*Fotoğraf: Twitter/Sakarya'da üniversite öğrencisi yurt ücretlerini ve ev kiralarını protesto ederek kampüs önünde yattı.
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) 15 Ağustos’ta örgün eğitime geçileceğini açıklamasıyla birlikte üniversiteye yeni giren ve halihazırda üniversitede okuyan gençler kiralık evlerin fahiş fiyatta olması, yurt zamları, çoğu yurdun kampüse uzak olması, tüm bunların yanı sıra yurtlarının kapasitesinin yetersiz olması yani talebi karşılayamaması, apartların da aynı şekilde ücretlerini artırması gibi çeşitli sorunlarla karşı karşıya kaldı.
Hayati bir kriz haline gelen bu sorun, farklı yaşlarda, farklı okullarda, farklı işlerde bulunan "barınamayan" gençleri Barınamayanlar Hareketi adıyla yeni bir kolektif kurmaya itti.
Barınamayanlar Hareketi, barınma hakkının ciddi bir maddi yük haline gelmesiyle birlikte bu sorun etrafında birleşerek bir araya gelen ve çözüme dair birlikte hareket etmek gerektiğini düşünen gençlerden oluşuyor.
Barınamayanlar Hareketi’nden Kemal Yılmaz ile kurulan kolektifi, hareketin taleplerini ve barınma sorununu konuştuk.
"Rant alanı açmak için kullanabilirler"
Bu yıl Kocaeli Üniversitesi Halkla ilişkiler ve Tanıtım bölümünde okuyacak olan 23 yaşındaki Yılmaz, bir yandan da part time işlerde çalışıyor. Barınma sorununun şu an için daha çok soyut bir söylem gibi algılandığını söylüyor:
"Fakat üniversitelerin açılmaya başlamasıyla birlikte bu soyut görünümlü sorun en somut haliyle karşımızda durmaya başladı. Bu somut sorun elbette ki bu sorunu yaratanlardan sorulacak bir hesaptır. Bu sorunun muhatapları, sorumluları neler yapacaklar bilmiyoruz fakat bildiğimiz tek şey bu sorunu da ekstra rant alanları açmak için kullanma ihtimallerinin çok çok yüksek olduğu."
Yılmaz, elde etmek istedikleri kazanımların yani amaçlarının çok net olduğunu vurguluyor:
"Öğrencilerin fahiş fiyatlarla karşılaşmadan, nitelikli yurtlarda kalabilmesi, karşılanabilir kiralar ödeyerek yaşam kalitesinden ödün vermeden kalabileceği evler, daha geniş ve daha ucuz apartlar."
Barınamayanlar Hareketi’nin, ev tutamayan, yurtlara, apartlara para ödeyemeyenlerin birlikte hareket ederek bir çözüm yolu aradığı bir hareket hali olma hedefinde olduğunu söyleyen Yılmaz, "Kolektif karar alışlarla ilerliyoruz ve ilerleyeceğiz. Bütün barınamayanların katkısıyla, fikriyle eylemlilikler, protestolar geliştirecek ve çözüm yolları arayacağız" diyor.
İhbar hattına hak gaspı bildirimleri geliyor
Hareket tam da bu yüzden, geçtiğimiz günlerde Twitter hesabından bir WhatsApp ihbar hattı açtıklarını duyurdu. Yılmaz, bu ihbar hattına neden ihtiyaç duyduklarını şöyle anlatıyor:
"Günümüzde gençlerin birçok sorunu var. Fakat sorunları için ulaşabilecekleri bir ilgili yok. Daha doğrusu göstermelik makamlar var fakat 'sorunla ilgilenen' yok. WhatsApp ihbar hattının ortaya çıkışı bu gerçekliğe dayanıyor. Sorunumuzda, sorumuzda ulaşabileceğimiz; çözüm arayacağımız ve birlikte çözüm üreteceğimiz kişiler bizleriz. Biz de istedik ki barınamayanlar maruz kaldıkları durumlara birlikte çözüm bulsun."
Whatsapp ihbar hattına nasıl talepler ya da şikayetler geldiğini sorduğum Yılmaz, talepten ziyade daha çok hak gaspı bildirimlerinin geldiğini söylüyor:
"Çünkü hareketin de, ihbar hattının da ortaya çıkış noktası 'biz bütün sorunları sihirli değnekle çözeceğiz' değil. Biz bu sorunları birlikte çözebileceğimizi biliyoruz ve birlikte edilcek bir mücadele kuruyoruz. Aktarımlar noktasında da yukarıda anlatmış olduğum örneklerin çeşitli versiyonlarıyla karşı karşıyayız. Semt/okul/şehir ismi değişiyor fakat sorun değişmiyor.
"Bu kadar da olmaz!" denilen bir tablo
"Karşı karşıya olduğumuz tablo hiç tahmin etmediğimiz bir tablo değil tabii ki ama en azından ilk kertede 'Bu kadar da olmaz!' dediğimiz bir tablo. Ne gibi?
"Mesela öğrenciler için öğrenci evinde kalmak her zaman maddi olarak zorlayıcı olmuştur. Bu yüzden 2 senelik online eğitimin ardından üniversitelerinin olduğu şehirlere gidecek arkadaşlarımızın maddi sorunlar yaşayacağını tahmin etmek zor değil, bildiğimiz bir şey.
"Aynı şekilde öğrencilere verilen evlerin ailelere kiralanan evlerden nitelik olarak düşük olduğu da genel bir bilgi. Fakat şimdiki duruma baktığımızda evin eskiliğini, yıkıklığını döküklüğünü dahi bir kenara bıraktığımızda son 1 ay içerisinde yüzde 80-100 bandında bir kira zammı olduğunu görüyoruz. KYK yurtlarında hem zam hem de okuduğumuz üniversitenin eğitime başlayacağı günden bir gün önce yerleşebileceğimizi ama kalmadığımız Eylül ayının da parasını bizden istediklerini görüyoruz. Apartların ücretlerinin 'talep fazla' diyerek akılalmaz fiyatlara çıkarıldığını görüyoruz.
"Üniversitelerin açılmasına ortalama 2 hafta kadar bir süre kaldı. Okul dönemince barınabileceğimiz ne yurt bulabiliyoruz ne ev ve ne apart. Mağdur bırakılanların sayısı milyonlara tekabül ediyor. Bütün bunları toparlayacak olursak içerisinde bulunduğumuz tablo tek çıkış yolunun mücadele olduğunu gösteren bir tablo."
Yılmaz, Barınamayanlar Hareketi’nin talebinin, hareketin kuruluşunda da slogan olan kiraların düşürülmesi ve öğrencilerin desteklenmesi olduğunu söylerek, “Dev şirketlerin, holdinglerin yerine öğrencilerin desteklenmesini istiyoruz” diyor.
Barınamayanlar Hareketi’ne buradan ulaşabilirsiniz.
(SO)