Kaybedilişinin Yedinci Yılında Galatasaray'da
333. kez Galatasaray Meydanı'nda toplanan Cumartesi Anneleri, 10 Ağustos 2004'de tatil için gittiği İğneada'da kaybolan ve bir daha kendisinden haber alınamayan İstanbul Teknik Üniversitesi Öğrencisi Tolga Baykal Ceylan için bir araya geldi.
Cumartesi Anneleri'nin yanı sıra İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Kayıplara Karşı Komisyon ve insan hakları savunucuları da basın açıklaması yapmak ve taleplerini şişeler içinde denize bırakmak üzere, Ceylan'ın kaybolduğu İğneada'ya doğru yola çıktı.
"Jandarma ne kadar adil olabilir?"
Hasan Ocak'ın kardeşi Maside Ocak'ın okuduğu basın açıklamasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 5 Şubat 2011'de Cumartesi Anneleri ve İHD yetkilileriyle yaptığı görüşmeden sonra 9 Şubat'ta gözaltında kayıpları araştırmak için Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İnsan Hakları Komisyonu bünyesinde bir alt komisyon kurulduğu hatırlatıldı.
Geçtiğimiz günlerde alt komisyonun Tolga Baykal Ceylan'la ilgili nihai raporunu açıkladığının ifade edildiği açıklamada raporla ilgili şu ifadelere yer verildi:
* Tolga Baykal Ceylan'ın gözaltına alındığına dair jandarma kaydının olmadığını gerekçe göstererek Tolga'nın kaybolmadığı söylendi.
* Komisyon, devletin yedi yıldır anne Kadriye Ceylan'a anlattığı tutarsızlıklarla dolu senaryoları bir kez daha toplumsal hafızanın unutkanlığına havale ederek tekrarladı.
* Komisyon, Tolga'nın akıbetini etkin, şeffaf ve bağımsız bir biçimde araştırmadı; "Gözaltı kaydı yok" gerekçesinin arkasına sığınarak açıkça savsakladı.
* Oysa gözaltında kaybetme fiili, gözaltının kayıt altına alınmaması ve varlığının inkar edilmesidir.
* Tolga'nın akıbetine ilişkin kimi soruşturmalar, Komisyon tarafından değil, kendilerini jandarma olarak tanıtan sivil giyimli kişiler tarafından yapıldı. Uşak'taki dedesinin, babasının ve diğer aile fertlerinin ifadesini jandarma aldı. Tolga'nın kaybolmasından sorumlu tuttuğumuz jandarma adil olabilir mi?
"Başbakan daha ne kadar susacak?"
Cumartesi Anneleri, Galatasaray Meydanı'nda Tolga Baykal Ceylan'ın kaybolmasında sorumluluğu olanların hesap vermesi için seslerini yükseltirken, Ceylan'ın ailesi ve İHD İstanbul Şubesi Kayıplara Karşı Komisyon ve insan hakları savunucuları da İğneada'ya doğru yola çıktı.
"Coğrafyamızı kayıplar, toplu mezarlar cehennemine çevirenlerin, Tolga'nın ve tüm kayıplarımızın akıbetini açıklamamakta ayak diretenlerin, onları yargılamayan savcıların, taleplerimize kulak tıkayanların, peşindeyiz, takipçisiyiz demek için Galatasaray'dayız, İğneada'dayız" denilen basın açıklamasında Başbakan Erdoğan'a da seslenildi:
* Gözaltında kayıplarla, faili belli cinayetlerle, kısacası yaşam hakkı ihlalleriyle meşruiyeti ağır darbe almış bir devletin başbakanı olmayı ne kadar sürdüreceksiniz?
* Daha ne kadar susacaksınız?
* Daha ne kadar sesimize kulaklarınızı tıkayacaksınız?
* Bugüne kadar tüm taleplerimizi karşılıksız bıraktınız.
* Size duyuramadığımız taleplerimizi ilkel dönemlerdeki gibi, belki duyan olur diye, İğneada'da şişelere koyup denize bırakacağız.. (EKN)