.jpg)
* Fotoğraf ve kaynak: Mezopotamya Ajansı.
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Iğdırlı Cengiz Türkan, Aydın'ın İncirliova ilçesine bağlı Arpadere köyünde bir ev satın aldı. Aldığı evi görmek için ailesiyle birlikte Arpadere köyüne giden Cengiz Türkan, köylüler tarafından önce tehdit edildi, ardından ise saldırıya uğradı.
Sopa, demir ve silahların kullandığı saldırıda, kadın ve çocukların da aralarında bulunduğu dört kişi ağır şekilde darp edildi. Darp edilen aile üyelerinden Semra Türkan, Kadın Destek Uygulaması'ndan (KADES) yardım istemesine rağmen olay yerine hiçbir jandarma ve polis ekibi gönderilmedi.
Saldırıya uğrayan aile üyeleri, yaşadıklarını Mezopotamya Ajansı'na anlattı.
"Bunlar Doğulu, köye giremezler"
Başından ve vücudunun farklı yerlerinden ağır yaralanan Emrah Çakmaz, saldırıyı şöyle anlattı:
"Daha önce İzmir'de oturuyordum. İki buçuk yıldır Aydın'ın Efeler ilçesinde yaşıyorum. İnşaat işçisiyim. Emekli bir polisten aldığımız evi görmek için ailecek, emekli polisle birlikte Arpadere köyüne gittik. Kahvedeki köylüler bizi görünce, kardeşimi çağırıp 'Niye buraya geldiniz?' diye sordular.
"Biz bu esnada eve bakmaya gittik. Ev iki katlıydı, müşterek tapuluydu. Birinci katı satın almıştık. İkinci katta bulunan kişinin kardeşi, birinci katta kiracıymış. Evi satan emekli polise 'Bunlar köye giremez, bunlar Doğulu,' demiş. Evi satın aldığımız emekli polis 'Kapıyı açın evi görsünler' dediğinde ise diğer müşterek eliyle silah işareti yaparak, elini emekli polisin kafasına dayadı."
"Yolumuzu kestiler"
Kayınpeder Çakmaz, Efeler'e doğru yola çıktıklarında da yollarının kesildiğini söyledi. Sopa ve demirlerle kendilerine saldırıldığını söyleyen Çakmaz "Hiçbir şey demeden biri demirle elime, biri de sopayla kafama vurdu. Kafamı kaldırdığımda kardeşimi de dövüyorlardı. Sonra bir traktör daha geldi, içinde erkek ve kadınlar vardı. Kadınlardan bir tanesi bana saldırdı, gömleğimi yırttı. 'Bunları bir yere göndermeyin, burada kalsınlar, köylüler yoldalar geliyorlar,' dedi. Kan kaybettiğimi ve öleceğimi söyledim. Umursamadılar. Bir kişi taş attı, boynuma isabet etti," dedi.
"Öldü sanıp kaçtılar"
Damadı Cengiz Türkan'ı aradığını ve yardım istediğini belirten Çakmaz, damadının kendisini hastaneye yetiştirmek için kaçırmak zorunda kaldığını söyledi. Çakmaz, olayın sonrasını şöyle anlattı:
"Yolda, olay yerine çok sayıda köylünün araçları ile geldiğini gördüm. Bu sırada jandarmayı arayarak yardım istedim. Fakat jandarma 'Hastaneye git, darp raporu al. Sonra hepsinden şikayetçi ol,' dedi ve telefonu yüzüme kapattı. Hastaneye ulaştığımda babam aradı. 'Hepimiz çok kötüyüz. Kardeşin Hasan'ın durumu çok kötü, kafasını kırdılar. Annenin ayağına silah sıktılar. Canımı kurtarmak için ormana kaçtım. Annen ve kardeşin ölmüş olabilir,' dedi. Annemi ve kardeşimi öldü sanıp bırakıp kaçmışlar."
(TY)
