Ortada “Hack” Olmadığından Tahliyesine…

İki kez gözaltına alınıp bir kez tutuklanan Taylan Kulaçoğlu’nun tahliyesine karar veren mahkeme, gerekçeli kararını açıkladı.

Kararda, yapıldığı ileri sürülen “hack” eylemlerine karşılık, üç ayrı bakanlığın “kendilerine yönelik sistemlerini etkileyen bir siber saldırı olmadığı” açıklaması yer aldı.

Ankara Terörle Mücadele Kanunu 10. maddesiyle görevli 1 Nolu Hakimliği, Hakim Abdullah Bahçeci imzalı gerekçeli kararda şu ifadeler yer aldı:

* İçişleri Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı’nın 12 Kasım tarihli yazısında Bakanlık bilişim sistemlerine yapılan saldırılar sonucunda meydana gelen herhangi bir zarar olmadığı yazısı,

* Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürlüğü’nün 13 Eylül tarihli yazısında merkez ve taşra birimleri ve yargı birimlerindeki veri bütünlüğüne karşı gerçekleştirilen başarılı bir siber saldırı ve buna bağlı olarak çalınan veya ifşa edilen bir bilgi veya belgenin bulunmadığı yönündeki yazılar,

* Milli Savunma Bakanlığı’nın 18 Haziran tarihli yazısında 2008-2013 yılları arasında bakanlığa yapılan siber saldırılarda sistemin etkilenmediği yazı içeriği,

* Emniyet Müdürlüğü’nce hazırlanan tespit tutanağı başlıklı 23 Kasım tarihli yazıda, elde edilen e-posta adresleri ile elde edilen verilerin aynı olabileceği veya kurtarma alternatifleri de olabileceği yönündeki tespitler…

Mahkeme bu bilgiler dikkate alındığında ve Kulaçoğlu’nun hakkında ikinci kez yakalama kararı çıktığında yine aynı adreste bulunmuş olmasının da altını çizerek tahliye kararı verdi. Kulaçoğlu hakkında adli kontrol uygulanması yeterli görüldü.

Ne olmuştu?

Taylan Kulaçoğlu, Siber Suçlarla Mücadele Şubesi’nin 22 Kasım’da yaptığı operasyonda 13 kişiyle birlikte gözaltına alındı.

Dokuz kişi savcılık sorgusunun ardından serbest bırakılırken beş kişi tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemeye sevk edilen beş kişi de mahkeme tarafından serbest bırakıldı.

Kulaçoğlu savcılığın itirazı üzerine 29 Kasım’da ikinci kez gözaltına alınarak, Ankara TMK 10. maddesiyle görevli 3 Nolu Hakimlik, Hakim Halil İbrahim Kütük’ün verdiği kararla, “kuvvetli suç şüphesi ve kaçma şüphesi” gerekçe gösterilerek tutuklandı. Önce Metris, sonra da Sincan Cezaevi’ne sevk edildi.

Bir ay sonra da bu kez avukatı Efkan Bolaç’ın itirazı kabul edildi ve 12 Aralık’ta serbest kaldı. (AS)