"Kadın Cinayetlerine İsyandayız!"

İstanbul Feminist Kolektif, "Erkeklerin sevgisi her gün üç kadını öldürüyor! Kadın cinayetlerine karşı isyandayız!" sloganıyla sokağa çıktı.

Galatasaray Lisesi önünde dün akşam stant açan kolektif üyeleri etkinlik sırasında kampanya filmleri ve kadın cinayeti haberlerinden oluşan bir dia gösterisiyle talepleri içeren projeksiyon gösterimi yaptı.

"Cinayetlere kayıtsız kalan herkes suç ortağı"

Kolektif üyeleri 2009'un ilk yedi ayında 953, 2010'un ilk yedi ayında ise 226 kadının öldürüldüğünü belirtti.

''Kadın örgütlerinin çalışmaları gösteriyor ki bu kayıtlara geçmeyen yüzlerce kadın da erkek şiddeti ve baskısıyla İntihara zorlanarak öldürülüyor; kadınlar cins kıyımına uğruyorlar.''

Kadınlar, kadınlar öldürülürken ve intihara zorlanırken bunu dikkate almayan, önlem almayan, kadın cinayetlerini çeşitli gerekçelerle meşrulaştıran tüm ilgili kurumlarla kayıtsız kalan herkesi katillerin suç ortağı olarak ilan etti.

"Kadınlara yemek hazırlamayı, kocasının onayıyla hareket etmesyi, ne giyeceğine erkeklerin karar vermesini, bedeninin, emeğinin erkeklerin denetiminde olmasını tavsiye eden, bunu onaylayan, kadınlarla erkekler arasında cinsiyetçi işbölümünü kuran, pekiştiren herkes suç ortağı!"

Kadın cinayetlerinin son bulması için acil önlemler alınmasını isteyen kadınlar, başta Başbakanlık olmak üzere İçişleri, Aileden ve Kadından Sorumlu Devlet Bakanlığı ve Emniyet Müdürlüğü, mahkemeler, savcılıklar, valilikler ve belediyeler gibi tüm ilgili kurumları göreve çağırdı.

Kadınlar acil önlem alınmasını istiyor

İstanbul Feminist Kolektif üyeleri, taleplerini şöyle sıraladı:

* Kadın cinayetlerinin son bulması için acil önlemler alınmasını istiyoruz!

* Başta Başbakanlık olmak üzere, İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Aileden ve Kadından Sorumlu Devlet Bakanlığı, Emniyet Müdürlüğü, mahkemeler, savcılıklar, valilikler ve belediyeler yani tüm ilgili kurumlar tarafından;

* Kadın - erkek eşitliği tartışmaya açılmaksızın fiili olarak hayata geçirilsin.

* Kadınlara yönelik her türlü şiddet, baskı ve ayrımcılığın önüne geçmek ve kadınların yaşam haklarını garanti altına almak üzere gerekli tüm adımlar atılsın.

* Kadın örgütleriyle birlikte kadın cinayetlerinin sona ermesi için acil bir eylem planı hazırlanarak uygulamaya geçirilsin.

* Kadın cinayetleri davalarında "haksız tahrik indirimi" yani "erkeklik indirimi" uygulanmasın.

* Şiddet gören, ölümle tehdit edilen kadınlar karakol, adliye, jandarma kapılarından "aile meselesi" denilerek geri gönderilmesin, tüm yasal haklarını kullanmalarının sağlanması yanında özel önlemler alınarak koruma altına alınsın.

* 2006/17 sayılı kadın ve çocukları şiddetten korumak için çıkartılan Başbakanlık Genelgesi uygulamaya konulsun.

* Sığınma evlerinin sayısı 38'den ivedilikle 3 bin 800'e, kısa sürede her 7 bin 500 kadın nüfusa bir sığınma evi düşecek sayıya getirilsin.

* Acilen tüm bu önlemlerin alınmasını istiyoruz, çünkü kaybettiğimiz her gün üç kadın daha öldürülüyor. (BB)

* Fotoğraflar: Nilgün Yurdalan