"Taksim'in Adını Tarihçiler Değil, Vatandaş Değiştirir"

İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nin Cumhuriyet Halk Partili (CHP) üyelerinin Taksim Meydanı'nın isminin "1 Mayıs Meydanı" olarak değiştirilmesi yönündeki talebi bugün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş tarafından geri çevrildi. Topbaş,  "Hafızalara müdahale etmek doğru değil" dedi.

Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Tarih Bölümü'nden Doç. Dr. Ferdan Ergut,  "yanlış buluyorum" diyerek tartışmaya katılan Topkapı Saray Müzesi Başkanı Prof. Dr. İlber Ortaylı'ya tepki gösterdi.

"Tarih adına muhafazakârlık konuşuyor"

"İlke olarak politik meselelerimizde tarihi, bizatihi bir otorite konumuna getirmenin doğru olmadığını düşünüyorum" diyen Ergut şöyle devam etti:

"Bu durum, yeteri kadar suiistimale açık olan alanımızı, daha da beter bir duruma düşürmekten başka bir şeye hizmet etmiyor. Hele de tarih adına, muhafazakarlığın timsali bir isim konuşuyorsa, suiistimal daha da artıyor."

Ergut "Bu son tahlilde siyasal bir meseledir ve her siyasal mesele gibi kamusal alanda özgürce yürütülecek siyasal bir müzakere sonucundan bizzat yurttaşların vereceği bir karar olacaktır" dedi ve ekledi:

"Tarihçinin burada kendine bir otorite payı çıkartmasına gerek yok. Tarihçi ne derse desin, yer adları -özellikle çatışmalı toplumlar söz konusuysa- dünyanın her yerinde politik bir meseledir ve öyle kalmaya devam edecektir."

"Bu bir vicdan meselesi"

"Benim bir yurttaş olarak görüşüm ise su: Bir ülkenin tarihinde 1977'deki gibi toplumu derinden sarsan acı bir olay gerçekleştiyse, bu olayda hayatlarını kaybedenleri onurlandırmak bir vicdan meselesidir" diyen Ergut şöyle dedi:

"En yoğun baskı dönemlerinde bile bu ülkenin emekçileri ve onların örgütleri bu alanın isçilere açılması için mücadeleden hiç vazgeçmediler. Ve mücadelelerinin sonunda 2010 yılında meydani aldılar. Tarihiyle yüzleşme durumunda olan toplumlarda yer adlarının ne kadar önemli olduğuna değinmiştim. Bu topraklardan yok edilen veya görünmez kılınan bütün kültürlere borçlu olduğumuz gibi, emekçilere de borçluyuz. Borcun ne kadarını ifa edebilirsek, o kadar iyi!" (SP)