Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
ABD'nin Minneapolis kentinde 25 Mayıs 2020'de bir polis tarafından boğularak öldürülen George Floyd için Kürtçe şarkı yapıldı. Sözleri Ercan Şeker'e müziği Ali Papur'a ait olan şarkıyı Öznur, "İz" isimli EP albümünde seslendirdi.
Almanyalı müzisyen Christian Walter'ın aranje ettiği ve yine enstrümanların çoğu Walter tarafından çalınan şarkının sözleri Türkçe, İngilizce ve Almanca dillerine çevrildi.
Caz formunda bestelenen şarkı, siyahların ve Kürtlerin kader birliğinden yola çıkılarak kaleme alındı.
Şarkı ile ilgili olarak Öznur şunları söylüyor:
''Amerikalı polis George Floyd'un başını dizinin dibine koyup boğarken bir renge bir hayat kurban ediliyordu. O dizin olanca hıncı ile boynuna basılması anlık bir öfke değildi, tarih boyunca kendisini üstün gören ve biriktirilen ırkçılığın dışa vurumuydu şahit olduğumuz.
"Bunu bildiğim için ellerimi uzatıp caddeye değen başın altına koyup, nefesine nefes olmak istedim... İnleyen sesini dünyaya duyurmak... Çığlık çığlığa bağırmak... Bütün dünyaya yeni bir hayat armağan etmek istedim. Sonra bir öfke seli olup, coşup ne kadar ırkçı var ise onu yok etmek istedim... Ama olmadı... George gözlerini gözlerimize dikerek bizlere veda etti... İşte o an bu şarkı sözleri düştü yumruk olan avucumuzun içine..."
Şarkının sözlerinin Kürtçe olmasıyla ilgili olarak ise şöyle diyor:
''Sonra plastik kutular takıldı vicdanıma. Kutuların içine tıklım tıkış sıkıştırılmış insan kemikleri. Sanki o kemikler bir annenin karnında dokuz ay dirhem dirhem büyümemiş, annesinden hayatı küçük küçük, minik minik almamış gibi. Hiçbir iz yok... Hep ölmüşler gibi... Öylece kuru kemik yığını gibi, her birini küçüçük bir plastik kutunun içine koyup gömmüşler Kilyos yolunun altına. Oysa o annelerin gözleri her akşam televizyon ekranında, kulakları telefonda... Ne zaman ve nerede kara bir haber gelip dikilecek karşılarına diye kapılarını açık tutarlar. Sahipsiz diye gömmüşler kemikleri yolun altına... İşte o anda iki kıtayı birleştirdi vicdanımız...
"George Floyd'un başı o asfalta her bastırıldığında yolun altındaki o kemikler büyük bir ağrı hissediyorlardı... George her nefessiz kaldığında o kemikler de nefessiz kalıyorlardı. George'un o sıcak soluğu asfaltı geçip kemiklere ulaştı belki.
Kendi dillerinde kendilerine değil, kıtalar ötesindeki George ağıt yakıyorlar. Oysa birlikte bir hayatı büyütmek varken ölümde birleşmişti iki halk... Kürtler ve Siyahiler... Öldürülen, mezarsız bırakılan, mezar taşları kırılan..."
İZ albümünde ayrıca "Gidiyorsun", "Hay Hay" ve "Soluğum" adında üç şarkı daha yer alıyor.
HEVALÊ REŞ (George Floyd'a)
Ew dinya jimara cima teng e,
(Bu dünya neden bize dar)
Bê gund bê bajêr mane em,
(Şehirsiz ve köysüz kaldık )
Zimanê me û tu bu ye xang û bira,
(Dilimiz kız ve erkek kardeş olmuş)
Renga te ranga min e hevalê reş
(Senin rengin bızım rengimızdır siyah arkadaş)
Tu bê nefes nin î hevalê Reş,
(Sen nefessiz değilsin siyah arkadaş)
Kezeba te mezin e weka deşt,
(Senin ciğerin bir Ova kadar büyük)
Histerên te hatın dilop dilop,
(Gözyaşların damla damla aktı )
Daket riya bajaran da seynik seynik
(İndi şehir caddelerinden yavaş yavaş)
Ez kulilka çiyanım le kulilka serê çiyan
(Ben dağların başındaki çiçek )
Tu li nav tarî yê le tari yé bajaran
(Sen şehrin içindeki ''karanlık'')
Ez bibim roj û hiv a te
(Ben senin Güneş'in ve Ay'ın olayım)
Tu bibî av û renga min
(Sen benim suyum ve rengim ol)
(AÖ)