanık veya davalı olarak yargılandıkları davalarda hakkaniyete uygun düşmeyen sonuçlara ulaşılmasına neden olabilir” diye ekledi.
AYM: Haber kötü niyetli değildi
AYM ayrıca, S.D.’nin isminin haberde açıkça yazılmasıyla ilgili de şu değerlendirmeyi yaptı:
“Haberde davacının isminin açıkça yazılmasının incitici olduğu kabul edilebilir. Bununla birlikte ifade özgürlüğü ifadenin duygusal olarak yarattığı etkilerden bağımsız olarak değerlendirilmelidir.”
Haberin kamusal nitelik taşıdığına da değinen AYM, Kıran ve Uğurlu’nun “iddialarını resmî bir soruşturmaya dayandırdığından, haberdeki iddiaların kötü niyetle veya gerçekliğin değiştirilmesi suretiyle yanlış verildiğinin söylenemeyeceğini” ifade etti.
Mahkeme, Anayasa’nın 26. ve 28. maddelerinde güvence altına alman ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine ve kararın, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Ankara 8. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine hükmetti. (AS)