Haberin İngilizcesi için tıklayın
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nin (AKPM) 25 Nisan 2017 Salı günü Türkiye'yi siyasi denetim sürecine almasının ardından Türkiye iki karşı hamle yaptı.
AKPM denetim kararını Avrupa Konseyi üyeliği kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmemesini gerekçe göstererek almıştı.
AKP iktidarı Almanya Hıristiyan Sosyal Birliği’nin (CSU) federal milletvekili Bernd Fabritius'un Türkiye ziyaretini iptal etti.
Deutsche Welle'nin haberine göre ziyaret önceden planlanmıştı; Türkiye ziyareti, kısa bir süre kala iptal ettiğini açıkladı.
Fabritius açıklamayı dün yaptı:
“Bu adımı üzüntüyle karşılıyorum ve Türk hükümetine iptal kararını geri çekme çağrısı yapıyorum”.
CSU, Almanya Federal Meclisi’ndeki 56 sandalyesiyle ve Angela Merkel’in partisi Hıristiyan Demokrat Birliği (CDU) ile koalisyon ortağı.
AKPM Fabritius'u Kasım ayında, “Türkiye'nin hukuk devleti ilkelerine bağlılığını incelemesi” üzerine görevlendirmişti.
Fabrius açıklamasında, Türkiye ziyareti kapsamındaki temaslarının planlanmış olduğunu, görüşeceği isimler arasında adalet bakanı ve anayasa mahkemesi başkanının da bulunduğunu kaydetti.
Bu karar sonrası Türkiye’nin ikinci tepkisi dün yapılan genel kurul oturumlarına katılmamak oldu.
Cumhuriyet Gazetesi’nin Strasburg muhabiri Duygu Güvenç, "AKPM'den Buruk Dönüş" başlıklı haberinde Ankara’dan gelen emirle, AKP’li vekiller ile bir MHP’li parlamenterin dün itibarıyla Strazburg’dan ayrıldığını yazdı. Üstelik genel kuruldaki gündem artan İslamofobi, yabancı düşmanlığı ve antisemitizme karşı mücadele idi ve bu gündemi AKP’li üyeler önermişti.
AKPM’de Türkiye heyeti 10 AKP’li, 5 CHP, 2 HDP ve 1 MHP’li üyeden oluşuyor. CHP ve HDP’li üyeler AK çalışmalarını yürütüyor.
AKPM Heyeti Başkanı Talip Küçükcan, Strazburg’dan ayrılmadan önce bir açıklama yaptı:
“Alınan karara tepki olarak AKPM’nin AK Partili ve MHP’li üyeleri genel kurul çalışmalarına katılmama kararı almıştır”.
Cumhuriyet’in haberinde Türkiye’nin AKPM kararına karşı alabileceği kararlar şöyle:
-AKP ve MHP’liler genel kurul oturumlarına katılmaz; ocak ayından itibaren de Meclis’ten onay çıkmazsa 18 Türk vekilin buradaki yetki belgesi iptal olur. Ancak o güne kadar CHP ve HDP’lilerin toplantılara katılma hakkı bulunuyor.
-Ankara, AKPM Komitelerini protesto edebilir. Örneğin denetleme komitesinin raportörlerine randevu verilmez veya resmi görüşme yapılmaz. Böylece raporlarda Türk perspektifi eksik kalır. Ancak bu tutum uzun vadede Türkiye aleyhine işler.
-Türkiye’nin büyük katkı veren ülke olarak AK’ye verdiği 37 milyon Avro’yu da azaltması söz konusu. Bunu ancak 2018’den sonra yürürlüğe koyabilir. Türkiye 2016’da AK bütçesine en fazla katkı sağlayan (grand-payeur) ülkeler arasına girmişti. (HK)
TIKLAYIN - TÜRKİYE İLE AVRUPA KONSEYİ İLİŞKİLERİNİN 68 YILLIK RESMİ ÖYKÜSÜ
* Deutsche Welle, Cumhuriyet gazetesi