Prens Salman sıfır emisyon hedefini "La La Land"e benzetti

OPEC+ ülkeleri bakanlarının Temmuz ayına kadar üretim seviyelerini teyit etmek için bir araya gelmesinden sonra Suudi Arabistan Prensi Abdülaziz bin Salman, raporla dalga geçen bir yorum yaptı.

Salman, "Bunun La La Land filminin devamı olduğuna inandığım görüşümü ifade etmeliyim. Neden ciddiye alayım?" dedi.

Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IAE) yol haritası, dünyanın önümüzdeki otuz yılda karbon emisyonlarını net sıfıra indirmesi durumunda, küresel petrol kaynaklarının pandemi öncesi dönemden 2050'e kadar yılda %8'den fazla daralması gerektiği sonucuna vardı.

Bu, aynı zamanda yeni petrol ve gaz projeleri geliştirilmemesi gerektiği anlamına geliyor.

"Varoluşsal bir endişe" değilmiş

Prens Abdülaziz, en büyük ham petrol ihracatçısı ve dünyanın en değerli petrol devi Aramco şirketinin sahibi Suudi Arabistan için varoluşsal bir endişe olmadığını söyledi.

Nisan 2020'de küresel petrol piyasası pandemi nedeniyle çökerken ve Suudi Arabistan üretim politikası konusundaki bir anlaşmazlıkta OPEC+ müttefiki Rusya'ya karşı bir fiyat savaşı başlattı. 

Prens Abdülaziz, Aramco'ya ham üretim kapasitesini mevcut seviyesinden 13 milyon varil/gün'e yükseltme talimatı verdi. 

Suudi Arabistan'da ham petrol pompalama münhasır haklarına sahip olan Aramco, şu anda birkaç yüz milyon dolara mal olacak hedefe nasıl ulaşılacağı konusunda mühendislik çalışmaları yürütüyor.

Prens Abdülaziz, ayrıntı vermeyi reddetmesine rağmen, "Ek duyurularla geri dönersek şaşırmayın" şeklinde konuştu.

Greta: Süreci hızlandıralım

İklim aktivisti Greta Thunberg, Twitter'da petrol ihraç eden bir ülkenin enerji bakanının küçümseyen tepkisini şöyle yorumladı:

"Vay. Fosil yakıt çağının sonunun başlangıcına açıkça tanık oluyoruz. Paniklemeye başlıyorlar. Süreci hızlandıralım."

Mevcut sistem dünyayı nasıl etkiliyor? 

İklim Krizi yazı dizimiz yazarlarından Abdullah Aksu, mevcut ulaşım sistemi ve enerji çeşitlerinin dünyayı nasıl etkilediğini şöyle aktarmıştı: 

Kullanımda olan bu enerji çeşitlerinin hepsi doğayı tüketiyor. Bir başka deyişle iklimi istikrarsızlaştırıyor, felakete ve yok oluşa adım adım değil, koşar adım yaklaştırıyor.

Evet, petrol küresel ısınmanın bir numaralı nedeni ya da sanığı... Fosil yakıtlar sınıfından olan petrole aynı aileden doğal gaz ve kömür eşlik ediyor. Yani "doğal" gaz ve kömür, JES, RES, Termik Santral ve HES'ler küresel iklim krizinde petrolün, cürümleri oluyor.

Petrol, ister otomobilde traktörde, ister ısınmada her nerede kullanılırsa kullanılsın yanma sırasında/sonucunda ortaya çıkan karbondioksit iklimin değişmesine, istikrarsızlaşmasına neden oluyor, sera gazlarına katkı koyuyor, kömür ve doğal gazlar gibi.

İlk 10 büyük firma petrol şirketi

Uluslararası Enerji Ajansı'nın (UEA), 2030 yılına kadar yaptığı öngörüler şöyle:

Atmosfere salınan enerji kaynaklı sera gazları içinde petrolün payı yüzde 39. 2030'da petrolün payının yüzde 35'lere gerileyeceği, doğal gaz payının yüzde 20'den 22'ye çıkacağı tahmin ediliyor. Kömürün payı ise yüzde 27.

Görüldüğü gibi dünyanın para akışı ve politikalarının oturduğu eksenin büyük bölümü hala petrol. Dünyanın en büyük 500 firması arasındaki ilk 10 firmanın beşi petrol şirketleri. Bunlar da; Exxon Mobil, Shell, BP, Chevron ve Total.

Geriye kalan 3 firma otomotiv endüstrileri. Bunlar da; General Motors, Toyota, Daimler Chrysler. Otomativ endüstrileri otomobil yani kara taşıtları üretir, otomobiller de petrol tüketir. Petrole dayalı sistem otomativ ve enerji sektörlerine dayalı. Birbirinden besleniyor, semiriyor.

Bu listenin ikinci onunda yine petrol, otomativ ve enerji şirketleri yer alıyor.

Örneğin 11. sırada General Elektrik, 12 sırada Ford Motor, 16, sırada Volkswagen boy gösteriyor.

Saptanması gereken bir başka nokta ise birinci sırada yer alan Wall- Mart Stores bir gıda firması ciroda birinci sırada ama kârlılıkta 10. sıradaki Total petrol şirketinin gerisinde.

(PT)