Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 24 Temmuz basında sansürün ilk kez kaldırılışının 112. yılında açıklama yaptı.
2002 yılından 2019 yılı sonuna kadar en az 721 gazeteci tutuklandığını hatırlatan Tanrıkulu, açıklamada şöyle dedi:
24 Temmuz 1908 tarihine kadar gazeteler devlet memurlarının kontrolünden geçtikten sonra yayınlanırken, İkince Meşrutiyetin ilanıyla bu uygulamaya son verilmişti. 24 Temmuz basın üzerindeki devlet kontrolünün kaldırıldığı gün olduğu için bayram olarak kutlanıyordu.
"18 yıldır bası ve yasaklar sürüyor"
AKP Hükümetleri ile birlikte 1908’in bile gerisine düşen Türkiye’de artık gazeteciler “haber yazamaz” hale gelmiştir. 18 yıldır baskı ve yasaklar artarak sürmektedir. Bir yandan AKP’ye biat etmeyen binlerce gazeteci işten atılırken diğer yandan çalışmaya çalışan gazeteciler de haklarındaki soruşturmalar, davalar, gözaltı-tutuklamalarla ve yayın yasakları ile uğraşmaktadır.
Diğer yandan da “merkez” ve “yandaş” olarak tanımlanan basın yayın kuruluşlarının kirli, siyasi, ekonomik ilişkiler ağı içinde konumlanması; haberi değil, haber sayesinde kazanılacak ya da kaybedilecek ihaleleri hesaplaması yüzünden “basın özgürlüğü” kavramını çok az insan dert etmektedir.
"Türkiye 180 ülke arasında 154. ülke"
Türkiye, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütünün 2020 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 50.02 puanla 154. sırada yer almıştır. Daha önce 157. sırada yer alan Türkiye’nin üç sıra ilerlemesi durumun düzelmesinden değil diğer ülkelerdeki kötüye gidişten ve 1. Yargı Reformu Paketi düzenlemesi ile bazı gazetecilerin tahliye edilmesinden kaynaklanıyor.
* 17 Temmuz 2020 tarihi itibarıyla Türkiye’de en az 93 gazeteci ve medya çalışanı, tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor.
* İşinden edilen gazeteci sayısı 10 binin üzerindedir. Çalışan gazeteciler içinde de yandaş olmayanların sarı basın kartları iptal edilmiştir.
* İlk altı aylık dönemde;
En az 19 gazeteci, yazar, yayıncı hapis cezasına mahkum edilmiştir. Onlarca gazeteci hakkında soruşturma ve dava açılmıştır.
En az 16 gazeteci tutuklanmıştır.
En az 52 gazeteci gözaltına alınmıştır.
RTÜK, Basın İlan Kurumu ve BTK, en az 158 basın yayın kuruluşu ve internet sitesi hakkında erişim yasağı, ilan kesme, yayın/program durdurma ve para cezaları vermiştir. (İfade Özgürlüğü Derneğinin Mayıs 2020 verilerine göre 415 bin Alan Adı, 140 bin Link, 42 bin Tweet, 12 bin 450 YouTube Sayfası, 7 bin 200 Twitter Hesabı, 6 bin 500 Facebook Hesabı engellenmiş durumda.)
En az 5 gazeteci fiili/silahlı saldırıya uğramıştır. Çok sayıda gazeteci politikacılar, yerel yöneticiler, kolluk güçleri tarafından tehdit edilmiştir.
* Sadece haziran ayında
2 gazeteci tutuklandı, 6 gazeteci gözaltına alındı.
3 gazeteci hapis cezası aldı, 1 gazetecinin hapis cezası Yargıtay tarafından onandı.
5 gazeteci hakkında soruşturma, 1 gazeteci hakkında dava açıldı.
2 televizyon kanalına para cezası verildi. En az 65 internet içeriğine erişim engeli getirildi. 1 gazeteye 45 gün resmi reklam ve ilan kesme cezası verildi.
Bir belediye başkanı hakkında haber yazan gazetecileri tehdit etti, 1 gazeteci silahlı saldırı sonucu yaralandı, 1 gazeteci tehdit edildi.
Gazetecilerin bayramı ancak sansür/otosansür, gözaltı/hapis koşulları ortadan kalktığında, yani Türkiye demokrasiye, hukukun üstünlüğüne, yargı bağımsızlığına, insan haklarına ve saygıya dayanan bir yönetime kavuştuğunda gerçekten kutlanacaktır." (RT)