Musa Amca nın Zenginliği...
Kolaylı, "Kestel'in renkleri" başlıklı yazısında ilçenin zengin insan çeşitliliğini ve Musa Coşkun'un okul yaptırma tutkusunu anlatıyor...
Kestel'in renkleri
Köşe yazılarına kimi zaman her şeyi sığdıramıyorsunuz. Kestel'de ilköğretim okulları, lise, öğretmen lojmanı, kapalı spor salonu yaptıran Musa Coşkun'la söyleşimde ise tam tersi oldu... "Musa Amca"ya sayfalar yetmiyor. Musa Coşkun tipik Anadolu insanı.
Küçük yaşta çıktığı memleketinden uzaklarda yaşamış ve altmış küsur yıllık yaşamı boyunca sürekli çalışmış...
Ancak, çocuk yaştayken olmak istediği "öğretmenlik", onda hep bir "utku" olarak kalmış anladığım kadarıyla...
Bana göre, on dörtlü, yaşlarda geldiği İstanbul'da on yedi yaşındayken iş sahibi olduğunda, üniversite çevreleriyle, aydınlarla, yazarlarla birlikte olmak istemesinin nedeni de bu.
Keban'da ilk okulunu yaptırırken, bunun kendisi için bir yaşam biçimine dönüşeceğini düşünmüş müydü? Bilemiyorum...
Yalnız, şu anda, "okul yaptırmak" onun için bir yaşam biçimi haline gelmiş... Bunlar, onu manevi bir doyuma ulaştırmış...
Kestel'de yaptırdığı tüm okulları, hizmet binalarını gezdim.
Hele son yaptırdığı "Musa Amca İlköğretim Okulu", Türkiye'nin pek çok özel okuluyla yarışacak kadar güzel. Okuldaki duvarlara, geleneksel Türk sanatlarının yaşatılması adına "kilim" desenli seramikler, özel olarak Kütahya Seramik'ten getirtilmiş.
"Musa Amca İlköğretim Okulu"nun mimari projeleri, Sivas Mütareke Evi'nden esinlenerek çizilmiş.
Kartonpiyerli öğretmen odaları, tepeden tırnağa seramik tuvaletler, merdiven mermerleri, Atatürk köşeleri... Hele bahçesi!
Kemerli giriş kapısından sonra, "aslanlı yol"la okul kapısından içeri giriyorsunuz. Bahçedeki Kocatepe'den, duvarların üstündeki parmaklıklara, aydınlatmaya, girişteki kemere kadar her ayrıntı üzerinde titizlikle durulmuş.
Yaptırdığı hizmet binalarının hiçbirisi o klasik okulların üşütücü soğuk devlet mimarisi klasiğine benzemiyor.
Kestel mozayiği
Peki, Kestelli bu işe ne diyor?
Şimdi, biraz durup düşünmek gerekiyor. Bir yer için mozaik denilecekse, Kestel, tam orasıdır işte.
Bursa'da iç ve dış göçten bu kadar nasibini alan bir başka ilçe daha yoktur...
Türkiye'nin tüm coğrafyasından, ve Balkanlar başta olmak üzere Kafkaslar'dan hatta Irak'tan bile gelip yerleşenler var Kestel'de.
Bölgedeki tarihi kalıntılar ve Bizans'tan kalma kalesi ise, buradaki yerleşimin çok eskiye dayandığını gösteriyor. İlçenin merkez nüfusu 28 bin, köylerle birlikte bu sayı 40 bin.
Meyve sebze yetiştiriciliği ve fidancılıkla bilinen Kestel'de son yıllarda sanayi de çok gelişti. Nazif Kirişçi'nin başkanlığında Kestel Sanayici ve İş Adamları Derneği (KESİAD) Kestel'de sanayiinin gelişmesi için çaba gösteriyor.
Gökkuşağı Festivali
Öte yandan, Kestel'de faaliyet gösteren yedi tane kültür derneği var(...)
"Kestel Kültür ve Turizm Derneği", yedi derneğin katılımıyla kuruldu.
Bu güzel oluşumun fikir babası, Kestel Kaymakamı Arif Uludağ ... Belediye Başkanı Ercan Aksoy'un da büyük desteği var.
Ve, güneşin yedi rengini temsil eden "Gökkuşağı Festivali" geçtiğimiz yıl düzenlenirken, Kestelliler, Türkiye'ye örnek olacak bir ilki gerçekleştirmiş oldu.
İkincisi de, 2002'nin Temmuz ayında gerçekleşecek ve iki gün sürecek.
İşte, Kestel böyle renkli bir yer. Musa Coşkun ise, yaptıklarıyla Kestel'in "unutulmayacak" renklerinin başında geliyor...(GK/YÖ)