Silahsızlanma Gününde Dünya Silahlanıyor
Afrika ülkelerindeki iç savaşlarda, dünyadaki silahlı direnişlerde ve konvansiyonel silahların kullanımında, küresel silah ticareti kendine sürekli bir pazar buluyor ve yaratıyor. Özellikle iç savaşlarda kadınlara ve kız çocuklarına silah zoruyla tecavüz ediliyor.
Birleşmiş Milletler (BM) çerçevesinde devletlerin nükleer ve biyolojik silahlar da dahil, silahlanmalarını kontrol altına almalarına ilişkin antlaşmalar yapılırken, silah üretimi azalmıyor ve küresel silah ticaretini önleyici önlemler alınmıyor.
Her yıl dakikada ortalama bir kişi konvansiyonel silahlarla öldürülüyor. Hafif silah ticaretinin büyük bölümünün devlet kontrolüyle başladığı ifade edilirken, küresel izinli silah ticareti 21 milyar dolarlık bir bütçeye denk düşüyor.
Dünyadaki ülkelerin üçte biri sağlık için harcadıklarından daha fazlasını ordu için harcıyor.
Silahlanma ve çocuklara ilişkin veriler ise şöyle:
* 20 ülkede 2003 ve 2004 yıllarında yaklaşık 300 bin çocuk silah altına alındı.
* Son 10 yılda, 2 milyondan fazla çocuk savaş bölgesinde öldü.
* Geçtiğimiz on yılda, savaş nedeniyle 4 milyondan fazla çocuk kalıcı olarak sakatlandı.
* 12 milyon çocuk güvenlik nedeniyle evlerinden ayrıldı; bunların üçte biri mülteci kamplarında yaşıyor.
* Her yıl dünya üzerindeki her kadın, erkek ve çocuk için ikiden fazla mermi (16 milyar birim cephanelik) üretiliyor.
* Dünyada her on kişiye bir tane (yaklaşık 639 milyon) hafif silah düşüyor.
* Bu silahlar en az 98 ülkedeki 1000'den fazla şirket tarafından üretiliyor.
* Her yıl 8 milyon hafif silah üretiliyor.
* Her yıl ortalama dakikada bir kişi (ortalama 500 bin kişi) konvansiyonel silahlarla öldürülüyor.
* Silahlı çatışmalar sırasında kadın ve kız çocuklarına "silah" zoruyla tecavüz ediliyor. (Ruanda'da 15 bin 700- Hırvatistan ve Bosna'da 25 bin kişi)
*Tüm dünyada yıllık küresel izinli silah ihracatı 21 milyar dolar.
* Tüm yasa dışı hafif silahların yaklaşık yüzde 80-90'ının devlet kontrollü ticarette başladığı tahmin ediliyor.
* Birinci Dünya Savaşı'nda toplam can kaybının yüzde on dördü sivildi. İkinci Dünya Savaşı'nda bu rakam yüzde 67'ye yükseldi. Bugünkü bazı çatışmalarda rakam daha da artıyor.
* Ülkelerin üçte biri, sağlık için harcadıklarından daha fazlasını ordu için harcıyor. (ÖG)