İzmir’in Kent Suçları Haritası

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İzmir İl Koordinasyon Kurulu İzmir sınırları içerisinde "Kent Suçu" olarak tanımladığı uygulamaları gösteren bir harita hazırladı.

kentsuclari.org adresinden ulaşılabilen haritaya hali hazırda 72 noktada devam eden ve kent açısından tehdit oluşturan gökdelenler, AVM projeleri, ayrıcalıklı imar planı değişiklikleri, RES enerji santralleri, termik santraller, gemi söküm merkezleri, yat limanları, altın madenleri, taş ocakları, özelleştirme yoluyla satılan kamusal alanlar gibi yerler işaretlenmiş.

Haritaya ulaşmak için TIKLAYIN

Yaptıkları çalışmayla ilgili bianet’e konuşan İzmir Şehir Planlamacıları Odası Başkanı Özlem Şenyol Kocaer, ülke genelinde olduğu gibi İzmir’de de özellikle son 15 yıldır yaygınlaşan rant politikasının hakim olduğunu ifade ederek, rant projelerindeki artışın kendilerini böyle bir çalışma yapmaya ittiğini söyledi.

"Rant sağlayıcı ayrıcalıklar getiriyor"

Yapılan talanın kamuya nasıl duyurabileceklerini düşünürken akıllarına haritalandırma fikri geldiğini ifade eden Şenyol-Kocaer şöyle konuştu:

“Kent suçları içerisinde birçok konu var. Kısaca kent suçu her türlü insan yapımı faaliyet kapsamında, canlı yaşamını, ekolojik döngüyü, kentsel yaşanabilirliği ve sağlıklı çevre düzenini bozacak şekilde işlenen suçtur.

"Çeşitli uygulamalar ile kamu arazilerinin özelleştirilmesi sonucu rant sağlayıcı ayrıcalıklar getiren, kentsel adaleti ortadan kaldıran, kent siluetini bozan, tarihsel, doğal ve kültürel olarak korunması gerekli alanları tahrip eden, kent belleği açısından önemli değerlerin yok olmasına neden olan, sosyal dokuyu olumsuz etkileyen, barınma, ulaşım, beslenme gibi temel insan haklarını gasp eden, kamuyu zarara uğratan, kamu yararı içermeyen parsel bazlı plan değişiklikleri ve proje bazlı uygulamalar, kent suçunun kapsamını oluşturan en temel şeyler.

Fotoğrafı büyütmek için TIKLAYIN

"İptal edilen projeler abide olarak kaldı"

"Ortak mücadele alanları içerisinde dava açtığımız birçok projenin mahkemesi olumlu sonuçlandı fakat arkadan dolaşarak ruhsat alan ya da projelerini devam ettiren birçok şirket var. Bunlar bir abide olarak kentte kalmış vaziyette.

“Ayrıca kent merkezine baktığımızda özellikle son beş senede ciddi bir göç var. Bu göç sermaye göçü. İstanbul ve Ankara’da kent toprakları tükendikten sonra sermaye gözünü İzmir’e dikti. Parsel bazında plan değişiklikleri yapılıyor. Altyapısı ve ulaşım düşünülmeden getirilen plan değişiklikleri var. Kent merkezine yapılan rezidanslar, oteller kentin yapısını bozuyor.

"İnsanlara nefes alacak yer bırakılmadı"

“Yeşil alan olarak kalması gereken askeri alanlarda yapılaşmaya gidiliyor. Kaldı ki, Türkiye’nin birçok yerinde bu şekilde dönüşümler söz konusu. Kentin ihtiyacı olan yeşil alanlar yok ediliyor. İnsanlara artık nefes alınacak yer bırakılmadı.

“Bornova Hacılarkır Mevkiinde bulunan ormanlık alanı AVM için yapılaşmaya açtılar mesela. Konak tünelleri bugün hayata geçti ama üzerinde riskli yapılar bıraktı. Geçtiği yerde de arkeolojik alanların olduğunu biliyoruz.

"Farkına varılmalı ki, bazı şeyler değişmeli"

“Yer altı sularının kirlenmesi,  Aliağa’da ağır sanayinin getirdiği kirlilik gibi sorunlar var İzmir’de. Biz de dinamik bir harita oluşturarak tüm sorunların gündeme gelmesini, kamuoyuyla paylaşılmasını ve yetkililerin harekete geçmesini amaçladık. Güncellemesi devam edecek bir proje bu. Kamu zararı yaratacak, çevre zararı getirecek projeleri ifşa ediyoruz.

“İzmir’in geleceğinin tehdit altında olduğunu göstermek istiyoruz. Artık bu yapılar kenti tehdit eden, insan sağlığını bozan bir sorun haline geldi. Farkına varılmalı ki, bazı şeyler değişmeli.”

(HA)