Nöbetçi Yayın Yönetmenleri Davasında 9 Kişiye Hapis Cezası

Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın 

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Özgür Gündem Gazetesi  ile dayanışmak amacıyla başlatılan "Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği" kampanyasına katıldıktan sonra haklarında “terör örgütü propagandası” suçlaması ile dava açılan 13 gazeteci ve yazarın karar duruşması Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Mahkeme, Hüseyin Aykol’un “suçu ve suçluyu övme” ile “suç işlemeye tahrik” suçlamalarından beraatine karar verirken “basın yoluyla propaganda suçunu işlediği anlaşıldığından” 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.

Nöbetçi yayın yönetmenliği nedeniyle yargılanan Faruk Eren, Ertuğrul Mavioğlu, Fehim Işık, Celal Başlangıç, Öncü Akgül ve İhsan Çaralan 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılırken, cezalar ertelendi.

Celalettin Can’a verilen 1 yıl 3 ay hapis cezası ise ertelenmedi. Cezaevinden gazeteye gönderdikleri mektuplar nedeniyle yargılanan Mehmet Şirin Taşdemir, Ömer Ağın, Veysel Kemer, Yüksel Oğuz beraat ederken, Dilşah Kocakaya’ya “örgüt propagandası” suçlamasıyla 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Kararda hükmün açıklanması geri bırakılmasına yer olmadığına hükmedildi.

Kılıç: Mütalaa iddianamenin tekrarı

Duruşmada tutuksuz sanıklardan Faruk Eren ve sanık avukatları hazır bulundu. Gazeteci ve HDP milletvekili Ahmet Şık, RSF Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu, yazar Nevzat Onaran ve çok sayıda gazeteci duruşmayı izledi.

İlk sözü alan avukat Özcan Kılıç, bu davada yargılananların dayanışma amacıyla ve gönüllülük esasıyla bir günlüğüne künyeye isimlerini yazdırdıklarını, nöbetçi yayın yönetmenlerinin gazetenin yayın yönetmeni olmadıklarını ve Basın Kanunu’na göre cezai sorumlulukları olmadığını belirtti.

Dosyadaki özensizlikleri tekrar eden Kılıç, yargılama sürecinde verilen ifadelerin dosyaya eklenen belgelerin dikkate alınmadığını ve savcının mütalaasında iddianameyi tekrar ettiğini söyledi.

“Neyin propaganda olduğu belli değil”

Ardından avukatlar Devrim Avcı, Yıldız İmrek, Ruken Gülağacı, Rozerin Seda Kip, Yeşinil Yeşilyurt, Fikret İlkiz ve Ekin Güneş Saygılı savunmalarını sundu.

Avukatlar yargılanan eylemin basın ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Basın Kanunu’na göre sanıkların cezai sorumluluğu olmadığını tekrar ederek iddianamede neyin propaganda olduğunun dahi belirtilmediğini ifade etti.

Eren: Talebim hukuku ve adaleti savunmanız

Avukatların ardından esasa ilişkin savunmasını sunan Faruk Eren ise şöyle konuştu:

“Bu ülkenin basın tarihi büyük baskılar ve acılarla doludur. Abdi İpekçi, Uğur Mumcu, Metin Göktepe, Musa Anter, Hrant Dink bir çırpıda ismini saydığımız katledilmiş gazetecilerdir. Daha onlarcası var. Özgür Gündem gazetesi bu ülkede en çok çalışanı katledilen gazetedir.

“30 yıldan fazladır gazetecilik yapıyorum, DİSK Basın-İş Sendikasının genel başkanıyım. Eğer Özgür Gündem’i koruyamazsak basın ve ifade özgürlüğünü savunamayacağımızı biliyordum. O nedenle ilk nöbetçi yayın yönetmenlerinden biri oldum.

“Ne yazık ki başarılı olamadık. Özgür Gündem artık yok. Biz aslında mesleğimizi savunuyoruz. Sizden de talebim mesleğinizi, hukuku ve adaleti savunmanızdır.” 

Mahkeme başkanı: Sorumluluklarını biz kabul ettik

Mahkeme başkanı Murat Özer kararı açıklarken “Geçici olarak sorumlu yayın yönetmenliği yapan sanıkların sorumluluğunu biz kabul ettik” dedi.

Dokuz kişiye verilen hapis cezalarını açıkladı:

Hüseyin Aykol hakkında “Basın Kanunu’nun 11. Maddesi gereğince yayın yönetmeni sıfatıyla üzerine atılı ‘terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapmak’ suçunu işlediği sabit kabul edilerek Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 7/2 maddesi gereğince 2 yıl; suçu basın yayın yoluyla işlediğinden cezanın yarı oranında artırılarak 3 yıl; suçun birden fazla kez işlenmesiyle artırım yapılarak 4 yıl 6 ay; yargılama sürecindeki davranışları nedeniyle indirim yapılarak 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” karar verildi.

Faruk Eren, Ertuğrul Mavioğlu, Fehim Işık, Celal Başlangıç, Öncü Akgül ve İhsan Çaralan ve Celalettin Can’a verilen cezalar ise şöyle açıklandı:

“… sanıkların üzerlerine atılı ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçu sabit görülerek TMK 7/2 gereğince 1 yıl; suçun yayın yoluyla işlendiği gerekçesiyle aynı maddenin 2. cümlesi gereğince cezanın yarı oranında artırılarak 1 yıl 6 ay; duruşmalardaki iyi hal, tutum ve davranışları nedeniyle indirim yapılarak 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına…”

Mahkeme, Celalettin Can’a verilen ceza dışındaki hapis cezası kararlarında “ sanıkların sabıkasız geçmişleri ve duruşmalardaki davranışlarını nazara alarak” hapis cezalarını erteledi.

Yine yazarlardan Dilşah Kocakaya’ya verilen hapis cezası “sabıkalı geçmişi nedeniyle mahkemede olumlu kanaat oluşmadığından” ertelenmedi.

(TP)