Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) eski Hakkari Milletvekili, Deniz Baykal yönetimiyle ters düştükten sonra partiden ayrılan Esat Canan, CHP'nin yeni Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, kongre konuşmasında Kürt Sorunu'nu teğet geçtiğini söyledi.
Barış ve Demokrasi (BDP) Partisi üyesi Canan, bianet'e Kılıçdaroğlu'nun bu sorunla ilgili hiçbir şey söylemediğini ve buna önem vermediğini ifade etti.
"Sayın Kılıçdaroğlu'nun Kürt Sorunu'yla ilgili bir formül olmadığını düşünüyorum. Olsaydı kurultayda bundan en azından söz ederdi. En azından kendisinin önem verdiği işsizlik, yoksulluk sorunlarının çözümünün altında da Kürt Sorunu yatıyor. Bu sorunu şiddet yoluyla çözmenin bedeli bugün milyarlarca dolarla ifade ediliyor. Bir ana muhalefet lideri bu konuda çok sağlıklı bir temel koyması ve ifade etmesi lazım."
Kılıçdaroğlu'nun aklında Kürt Sorunu'yla ilgili bir formül olmadığını, CHP'nin geçmişteki politikaları sürdürüyor gözüktüğünü kaydeden Canan, Kılıçdaroğlu'nun "Doğu ve Güneydoğu'da bugüne kadar güvenliğe ayrılan şu kadar bütçeyi eğitim ve istihdama ayıracağım" türünde bir ifade sarf etmesinden daha doğal bir şey olamayacağını kaydetti.
"Söyleyebilirdi ama söylemedi. Söylemediğine göre de, ileride bu sorunun üzerine cesaretle gideceğine dair bir işaret yok. Zaten etrafındaki kadroların da buna izin vermeyeceğini düşünüyorum.
"Bölgede önüne geçilmesi gereken çok ciddi bir çatışma ortamı var. Çok daha acil bir çözüme ihtiyaç var. Her gün kan dökülüyor. Hele bahar aylarının gelmesiyle beraber bu çatışmalar yoğunlaşıyor. Çok ciddi tavır konulmalı."
Kılıçdaroğlu, CHP lideri seçildiği kongre konuşmasında, "Size söz veriyorum. Siyasi Partiler Yasası'ndaki yüzde 10 barajını aşağı çekeceğiz. Böylece Recep Bey'in gerçek milli iradesini göreceğiz" demişti.
Siyasetin odağına etnik kimliği koyan bir siyasetin dostları olamayacağını, bunun toplumda ayrışmayı dinamitleyen bir siyaset olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu şöyle demişti:
"Her etnik kimliğe saygımız var. Her etnik kimlikten yurttaşımızın başımızın üstünde yeri var. Her inanca saygılıyız. Doğu ve Güneydoğu'da yapılan ayrışma politikalarını ters yüz edeceğiz. Herkesin karnı doyacak, refah devletini tabana yayacağız. Halkla beraber yola çıkıp halk için harcayacağız. Kardeşlik rüzgarları esecek. İnançlara, her etnik kimliğe saygılı olacağız. Bizim için insan önemli, her insanı baştacı edeceğiz. Onu koruyacağız, onun işsizlik sorununu çözeceğiz."
"Bizim artık bu saatten sonra bölünme riskimiz yoktur.. Bu ülkenin aydınları, işçileri, esnafı, çiftçisi temiz toplumdan yana olmak zorundayız. Bir yürüyüş başlattık, temiz Türkiye yürüyüşü. Buna inanan bütün vatanseverleri, inancı ne olursa olsun, etnik kökeni ne olursa olsun artık soyulmaktan bıktıysa CHP çatısına gelsin, burada ona yer var. Önce birleşeceğiz." (EÖ)