"Kömürü Taşeron Değil TTK Çıkartsa Böyle Kaza Olmazdı"

Madencilik Sektöründeki Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu üyesi Ali Koçal, "Kömür üretimi özel sektörün inisiyatifine bırakılamayacak kadar tehlikeli bir iş. Kazaların önlenmesi için TTK güçlendirilmeli, etkin ve sürekli denetim sağlanmalı" dedi.

Şu anda Türkiye'de kömür üretimi yapmaya ehil, donanımı, eğitimi, teknolojisi, altyapısı yeterli bir özel firma bulunmadığını belirten Koçal, "Bu işi TTK'nin yapması gerekir. Karadon'da TTK işi taşeron firmaya vermek yerine kendisi üstlenmiş olsaydı, büyük ihtimalle bu patlama yaşanmayacaktı" diye konuştu.

13 Ocak'ta kurulan komisyon araştırmalarını bu ay tamamladı. Koçal komisyon raporunun önümüzdeki hafta açıklanacağını belirtti. Komisyon üyeleri çeşitli illere ziyaretler yaptı, sektör temcilcilerinin, madencilerin ve madenlerin olduğu bölgelerde yaşayanları dinledi.

Zonguldak Karadon madeninde yaşanan patlamanın ardından 30 madenci göçük altında kaldı. 28 işçinin cesedi bu sabah çıkarıldı.

Erdoğon'a tepki 

Koçal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "kader" değerlendirmesine de tepki gösterdi:

"Grizu patlaması kader değil, ihmaldir. Devlet vatandaşlarının yaşamından sorumludur. Yaşam hakkı anayasa güvencesindedir ve bu güvenceyi sağlamak hükümetlerin görevidir. Maden işçilerinin iş kazası sonucu öleceği öngörülüyorsa, önlen alınmalıdır; gerekirse işletme kapatılmalıdır."

Denetçilerin maaşı işverenden toplanıp devlet tarafından ödenmeli

Etkin denetim için bağımsız denetçilere ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Koçal, özel işletmelerde "nezaretçi" olarak adlandırılan denetçilerin maaşlarının işveren tarafından ödendiğini hatırlattı; "Bu nedenle işverene bağımlı olan nezaretçi, objektif raporlar hazırlayamıyor" dedi.

Koçal, bu durumun önlenebilmesi için nezaretçi maaşlarının ilgili firmalardan toplanıp Enerji Bakanlığı'na bağlı Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nün bir fonunda toplanmasını ve bu fondan nezaretçilere ödenmesini önerdi.

"Alışmadılar, çaresiz kaldılar"

Zonguldak'ta yaşanan patlamanın ardından bölgeyi ziyaret eden Başbakan Erdoğan, "Bu bölgenin insanı bu tür olaylara alışık. Bu mesleğin kaderinde bu var. Mesleğe girerlerken de bu tür şeyler olabileceğini bilerek giriyorlar" demişti.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak Milletvekili Koçal ise, Zonguldak'ta vatandaşların "alıştıkları" için değil "alternatif istihdam olanaklarından yoksun" ve "çaresiz" kaldıkları için kaçak işletmelerde, büyük risk altında çalışmak zorunda kaldığını söyledi.

Kamuoyunda "Bölgesel ve Sektörel Teşvik" olarak bilinen "Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar"ın, Temmuz 2009'da yürürlüğe girdiğini hatırlatan Koçal, "Ancak karar, Zonguldak'ın bünyesinde yer alan ana sektörler açısından katkı sağlamıyor. Zonguldak demirçelik, seramik, tersanecilik ve kömür madenciliğinde önemli bir üs. Buna karşın bu sektörler teşvikten yararlanamıyor" diye konuştu. (BB)