Fotoğraf: Tülay Hatimoğulları direnişteki Flormar işçilerine sesleniyor/SiyasiHaber
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Kuryeden, metal işçisine; çorap işçisinden, lojistik işçisine kadar, enflasyon altındaki sefalet ücretlerine ve zam oranlarına karşı direnişteki çok çeşitli sektörlerden emekçilerin taleplerini Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları TBMM'ye taşıdı. Hatimoğulları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin'e verdiği soru önergesiyle milyonlarca işçi ve ailelerinin yaşadığı gerçekler konusunda hükümetin tutumunu sorguladı.
Hatimoğulları, soru önergesinin gerekçesinde "Enflasyonun son 19 yılın en üst seviyesinde olduğu içinden geçtiğimiz ağır ekonomik kriz koşullarında yurttaşların alım gücü ciddi oranda düşmekte, yurttaşlar giderek yoksullaşmaktadır," dedi.
Astronomik zamlar ve fiyat artışları karşısında ücretleri eriyen emekçilerin "gelir dağılımındaki adaletsizliğe, kötü çalışma koşullarına, düşük ücretlere, ücretlere yapılan düşük zamlara karşı Türkiye'nin birçok yerinde direnişe geçtiğini" hatırlattı.
Adana milletvekili, kuryeden, metal işçisine; çorap işçisinden, lojistik işçisine kadar çok çeşitli sektörlerden emekçilere onurlu bir yaşam için emeklerinini karşılığını sunmayan ve işçileri direnişte olan markaları hatırlattı: "Hepsi Ekspress'in taşeronu Scotty, Farplas, Yurtiçi Kargo, Yemeksepeti Banabi kurye ve depo emekçileri, Digitürk emekçileri, Kızılay İçecek, Migros Esenyurt depo, Aushra/Sağlam/Darinda Çorap, Polibak Fabrikası, Melike Tekstil, Aryıldız Fabrikası, Karınca Lojistik, DNZ Plastik ve Kuzenler Boru, Şireci Tekstil Cotton..."
Tülay Hatimoğulları, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) uzmanlar komitesinin 2021 yılı raporuna göre; Türkiye'nin işçi hakları kullanımında dünyanın en kötü 10 ülkesinden birisi" olduğunu vurguladı.
İşçilerin hak arama gerekçelerini sıraladı: "Kötü çalışma koşulları, keyfi işten çıkarılma, gasp edilen özlük hakları ve enflasyon altı ücret zamları." Buna karşılık, işçilerin adil bir ücret için sendikalarda örgütlenme girişimlerinin işveren baskısı altında kaldığını "hak arayan emekçiler işten çıkartılmakta ya da işten çıkarılma tehdidiyle yaşamak zorunda bırakıldıklarını" açıkladı ve Bakana şu soruları sordu:
1. Birçok şehirde direnişte olan işçilerin taleplerini biliyor musunuz? Yaşanan hak ihlallerini ve işçilerin taleplerini bizzat işçilerden öğrenmek üzere girişiminiz olmuş mudur? 2. Kurye olarak çalışan emekçilerin "esnaf kurye" olarak çalıştırılması, işçi statüsünde sayılmamaları nedeniyle yaşadıkları hak gasplarını önlemek üzere çalışmalarınız olacak mıdır? 3. Kurye işçilerine dayatılan performans odaklı, iş güvenliği olmaksızın düşük ücretlerle çalıştırılma koşullarına ilişkin önleyici çabalarınız var mıdır? 4. İşçilerin içinde bulunduğumuz ekonomik kriz koşullarında geçim maliyetlerini karşılayabilmek üzere istedikleri zam oranını alabilmeleri için Bakanlığınızca girişimde bulunulmuş mudur? 5. İşçilerin sendikalaştıkları için işten çıkarılmaları konusunda Bakanlığınızın işverenlere dönük yaptırımları nelerdir? 6. Sendika üyesi olduğu ya da hak aramak için eylemlerde bulunduğu gerekçesi ile işten çıkartılan işçilerin işe iadelerini sağlamak üzere çalışmalarınız var mıdır? 7. Sendikaya üye olma hakkı başta olmak üzere sendikal haklara dönük yasadışı uygulamaların önüne geçmek için çalışmalarınız var mıdır? 8. Çalışma saatleri ve koşullarının, işçi sağlığı ve güvenliği önlemleri esas alınarak düzenlenmesi ve denetlenmesi için Bakanlığınızın çalışmaları var mıdır? 9. Kuralsız ve güvencesiz çalışmanın baskın istihdam biçimi halini almış olması ve asgari ücretin çalışanlar için temel ücret haline gelmesi konularında Bakanlığınızın üzerinde çalıştığı düzenlemeler var mıdır? 10. Kimi işyerlerinde işçilerin asgari ücretin altında çalıştırıldığı iddiası araştırılmakta mıdır? Bunu engellemek için önleyici tedbirler alınmakta mıdır? |